Bisikletten vazgeçilmez

30 Mayıs Pazar günü Çayırova 10 km yol koşusuna katıldım. Çok keyifli ve oldukça da zor bir parkurda otuz dereceyi bulan ısıda koşulan yarış, Belediye, Kaymakamlık ve Gençlik Spor Müdürlüğü katkıları ile düzenlenmişti. Elektronik kontrol sistemi, kilometre işaretleri ve yeterli su istasyonları ile benden tam not aldı. Ha, koşuyu yine 71 dakikada bitirdim, bir türlü ilerleme kaydedemiyorum, bu da içimde kanayan bir yara. Herhalde yaşlanmak bu. Yine de bıkmak yok, yola devam. Bu koşulara katılıyorum, biliyorsunuz. Koşu camiası ile de inceden bir yakınlık, bir dostluk da kurdum. Bu işe gönül vermiş onlarca güzel insanı tanıdım. Buradan onlara selam verirken bir derdimi söylemeliyim. O da bizim bisiklet ekibinin küsmüş olma ihtimali. Mesela geçen hafta Hakan attığı mail ile, "Abi sen koşu ekibini kurduysan biz kendimize de başka şef arayalım" şeklinde inceden serzenişte bulundu. Şükrü ile mesai arkadaşıyız. O da "Oğluma bisiklet aldım, akşamları artık onunla çıkacağız, sen de istersen gel" diyerek hafiften gider yaptı. Allahtan Tayfur TUS sınavına çalışıyor da Eylül ayına kadar onunla bozuşma ihtimalimiz yok. Buradan ilan edeyim; Haziran ayı boyunca hafta sonlarını bisiklet üzerinde geçirmeye niyetim var. Pazar sabahları 06:00'da ekibi ayağa dikip 50 km'nin altında olmamak üzere pedal bastırmaya gayret edeceğim. Mesela 20 Haziran günü Çekmeköy'de yapılacak patika koşusunu gönlüm deli gibi çektiği halde katılmayacağım. Bu arada iyice alıştığım Shimano bisiklet ayakkabımı ve yol bisikletimi defalarca kullanma fırsatı olacak. Ayakkabıyı hediye eden candır. Her pedalda dua almaktadır. Ayrıca ay sonundaki bir haftalık tatilde de bisikletlerle Çeşme yarımadasının tozunu atmaya niyetliyiz. Adım Hıdır derdim budur.