Alternatif Bakış'a bu haftaki konuğum Hasan Celal Güzel oldu. Güzel, devlet ve siyaset alanında birçok başarılı çalışmaya imza atmış bir isim. Aktif siyasete ara vermesinin ardından köşe yazarlığına başlayan Güzel, bugün de yazmış olduğu yazılar ve yapmış olduğu değerlendirmeler ile ülke gündemine ışık tutmaya devam ediyor. Kendisi ile 3 yıl önce tanıştığım günü hatırlıyorum da bilgili ve kültürlü 'tonton' bir amca ile tanıştığım için kendimi çok şanslı hissetmiştim. Karşımdaki kişi, ülke ve dünya gerçeklerine derinlemesine bakıp, olayları öyle geniş bir perspektif ile değerlendiriyordu ki, kendisine hayran kalmıştım. Bu defa kendisi ile Alternatif Bakış için buluştuk ve sohbetimizin konusu ülkemizdeki son gelişmeler ve Hasan Celal Güzel'in bu gelişmeler hakkındaki değerlendirmeleri oldu. Umarım sizler de sohbetimizden keyif alırsınız. O zaman buyrun sohbetimize... - AK Parti Hükümeti'nin sivil Anayasa çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz? Sivil anayasa çalışmalarını son derece olumlu görüyor ve mükemmele yakın bir anayasaya imza atılacağını düşünüyorum. Başta Prof. Dr. Ergun Özbudun olmak üzere anayasayı hazırlayan ekip başarılı bir çalışmaya imza atmış. Ancak bundan sonra yapılacaklar için bazı tavsiyelerim olacak. AK Parti'nin bu çalışmalar sırasında sadece kendi organları ile hareket etmeyip, toplumun bütün kesimlerini dinleyip, ona göre hareket etmesi gerekli. Çünkü bu yasa sadece AK Parti'yi ilgilendiren bir yasa değil. Bu konuda AK Parti'nin diğer partilerin de düşüncelerine müracaat etmesi gerekiyor. CHP burada da muhalefet görevini her zaman yaptığı şekilde yerine getirecektir ancak diğer kurum ve kuruluşlar açısından ümitliyim. Artık yeni Anayasa'da köklü bir zihniyet değişikliği yapılmalıdır. Daha önce devleti milletten sakınan, devlet zihniyetli bir anayasaya sahiptik. Bu defa ise millet merkezli, 'devlet millet için vardır' düşüncesi ile ortaya konulmuş, insan hak ve hürriyetlerine önem veren bir anayasaya sahip olmalıyız. Şu anki tasarının da bu düşünce ekseninde hazırlandığını düşünüyorum. Türk milleti Gül'ü sevdi- Siz, merhum Turgut Özal'a çok yakın bir isimdiniz. Bugün de Çankaya'da yakından tanıdığınız bir isim Abdullah Gül var. Abdullah Gül denildiği zaman aklınızda nasıl bir resim çiziliyor? Abdullah Gül denildiği zaman aklımda Özal'a çok benzeyen bir portre çiziliyor. Abdullah Bey Çankaya'ya yakışan ve layık bir insandır. Güzel ahlakı, edebi, tevazusu ve dostluğu ile Abdullah Gül'ün çok başarılı bir Cumhurbaşkanı olacağını düşünüyorum. Ayrıca kendisinin Cumhurbaşkanlığı'nın arkasında, Türk Milleti'nin demokrasi şuurunu ve Recep Tayyip Erdoğan gibi bir liderin fedakârlığını ve vefakârlığını görüyoruz ki, bu da demokrasimiz ve liderliğin ne demek olduğu açısından son derece önemli bir gelişmedir. - O halde Rahmetli Özal'ın bu konuda yeni bir rakibi var. Öyle mi? Evet. Halka yakın olabilmek, milli ve manevi değerleri paylaşmak ve güleryüzlü olmak açısından Abdullah Gül'ün rahmetli Özal'ın rakibi olacağını düşünüyorum. Abdullah Gül'ü 38 yıldır tanıyorum. Tabi bu dostluk kendisine objektif olarak bakmamıza engel olmamalı. Ancak şunu bütün samimiyetimle söylemeliyim ki, Abdullah Gül her şeyden önce bir 'halk çocuğu'dur. Menderes-Özal-Erdoğan zincirinin bir halkasıdır. Gül, Türkiye'nin çok zor bir döneminde Başbakanlık yapmış; yüzünden eksilmeyen tebessümü, mütevazı hâlleri, ılımlı ve müşfik tavrı, nezaketi ve zarafeti ile milletin gönlüne taht kurmuştur. Yani Türk Milleti Gül'ü sevmiştir. Dolayısı ile artık Özal'ın bir rakibi vardır ve bu kişi de Abdullah Gül'dür. Erdoğan icraatta Özal'ı dahi geçti - Uzun yıllar devletin üst kademesinde bulunmuş, bakanlık ve yöneticilik yapmış bir kişi olarak size göre ülkemiz nasıl bir yolda? Türkiye'nin genel gidişatını olumlu görüyorum. Ülkedeki icraatlar açısından AK Parti önemli çalışmalara imza attı, atmaya da devam ediyor. Özellikle ekonomide son derece başarılı. Rahmetli Özal Dönemi'nde dahi gerçekleştirilemeyen pek çok icraat geçtiğimiz AK Parti İktidarı Dönemi'nde gerçekleştirildi. Özal ile Recep Tayyip Erdoğan'ı kıyasladığımızda ise Erdoğan, Özal'a çok daha yakın, Demirel'e ise oldukça uzak bir lider. Darbe dönemi artık kapandı 22 Temmuz seçim sonuçlarını nasıl değerlendiriyorsunuz? 22 Temmuz seçimleri için AK Parti'nin elde etmiş olduğu büyük başarıya söylenebilecek hiçbir söz yoktur. Bu seçimlerden sonra millet iradesinin devlet yönetiminde daha hakim olacağını, jakoben, oligarşik ve bürokratik baskı ve tesirlerin giderek azalacağını düşünüyorum. Artık ülkemiz açısından darbeler dönemi kapanmıştır.