Dört önemli vazife

A -
A +

Müslümanların bir araya gelmesi, ya istifâde etmek veya fayda vermek içindir. Bu ikisinden biri bulunmıyan topluluğun hiç kıymeti yoktur. Din büyüklerinin yanına boş olarak gelmelidir ki, dolmuş olarak dönülebilsin. Onların acıması, ihsânda bulunması için, boş olduğunu bildirmek lâzımdır. Böylece feyz, ihsân yolu açılır. Dolu gelmek, daha doldurarak dönmek iyi olmaz. Çok dolmak, doydukdan sonra, daha almak hastalıktan başka birşey yapmaz. İhtiyaçsızlık, azgınlığa sebeb olur. Herşeyden önce lâzım olan, itikadı Kitaba ve Sünnete uygun olarak düzeltmektir. Doğru yolun âlimlerinin, Kur'ân-ı kerîmden ve hadîs-i şerîflerden anladıklarına ve bildirdiklerine uygun olarak itikad etmek lâzımdır. Çünkü, Kitaptan ve Sünnetten bizim anladıklarımızın hiç kıymeti yoktur. Ehl-i sünnet âlimlerinin anladıklarına uymak lâzımdır. Bizim anladıklarımız, Ehl-i sünnet âlimlerinin anladıklarına uymuyor ise, hiç kıymeti olmaz. Çünkü her bid'at sâhibi, (türedi reformcular) ve doğru yoldan kayarak dalâlete düşenler, sapık bilgilerini ve bozuk işlerini, Kur'ân-ı kerîmden ve hadîs-i şerîflerden anladıklarını ve bu iki kaynaktan çıkardıklarını söylemektedirler. Bu sözleri çok yanlış ve haksızdır. İkinci olarak hepimize lâzım olan şey, ahkâm-ı islamiyyeyi öğrenmektir. Yani helali, haramı, farzı, vâcibi öğrenmektir. Üçüncü olarak hepimize lâzım olan şey, bütün işlerimizi, öğrendiklerimize uygun yapmaktır. Dördüncüsü, kalbin tasfiyesi ve nefsin tezkiyesidir ki, bu ikisi tasavvuf büyüklerine mahsûstur. İtikadı düzeltmeden önce İslamiyeti öğrenmenin hiç faydası olmaz. Bu ikisi birlikte düzelmedikçe de, ibâdetlerin faydası olmaz. Bu üçü birlikte yapılmadıkça, tezkiye ve tasfiye hiç yapılamaz. Bu dört temel vazîfe, yardımcıları ve tamamlayıcıları ile birlikte yapılmalıdır. Meselâ, farzlar, sünnetleri ile birlikte yapılmalıdır. Farzların yardımcısı ve tamamlayıcısı, sünnetlerdir. Bunlardan biri yapılmadıkça, geriye kalan herşey lüzûmsuzdur ve faydasızdır. Böyle lüzûmsuz şeylere, (Mâlâyani) denir. Hadîs-i şerîfte, "Bir kimsenin Müslümanlığının güzelliği, mâlâyaniden kaçması ve lüzûmlu şeyleri yapması ile anlaşılır" buyuruldu.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.