İki ucu kapalı evren

A -
A +

Bilimsel araştırmalar, adeta otomatiğe bağlanmış, kapalı devre çalışıyor. Mantık kuralları, gözlem ve deneyler, her şey tamam ancak dibi ve ucu kapalı bir evren.. Ne atomların (quarkların) dibine inebiliyoruz, ne de nebülozların ötesine geçebiliyoruz.. *** "Kafayı yemiş" dedikleri bu olsa gerek.. İnsan kafayı yemeden iki ucu kapalı bir evrende aklına güvenir, onunla yetinirse o kafa ya atom kuyusuna düşer, ya da nebülozların ötesine varmadan kara deliklerde kaybolur gider.. *** Cenab-ı Hak, "gayba" inanmamızı emrediyor.. Sevgili Peygamberimiz (a.s.) ise, "Rabbim ilmimi arttır " buyuruyor.. Çünkü o kadar çok şey bilmiyoruz ki.. Bu duaya her an ihtiyacımız var. Karl POPPER'in dediği gibi "en azından sonsuz bilgisizliğimizde (cehlimizde) birbirimize eşit sayılırız; kavgaya lüzum yok.." *** Evet "Allahım ilmimi arttır" diyor Sevgili Peygamberimiz. Ve batı dünyası ancak 14 asır sonra Absürd tiyatro akımının kurucularından öncü yazar Eugene IONESCO'nun ağzından aynı sözü duyuyor: "Allahım ben aklıma ve sanatkârlığıma güvenemiyorum bilgimi arttır.." *** Bilim ile İlm-i Ledün aynı şey değil. Bilimin dibi ve ucu ne kadar kapalı ise ilmin kapısı da o kadar açık.. İlim hem aklı, hem de kalbi kucaklar.. Kuru bilim insanı doğumla ölüm arasına sıkıştırır.. Ne aşk kalır, ne meşk, Esfelessafilinde tepinip durursunuz. Kuvantumcu anlayışı savunmamız bundan..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.