Yeni bir Hicrî yılı daha idrâk ettik

A -
A +
Müslümanlar, yılbaşı gece ve günlerinde tebrîkleşirler. Birbirlerini ziyâret edip hediyeler verirler. Büyükleri, akrabâyı, âlimleri evlerinde ziyâret edip duâlarını alırlar...

Sevgili Peygamberimizin Mekke-i mükerremeden Medîne-i münevvereye hicretinin başlangıç kabul edildiği târihe, seneye, "Hicrî Sene=Hicrî Yıl" denilir. Bunda, ayın hareketi esâs tutulduğu için, "Sene-i Kameriyye" veya "Hicrî Kamerî Sene" de denilir.

14 Ekim 2015 Çarşamba günü idrâkiyle şereflendiğimiz Muharrem ayı, İslâm Kamerî senesinin birinci ayı ve Kur'ân-ı kerîmde kıymet verilen 4 aydan (harâm aylardan) biridir. Muharrem ayının birinci gecesi (Salıyı Çarşambaya bağlayan gece), Müslümânların Kamerî-Hicrî yılbaşı gecesi idi. [Muharrem ayının 1'i olan ilk Kamerî senebaşı, milâdî 622 yılının Temmuz ayının, 16'sına rastlayan Cum'a günü idi.]

Sevgili Peygamberimiz Muhammed aleyhisselâm 53 yaşında iken, Allahü teâlânın izni ile Mekke-i mükerremeden Medîne-i münevvereye hicret etti. Rebîulevvel ayının birinci [Perşembe] günü öğleden sonra, Ebû Bekr-i Sıddîk'ın (radıyallahü anh) evinden beraberce çıkarak, Sevr Dağı'ndaki mağaraya geldiler. Mağarada 3 gece kalıp, Pazartesi gecesi ayrıldılar. Bir hafta yolculuk yapıp efrencî (mîlâdî) Eylül ayının 20. ve Rebîül-evvel'in 8. [Pazartesi] günü, Medîne yakınındaki "Kubâ" köyüne vardılar. Gece ile gündüzün eşit olduğu, Eylülün 23. gününü de burada geçirip, Cuma günü Medîne'ye girdiler. O seneki Muharrem ayının birinci günü, yani hicretten 66 gün evvel, Müslümânların hicrî-kamerî sene başlangıcı/hicrî yılbaşı oldu. Bu da, târihçilere göre mîlâdın 622. yılındaydı. Temmuz ayının 16. [Cum'a] gününe rastladığı, Ahmed Ziyâ Beyin "Kozmoğrafya" kitâbında yazılıdır. Kubâ köyüne ayak bastığı 20 Eylül günü, Müslümânların yılbaşısı, yani hicrî sene başlangıcıdır. 20 Eylül gününü başlangıç kabul eden güneş yılına da "Hicrî Şemsî Yıl" denir.

Araplar, İbrâhim aleyhisselâmdan beri Arabî ayları kullanmışlardır. İslâmiyetten önce, "Fîl Vak'ası"nı başlangıç kabul etmişler ve seneleri buna göre saymaya başlamışlardı. Hicretle berâber başlangıç değişmiş ve her senedeki en mühim hâdisenin ismi ile anılmaya başlamıştı (izin yılı, emir yılı, zelzele yılı, vedâ yılı vs.) Fakat bu şekildeki tatbîkât, bazı târih karıştırmalarına sebep olduğu için, Halîfe Hazret-i Ömer (radıyallahü anh) zamanında, hicretin on yedinci yılında alınan bir kararla hicretin olduğu sene birinci sene olmak ve o senenin Muharrem ayı başlangıç kabul edilmek sûretiyle bu târih tesbît edildi. İşte hicrî kamerî târih, bu târihtir...

Müslümanlar, yılbaşı gece ve günlerinde tebrîkleşirler. Birbirlerini ziyâret edip hediyeler verirler. 

Büyükleri, akrabâyı, âlimleri evlerinde ziyâret edip duâlarını alırlar. O gün, bayram gibi temiz giyinip, fakîrlere sadaka verirler...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.