Alev, sadece uyumak istiyordu

A -
A +

Muhittin Bey yutkundu. Yan gözle Sibel'e baktı sonra karısına döndü: - O bizim torunumuz Leman. Onu bütün sorumluluğumla büyütürüm. Belki yanlış yapıyorum; ama Turgay'ın bu bebeği öğrenmemesi lazım. Sibel atıldı: - Bunu saklamak çok kolay değil Muhittin Amca. Turgay'ın bir şekilde Alev'in hayatını takibe alacağından kuşkuluyum. Doğum yaptığını öğrenirse mutlaka işe dahil olmaya kalkacaktır. Ne düşünüyorsunuz bilmiyorum ama... Muhittin Bey başını salladı: - O zaman gelsin onu öyle düşünürüz Sibel kızım. Şimdi bir an önce bu adamdan kurtulmalıyız. Leman Hanım başını salladı: - Allah'ım hayırlısıyla İnşallah... O gün akşama kadar Sibel'in evinde oturdular. Genç kadın çok defa kalkıp gitmek isteyen Leman Hanım ve Muhittin Beyi bırakmamıştı. Akşam yemeğini birlikte yemeleri için ısrar etmişti. Yemekten sonra Muhittin Bey Alev'i de alıp evlerine gitmeyi düşünüyordu. Artık Sibel'de kalmasının bir anlamı yoktu. Düşündüğü gibi de yaptılar. Yemekten sonra evlerine döndüler. Alev hâlâ verilen yatıştırıcının etkisindeydi. Fazla oyalanmadan eve gelir gelmez yattı. Hiçbir şey düşünmüyor, sadece uyumak istiyordu... Ertesi sabah genç kadın uyanmadan çıkmıştı Muhittin Bey. Bankaya gelir gelmez avukatı aradı. Selami Bey yerinde yoktu. Not bıraktı gelince kendisini araması için. Bankadaki hizmetlinin getirdiği sade kahvesini yudumlamaya başladı. Sibel doğru düşünmüştü. Bütün bu işler yoluna girdikten sonra Alev'i bir tatile göndermesi iyi olacaktı. Hemen telefona sarıldı ve Marmaris'teki arkadaşını aradı. Birkaç kelimelik hoş beşten sonra dileğini iletti. Arkadaşı hemen rezervasyonu yapmaya hazırdı. Muhittin Bey gülümsedi: - Ben seni tekrar arayıp tarihi bildireyim oldu mu? Telefonu kapattığı zaman keyfi yerine gelmişti. Tam bu sırada santralden Avukat Selami Beyin aradığını haber verdiler. Heyecanla kaldırdı ahizeyi. Selami Beyin neşeli sesi duyuldu: - Müdür Beyciğim, şimdi ilk mahkeme bitti. Turgay serbest ama olay bir kez daha tekrar ederse hemen hapse girecek. Mahkeme devam edecek. Bu arada ben kararı çıkarttım. Alev'in ve sizin bulunduğunuz yere beş yüz metreden az yaklaşmama kararı verildi. Kendisine tebliğ edildi karar. Eğer buna uymazsa hemen hapse girecek. Boşanma davasının da günü belli oldu. Haftaya çarşamba. Onu da öne aldırmayı başardım. Artık rahat rahat oturabilirsiniz. Rahatsız ettiği an bir tek telefonunuz yetecek. Muhittin Bey memnun bir şekilde teşekkür etti. Güzel haberi vermek için hemen evini aradı... > DEVAMI YARIN

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.