Everest'te 11 Türk

Zirvede olma duygusu insanın yaratılışında vardır. Ancak, herkesin zirveye çıkması, bu duyguyu tatması imkan dahilinde değildir. Bir söz vardır; herkes sporcu olarak doğar ama herkes spor yapamaz. Dağa ve doruklara tırmanmak, fizyolojik olduğu kadar, psikolojik dayanıklılığı da gerektiren bir uğraştır. Yerkabuğunun en üst noktasına tırmanmak ve dünyaya oradan bakmak elbette çok farklı bir duygu. Dağcılık sporu ile uğraşanlar için de Everest'e tırmanmak bütün güçlüklere rağmen ulaşılması gereken en güzel duygudur. Bir yılı aşkın bir süre önce, bir araya gelen kadınlı erkekli 11 Türk Everest'te tırmanma düşüncesi ile faaliyetlere başladı ve tırmanma için gerekli olan fizyolojik ve psikolojik hazırlıkları yaptılar. Tırmanıştaki ana düşünce: Türkiye'den ilk kez çok sayıda kişi ile ve de kadın erkek ayrımı yapmadan Everest'e tırmanmak. Tabii ki, bu işlerin yapılabilmesi için maddi kaynak ve gerekli olan malzemelerin temin edilmesi işin ilk aşaması idi. Ekibin ana sponsoru Petrol Ofisi'nin yanı sıra bir çok firma bu tırmanışa destek vererek, bu ülkede her şeyin futbol olmadığını kanıtlamış oldular. Tırmanış ekibinden kayakçı arkadaşım Haldun Ülkenli iletişim için de uydu telefonuna ihtiyaçları olduğunu söyledi. Thuraya Uydu telefonlarının Türkiye temsilcisi, dağ ve doğasever Sayın Murat Dedeman'a konuyu ilettiğimde ne gerekirse yaparız dedi. Haldun'la bir kez telefonla konuştuk ve Tibet'te olduklarını öğrendim. Daha sonra ekibin faaliyetleri ile ilgili iletişim www.2006everest.org adlı Internet sitesi üzerinden sağlandı ve hatta bu site aracılığı ile Türkiye'den gönderilen mesajlarla ekibe moral destek de sağlanmış oldu. 75 günlük bir serüvenin yaşandığı Everest tırmanışında yöresel koşullar ve kurallar gereği ekipler bağımsız hareket edememektedir. Nepal'da, Budizm ve yöresel kültürün gereği, uğursuz günler yada her çıkış için dini törenler vs. tüm işlemleri bir uyum içinde yerine getiren ekibimiz soğuk, basınç, nem ve yüksek irtifaya uyum gibi olumsuzluklara karşı iyi bir direnç gösterip Everest'te çıkmayı başardı. Ancak bu tırmanışta bir ilk vardı, o da bir Türk kadın dağcının Everest'e çıkmasıydı. Zirveye çıkmak sürecin bir parçasıydı, bir de dönüş vardı. "Sınırları zorluyoruz" sloganı ile yola çıkan "11 ip arkadaşı", kazasız belasız Türkiye'ye yüz akı ile döndüler. Dağcılık sporunun milyonları bulan sayıda şakşakçısı olmasa da Everest'in zirvesine giden rotayı yüreğinde hisseden ve sevenleri var. Bu sayı az da olsa hiç eksik olmayacak. Tüm ekibi kutluyor ve daha nice tırmanışlara diyoruz.