Yolların ayrılma noktasında Türkiye

Sesli Dinle
A -
A +
Türkiye, uluslararası haber ağlarının tabiri ile son zamanların en önemli seçimine gidiyor.
 
Her şeyden önce çıkacak sonuç her ne olursa olsun insanımız ve ülkemiz açısından hayırlara vesile olmasını temenni ederim. 
 
Ülkenin yönetiminin kime emanet edileceği noktasında, millet iradesi dışında hiçbir adres kabul edilemez ve bu seçimlerden ülkemiz demokrasisini daha güçlendirerek çıkacaktır.

Neden yolların ayrılma noktasındayız?

Bu topraklar yaklaşık son iki yüzyıldan bu yana birçok süreçlerden geçti. 
 
Medeniyetin kaynağı olduğu yanılgısıyla her bir ölçüsünü Batı’dan devşirecek adımlar attı, Meclis-i Mebusan’ı açınca tüm dertlerimizin sona ereceğini düşündü, Bab-ı Ali baskınları ile Osmanlı bir troykanın yönetimine girdi ve Osmanlının külleri üzerine 1923 yılında genç bir cumhuriyet kuruldu.
 
Genç cumhuriyet de bu fikirden kopamadı, neredeyse tüm kanunlarını hiçbir kıstas gözetmeksizin Batı’dan devşirdi.  
Çok partili hayatı tecrübe etti, rafa kaldırdı, sonra tekrar başlattı.
 
Sandıktan çıkan iktidar, istedikleri ölçülere uymadığında askerî darbeler yapıldı, Başbakanlar yağlı urganlarda katledildi, yargı vesayeti sayısız parti kapattı, iş adamları istedikleri hükûmete istedikleri ültimatomu verdi.
 
Ülke iki ileri bir geri ilerlemesine tüm bunlara rağmen devam etti.

Geçtiğimiz 20 yıl, son iki yüzyılın özeti

Son iki yüz sene içerisinde her ne yaşandı ise geçtiğimiz son yirmi yıl içerisinde birebir yaşandı.
 
Son iki asırda yaşananların hızlandırılmış versiyonunu bir kez daha yaşadık fakat bu son yirmi sene içerisinde yargı vesayeti ve askerî vesayet dâhil tüm vesayet sistemleri büyük darbeler yedi.
 
Yıllardan bu yana devletin her noktasında birileri için hayat süren ve vakti zamanı geldiğinde ortaya çıkan bu vesayetçi yapı, ilk kez kendisi ile kora kor mücadele eden bir siyaset ile karşı karşıya kaldı.
 
ABD Merkezî Kuvvetler Komutanı Orgeneral Votel bu sebepten ‘müttefiklerimiz birer birer içeri atılırken bir şey yapamıyoruz’ demişti. 
 
Keza Biden, New York Times editörleri ile yaptığı toplantıda bu yüzden Türkiye’nin yasak elmadan ikinci bir ısırığı almasına bir daha müsaade edilmeyecek diyordu.

Neden zıvanadan çıktılar?

Ellerinin altında tepe tepe kullandıkları Türkiye’yi şimdi istedikleri gibi kullanmakta müşkülata düşüyorlardı. Oysa böylesi bir duruma hiç de hazır değillerdi ve itaatsizliğe tahammülleri yoktu.
 
Ukrayna’nın yanında ABD siyasetini harfiyen uygulayan bir Türkiye’den ziyade, çıkarları neye hükmederse onun peşinden koşan bir Türkiye vardı ve böyle hayal etmemişlerdi. 
 
İsrail’in güvenliği ve yeni dünya düzeni açısından son derece lüzumlu bir terör devletini Türkiye’nin sınırlarının hemen dibinde kurmaya karar verdikleri hâlde, Türkiye bu oluşuma askerî karşılık veriyor, her geçen gün öz güvenini daha da arttırıyordu.
 
Güney Kafkasya’da otuz seneden bu yana devam eden statükoyu, geliştirdiği karmaşık savunma sanayi ürünleri ile yerle bir etmiş, bir taraftan Şuşa Beyannamesini imzalamış, diğer taraftan da Zengezur Koridoru ile Çin’i Londra’ya bağlayacak yolu açıyor, Türk dünyasını bir araya getiriyor, Çin’in denizden kuşatılmasını karadan geliştirilen hamle ile boşa çıkarıyordu.
 
Yetmiyor, Akdeniz ve Libya’da oyunu kendi istediği şekle sokuyordu.
 
Yazının burasında eğer ‘Batı, son iki yüzyıldan bu yana kendisine ayak bağı olan bu ülkeyi mutlaka tekrardan eski oyun alanına sokmak ister’ diyorsanız, büyük yanılgı içerisindesiniz.
 
Bu sefer sadece eski oyun alanına sokmakla kalmayacaklar, bu sefer tekrar kendisine çizilen alanın dışına çıkamasın diye kolunu bacağını da kesecekler.
 
'İlk kez böylesine tarihî fırsat varsa değerlendirilmeli. On binler, yüz binler cezaevinde onların gözü bizim üzerimizde' demesinin sebebi budur.

Neden yolların ayrılma noktası?

Her ne olursa olsun Türkiye enerji, altyapı, Batı ile olan ilişkilerin dışındaki dünya ile irtibat, Türk Devletleri oluşumu, terör ile mücadele, Suriye ve Irak’taki askerî mevcudiyetimiz, Kafkasya ve Libya siyaseti konusunda geliştirdiği siyasetten ödün vermez zira bu bir devlet siyasetidir diyebilir miyiz?
 
Bu yüzden yolların ayrılma noktasındayız ve milletin vereceği karar demokrasinin şaşmaz kaidesi olarak kutsalımızdır.
 
Milletin seçtiği aday, tartışmasız ülkenin Cumhurbaşkanıdır.
Bir kez daha bu seçimlerin sonucu millete ve ülkeye hayırlar getirsin.
 
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Bahri ARSLAN 14 Mayıs 2023 16:41

Allahüteala sizden Razı olsun

Bahri ARSLAN 14 Mayıs 2023 16:41

Allahüteala sizden Razı olsun