​İşlerin düzenli olması namaza bağlıdır...

A -
A +

"Nefsi, en ziyâde tahrip eden şey, namazdır kardeşim. Onun ilâcı budur. Bu ilâcı kim kullanırsa, nefsinin şerrinden emîn olur."

Ömrümüzden geçen her saniye çok kıymetlidir, bir daha asla geri gelmez... Müslümanın imandan sonra en kıymetli varlığı vaktidir. Bu yüzden, en kıymetli olan vakti, en kıymetli işle geçirmek lazımdır. Yani namazla...  

Büyük İslam âlimi Hüseyin Hilmi Işık "kuddîse sirrûh" buyurdu ki:

"Nefsin nihâi gâyesi, o insanı kâfir yapmaktır. Bu nefis, insana düşman olduğu gibi, Allah’a da düşman. Cenâb-ı Hak, nefsi, kendine düşman olarak yaratmış. Bu nefsi, en ziyâde tahrip eden şey ise namazdır kardeşim. Onun ilâcı budur. Bu ilâcı kim kullanırsa, nefsinin şerrinden emîn olur. İnsan namâza durduğu zamân nefs inlermiş! Öyleyse namâza çok ehemmiyet verelim kardeşim. Çünkü namâz, başlıbaşına dindir, İslâmiyyetdir...

Namaz kılmayan mürted olmaz, günâhkâr olur. Şeytân, secde etmediği için değil, secde emrine karşı geldiği için, bu emri beğenmediği için tard edildi, onun için kovuldu. Secde etmedi, secde etmediği gibi, secde emrine karşı geldi, beğenmedi, bu emir yanlış dedi. “Ben, buna mı secde edeceğim? Ben bu kadar kıymetli iken, topraktan yaratılmış bir adama mı secde edeceğim!” dedi ve kovuldu..."

         ***
Tahir bin Hüseyin, Abbasiler zamanında Horasan Valisi iken, Rakka Valiliğine atanan oğlu Abdullah bin Tahir’e bazı nasihatlerde bulunmuştur. Nasihatleri özetle şöyle idi:
Şunu iyi bil ki, Allahü teâlâ emrettiği şeylerden seni hesaba çekecek ve yaptığın işlerin; mükafat veya ceza olarak, karşılığını verecektir. O hâlde aklınla, zihninle, basiretinle, her şeyinle, Hak teâlâya vereceğin hesaba hazırlanmaya yönel. Hiçbir meşguliyet bu mühim farzı terk etmene ve gevşeklik göstermene sebep olmasın. Çünkü bu, her şeyin başıdır.
Üzerinde en fazla dikkat ve hassasiyet göstereceğin, önemle duracağın en mühim şey; Allahü teâlânın sana farz kıldığı beş vakit namaza devam etmektir. Ayrıca, namazlarını, Hak teâlâyı hatırlayarak, güzel abdest alarak, müstehap olan vakitlerinde, bütün âdâb ve erkanına riayet ederek cemaatle kılmaktır. Namazın rüku, secde ve diğer erkanını, tam bir samimiyet, ihlas ve teslimiyet ile ifa et. Yapılan bütün iyi işlerin, hatta diğer bütün ibadetlerin; namazı güzel ve düzgün kılabilmek için olduğunu unutma. Bu hususta en ufak bir gevşeklik, tembellik gösterme ve asla ihmalkâr davranma. Bil ki, bütün işlerin düzenli olması namaza bağlıdır. Namaza bu şekilde devam eden, her kötülükten uzaklaşır. Çünkü Allahü teâlâ mealen; 

“Doğru kılınan namaz, insanı fahşadan ve münkerden muhakkak uzaklaştırır” buyurdu. (Ankebut 45) Beraber olduğun kimseleri de namaza teşvik et!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.