Silivri Belediyesinden açıklama geldi

A -
A +
Merhaba, 02.01.2019 tarihli “Bu işte bir garaz mı var diye düşünüyorum” isimli yazınıza istinaden belediyemizin açıklaması aşağıdadır: “Silivri Ortaköy Mahallesi 485 ada 1 parsele ilişkin 16.03.2010 tarihinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi İmar Müdürlüğü tarafından Belediyemize gönderilen yazıda, İSKİ Genel Müdürlüğü tarafından yapılan denetimlerde 485 ada 1 parselin, Büyükçekmece Gölü, uzun mesafeli havza koruma alanında kaldığı, 25.05.2006 tarihli İSKİ İçme Suyu Havzaları Yönetmeliği gereğince imar planlarının İSKİ Genel Müdürlüğü görüşü alınarak onaylanması gerektiği ancak söz konusu planlarda İSKİ görüşünün olmadığı belirtilerek söz konusu parseldeki inşaatların durdurulması istenmiştir. İSKİ Genel Müdürlüğü tarafından 05.05.2010 tarihinde belediyemize gönderilen yazıda da 485 ada 1 parselin kısmen havza dışında kısmen ise Büyükçekmece Barajı uzun mesafeli koruma alanında ve imar plan sahasının dışında kaldığı, havza içinde kalan kısım ile ilgili olarak İSKİ İçme suyu Havzaları Yönetmeliğinin 6. maddesi (b) bendinde “imar planı bulunmayan alanlarda herhangi bir yapılaşmaya izin verilemez ve (c) bendinde İSKİ görüşü bulunmayan mevcut planların bu yönetmelik doğrultusunda revize edilmesi ve İSKİ görüşü alınması zorunludur. Hükümleri olduğu belirtilerek Ortaköy imar planları için uygunluk görüşü verilmediği belirtilmiştir. Aynı bölgede bulunan diğer parseller için de yapılan çeşitli yazışmalarda da bölgenin içme suyu havzası uzun mesafeli koruma alanında kaldığı ve imar planı revizyonu yapılmaksızın yapılaşmaya konu edilemeyeceği belirtilmiştir. 5216 sayılı Büyükşehir Kanunu gereğince 1/5000 ölçekli imar planlarını yapma, yaptırma ve onaylama yetkisi İstanbul Büyükşehir Belediyesindedir. Konuya ilişkin bilgi ve belgeler Büyükşehir Belediyesine iletilmiş olup üst ölçekli planların bir an önce yapılaması hususunda gerekli girişimler yapılmıştır. Üst ölçekli planların onaylanması sonrasında belediyemiz tarafından üst ölçekli plan kararlarına uygun olarak 1/1000 ölçekli uygulama imar planı yapılacaktır.”               Melis Avcı Tezcan-Silivri Belediyesi Basın Danışmanı     Mesleki-teknik okulları dışlayanlar yanlış yolda   “Soğan ekmek yiyerek yaşayabilirim, bilimden, teknolojiden bana ne?” diyorsanız bu yazıyı okumak için zaman ayırmayın. Dünya üzerinde 200’den fazla devlet var. Gezegende 8 milyar insan yaşamakta. Türkiye’de ise 82 milyon mevcut. Kaba bir hesapla dünyanın yüzde 1’lik kısmı bu topraklarda yaşıyor. Buna rağmen toplam üretim pastasından aldığımız pay yüzde 0,2 seviyesindedir. Gelişmiş ülkelerin üretip sattığı malların kg fiyatı 4-5 dolar iken bizim sattığımız malların kg fiyatı 1,3 dolar seviyesinde. Yani katma değeri yüksek ürünler konusunda yeterli değiliz. 2019 yılı itibarıyla dünyanın en değerli şirketleri teknoloji (yazılım, elektronik, robotik) sektörlerinden çıkmaktadır. 200 kadar üniversitemiz var. Bu okullarda çalışan 150 bin akademisyenin her biri yeni bir teknolojik ürün tasarlasa, yazılım geliştirse biz de sahnede söz sahibi olabiliriz. Çocuklarınıza 5 yaşından itibaren faydalı yazılımları, elektroniği, kod yazmayı öğretmeye başlayın. Bunun için okul yönetiminden, halk eğitim merkezlerinden, belediyelerden, kitap yayıncılarından, bilişim şirketlerinden ısrarla talepte bulunun. Çocuklarınız matematik, İngilizce, fen, tarih, Türkçe, din, coğrafya, felsefe, beden eğitimi gibi dersleri okusun. Bunlara itirazımız yok. Ancak kodlama, robotik, yazılım geliştirme konularına da yer açmanın zamanı gelmiştir. Gelişmiş Batı toplumlarında veteriner, öğretmen, hekim, ekonomist vb. meslek mensuplarına bile zorunlu olarak kodlama dersleri okutulmaktadır. Biz de bu sürece dâhil olmalıyız. Anaokulundan itibaren her okulun uygulama/teknoloji/kodlama/yazılım yani STEM (Science-Fen, Technology-Teknoloji, Engineering-Mühendislik ve Mathematics-Matematik) atölyeleri de olmalıdır. Yani her okul mesleki-teknik liseye dönüşmeye doğru yönelmelidir. Mesleki-teknik okulları küçümseyenler, dışlayanlar yanlış yoldadır. Evlerimizdeki 50 kadar cihazın tümü meslek lisesi mezunları tarafından üretilmektedir.           Ali Özdemir-Eğitimci-Yazar     Türkiye gazetesine teşekkürler   Merhaba, Yakın zamanlı "Sözde fenomenler" başlıklı haberinize denk geldim. Özellikle gençler ve toplum adına bu derece önemli bir konuyu gündeme taşıdığınız için teşekkürler. Sadece “youtuber”lar değil "Hornet" gibi tamamı cinsellik üzerine kurulu siteleri de gündeme taşıyıp kamuoyunun bilinçlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu tarz içerikler her yerde maalesef. Özellikle Türkiye’de rahatlıkla yayın yapan Hornet isimli popüler site, gençler ve çocuklar adına oldukça sakıncalı bana kalırsa. Siteye girildiğinde ve içeriklere bakıldığında, durumun ahlaki açıdan vahameti görülebiliyor. Bu tarz içerikleri gençlerden korumak dileğiyle...          Nurşen M.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.