Ankara-Şam hattı

A -
A +

Ramazan Bayramının iki gününü Öncüpınar sınır kapımızda bölge halkıyla birlikte geçirdim. Bu tür bayramlaşmanın Öncüpınar'da beşincisi gerçekleşti. Bir yıl Türkiye'de, öteki bayram Suriye'de akrabalar ve yöneticiler arasında bayramlaşma oluyor. Bu gelenek sanırım ve dilerim sürer. Gözyaşları ve sevinci birlikte yaşamanın güzel ve onurlu fotoğrafı, sınır kapılarında. Gümrük alanında Kilis Valisi Aslan Kütük ve Halep Valisi Usame Bin Adî bölge halkının bayramını kutlarken mutluluktan ağlayanlar yöneticileri, teşekkür ederek öpüyodu... İki yıl önce 700 kişi müracaat etmiş. Bu bayramda 3250 kart dağıtılmış, 5000'i aşkın kişi bayramlaşmış. Bu sayı sürekli artıyor. Meydanda, çaylar, kebaplar, çeşitli yemek ve tatlılar gün boyu yeniliyor, içiliyor ve ikram ediliyor. Hediyeler veriliyor. Kalabalık bir gazeteci grubu da izliyor gelişmeyi bir o kadar da yetkili. Halep Valisi Usame Bin Adî medya mensuplarını kentine davet etti. Gümrük ve polis kontrolü olmadan, pasaportsuz, sadece kimlikle Halep'e geçtik. Aynı TOBB heyetiyle AB başkentlerine girdiğimiz gibi. Kilis milletvekilleri Hasan Kara ve Veli Kaya ile Halep Yardımcı Konsolosumuz Cemil Miroğlu da geziye refakat ediyor. Programımız zengindi UNESCO'nun kaynak aktardığı, korumaya aldığı Halep'te. Bizden başka da Türkiye'den gruplar vardı. Halep halkıyla kucaklaştık bayramlaştık. İki sınır ilinin dayanışmasının gereğini ve ihtiyacını yaşadık. Buna genç Başer Esad yönetimi de sıcak. Şartlanmışlıklar kırılmış iki komşunun birbirinin külüne ihtiyacı var. İmkanlar da müsait. Akşam Azaz milletvekili Muhammed Sait Restorant Mari'de heyetimizi ağırladı. Kefer Cenne'deki yemekte sanatçı Mahmut ebu Semra dört türkümüzü söyledi Türkçe. "Mavi mavi masmavi"ye herkes iştirak etti. Mutfak kültürümüz dahil çoğu değerlerimiz halklar nezdinde devam ediyor. Türkiye Gümrüğü ve Öncüpınar sınır kapısı akranlarının en büyüğü 3000 dönüm üzerinde, 6 trilyon harcanmış modern tesise sahip. Ancak işleyişi Cilvegözü, Habur, Akçakale, hatta Dilucu gibi bile değil. 16 kamerayla kontrol altında. 926 saat sesli kayıt yapabiliyor. Her gün 227 araç geçiyor ortalama. 500'ü aşkın vatandaş da servislerle giriş-çıkış yapıyor. "Paraşüt Operasyonu"ndan sonra "alternatif suçlu" aranıyor. Dörtte bir fiyatına aldığınız birbuçuk kiloluk çay, başınızı ağrıtmaya yeter de artar bile. Vali Yardımcısı Fatih Bey'in anlattıklarını Milletvekilleri Mahmut Durdu, Fatma Şahin, Ahmet Uzel ve Mehmet Sarı'yla birlikte dinliyorum. Tıkanıklık yasada değil, bir genelgede. Sorun bu. Ancak halk mağdur ediliyor. Allahtan ilgili bakan Kürşat Tüzmen. Vatandaş sabırla bekliyor çözümü. Bazıları açlık sınırının altında yaşama mücadelesi veriyor. Öteki sınır kapılarındaki uygulama Öncüpınar'a yansısın, yetecek. Kilis'in mutlu gününe "düşmandan kurtuluşu" denmiyor mu bana hafakanlar basıyor! Doğrusu Fransız işgalinden temizlenmesi. Yoksa İslam, Polat, Kartal, Sıhım Ali, Hasan Kamil, Aslan Beylerle, Şehit Sahip Bey'in kemikleri sızlayacak. Fransızlar halen "Sözde Ermeni Soykırımı" yasasını senatolarından geçirip, uygulamıyorlar mı? Sınırın iki yanında Kilis ve Azaz'ın tek kapıları var o da birbirine açılıyor. Sonra da Gaziantep ve Halep'e. Ekonomik ilişkilerin artması bölgeyi zenginleştirecek. Suriye'den çay, mazot ve şeker ucuza gelirken, Türkiye bu ülkeye başta tekstil ve gıda ürünleri olmak üzere, teknoloji bile aktarabilir. Günübirlik çıkışlardaki 50 dolarlık kesintilerin kalkması bölgeye yetmiyor. Yeni atılımlar lâzım. İki taraf da buna sıcak. O halde bu helva yapılsın. Sınır ticareti ve açık pazar gerçekleşsin. Otelcilik ve Turizm Lisesi olup da uygulamalı oteli bulunmayan Kilis'te Belediye Başkanı Ekrem Çetin şöyle sıralıyor kentin sorununu ve çözüm yollarını: - İhracat kolaylığı sağlansın. Doğalgazın gelişi hızlansın. Kilis Üniversitesi hayata geçirilsin. Mevcut fakülte hocalarına kentimizde de (18.01.1995 tarih 95/6509) Bakanlar Kurulu ücret tahakkuku gerçekleşsin. 4325 sayılı kanun yıl sonu yürürlüğe girsin. Ekrem Çetin'in, Kilis'in Fransız işgalinden kurtuluş gününde bol kurşun yağmuru altındaki kutlamalar da bir de uyarısı oldu milletvekillerine. - Ya bu hizmetlerinizi yaparsınız, ya da sayılı gün tez geçer, görüp göreceğiniz unvan da bu olur, halk sizi siler. AB üyeliği olsun elbette. Ancak bu gözümüzün önündekini görmememiz için sebep değil. Altı milletvekili "Türkiye-Suriye Parlamentolararası Dostluk Grubu" için kolları sıvadı, bölge halkı da Gaziantep'e Suriye Konsolosluğu açılması talebinde bulunuyor. Ankara'dan vize, zaman ve kaynak kaybına neden oluyor. Ortadoğu'ya ihracat her geçen gün artıyor. İcabeden kolaylığı göstermek, denetimi yapmak da yöneticilerin elinde.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.