Roman Abramoviç’in serveti hileli yollardanmış

Rusya, Ukrayna’yı haksız yere işgal edince Rus oligarklar Batı’nın hedefi oldu. Ne kadar servetleri varsa el konuldu. Malları, yatları, uçaklarına tedbir getirildi. Bu arada Batı bunu kanuna uygun yapmadı, gücü yettiği için yaptı! Uluslararası hukuk ne der bilmiyoruz ama zaten uluslararası hukuk da Batı’nın kontrolünde...

Dün BBC bir haber geçmiş ve o haberde önde gelen oligarklardan Roman Abramoviç’in, servetini hileli yollardan elde ettiğini iddia ediyordu.

Haberi okuyalım:

“Abramoviç, 2000'de Putin iktidara geldikten sonra da Kremlin'in yakın çevresinde yer almaya devam etti. BBC'nin ulaştığı belgede, iki yıl sonra başka bir hileli petrol şirketi ihalesiyle ilgili detaylar da yer alıyor. 

Buna göre Abramoviç, Slavneft'i satın alabilmek için başka bir şirketle ortaklık kurdu. Fakat rakip bir Çin şirketi, neredeyse iki kat teklif vermeye hazırlanıyordu.

Rusya Parlamentosu'ndan Kremlin'e birçok güçlü kişi bu durumda paradan olacaktı. Belgeye göre Çin heyetinden bir kişi ihale için Moskova'ya gelişinde havalimanında kaçırıldı. CNPC adlı Çin şirketi ihaleden çekilmek zorunda kaldı. Çekilme kararının ardından kaçırılan şirket temsilcisi serbest bırakıldı.

Kaçırılma olayı, belgeden haberi olmayan bağımsız kaynaklarca da doğrulandı.

Vladimir Milov, Slavneft ihalesinden önce Enerji Bakan Yardımcısıydı. Kaçırılma hikâyesi konusunda yorum yapmadı ancak üst düzey siyasi figürlerin ihaleyi Abramoviç'in kazanmasına çoktan karar vermiş olduklarını söyledi.”

Bahsedilen olay 1990’larda olmuş. Aradan neredeyse 25 sene geçmiş. Slavneft’in alımında hile yapılmış ve Abramoviç adam kaçırtmış. Madem böyle olay vardı, 25 sene niye beklediniz? 

Şimdi BBC bunu haber yapıp dünyaya servis ediyor. Neymiş Abramoviç servetini hileli yollardan edinmiş. Chelsea kulübünü alırken aklınız neredeydi? İngiltere’de onca yatırımı var. O yatırımları yaparken niye peşine düşmediniz? Daha çok şey söylenir.

Savaş başlayınca İngiliz devleti bu paraların bir anda gayriresmî yollarla ele geçirildiğini söylemeye başladı. Savaş olmasa ağızlarını bile açmayacaklardı... 

Kandil, Suriye’de darbe mi yaptı?
 

PKK’nın Suriye’deki kolu YPG. İkisi de terör örgütü olduğu için Suriye’deki PKK’lılar kendilerine SDG, yani Suriye Demokratik Güçleri adını verdiler.

Bunun başında da terörist Mazlum Kobani var. ABD ile al gülüm ver gülüm ilişki içerisindeki Mazlum Kobani’nin Kandil’deki teröristler tarafından görevden alındığı söyleniyor. Daha doğrusu Kandil, Suriye’deki ekibe darbe yapmış! 

Yerine de terörist Bahoz Erdal atanmış... Bana gelen bilgiye göre telsiz konuşmalarından ve çözülen şifreli mesajlardan edinilmiş bilgiymiş bu. Basında vitrin olarak gene Mazlum Kobani görünecekmiş. Ancak kontrolü  tamamen Bahoz Erdal’a vermişler...

Hatırlarsanız, ABD Kandil’deki teröristlerin başına ödül koymuş ama Suriye’dekilere dokunmamıştı. ABD, teröristlerin görev değişiminden habersiz mi, onay verdi mi, kokusu çıkar yakında...  

PKK’ya yakın yayın organlarında geçen günlerde Mazlum Kobani’ye atfen bir haber vardı. Güya Kobani, Suriye hükûmetiyle diyaloğa girilebilmesi için Suriye’nin öncelikle SDG’yi ve YPG’nin sözde özerkliğini tanıması gerektiğini söylemiş. 

Görüldüğü gibi vitrinde gene Mazlum var ama esas YPG’de sözü geçen artık Kandil’miş... Kim gelirse gelsin, hepinizin sonu yakın. Er ya da geç Kandil de Suriye’deki PKK da bertaraf edilecek.