Fetullah’ta para bitti, Mustafa Özcan kuruş (cent) koklatmıyor...

A -
A +

 

İçişleri Bakanlığı’na bağlı teşkilatlardan birinin başındaki isimle konuştum dün.

Kendisine Fetullah Gülen’in zehirlenmesinden sonra durum nedir?” diye sordum.

Örgütte bir çöküş sürecinin yaşandığını, esasında bunun zehirlenme vakasından çok daha önce başladığını söyledi.

Devam etti:

“FETÖ elebaşının geçtiğimiz ay zehirlendiği ortaya çıktıktan sonra örgüt psikolojik olarak iyice çöktü. Gülen’i yoğun ve konsantre ilaç takviyesi ile iki cümle zar zor konuşturup, kalan bölümü de bilgisayar tekniğiyle uzattılar ve eski görüntüleri montajlayarak paylaştılar. Ama zehirlendiği haberinin çıkmasından tam 15 gün sonrasına bunu kotarabildiler.”

Adını veremeyeceğim yetkiliden aldığım bilgilerle yazacaklarım şu anda sınırlı ama aynı zamanda çok da önemli.

Bir kere yoğun biçimde devam eden FETÖ operasyonları hız kesmeyeceği gibi giderek artacak. Yetkili “Nefes aldırmayacağız” diyor.

FETÖ tabanı durumu anladı. Bu konuda kendi aralarında bile konuşmamaya çalışıyorlar çünkü moralleri çok bozuk. Gülen artık etkisiz eleman olduğu için yerine kimin geçeceği tartışmaları hız kazanmış durumda. Başta mollalar olmak üzere herkes sessiz ve derinden kendi tezgâhını kuruyor. Pensilvanya’daki iblis yuvasının her odasında bir hizip var. Kapalı kapılar arkasında Gülensiz yeni dönemin plânları yapılıyor. Odalardan çıkıldığında başlar hafif mahzun ve yana eğik, suratlarda badem bıyık altından sahtekârca “hüzünlü” bir tebessüm, hastalıklı beyinlerinin kıvrımlarında “Ne zaman ölecek lan bu?” soruları fıldır fıldır dönerek dolaşmaktalar. Halef adayları olmayanlar şimdiden toto oynamaya başladı bile. Acaba örgütün lideri kim olacak? Bilseler en azından ona yanaşacaklar.

Ama görünen o ki örgütün parasını, pulunu ve arşivini ele geçirmiş durumda olan Almanyalı Mustafa Özcan en güçlü aday olarak her geçen gün daha da öne çıkmakta. Ancak onun da bir handikabı var. Dediğim gibi Özcan Almanya’nın kontrolü altında. ABD’ye; yani Pentagon ve CIA’e kendini kabul ettirmesi ve onlarla görüşmeler yapması gerek. Oysa ona randevu verilebilmesi için CIA ve Pentagon'la “kankalık” ilişkileri olan Pensilvanya ekiplerini aşması gerekecek. Uzlaşırlar mı onu bilmiyoruz. Efendileri “Sarılıp kucaklaşın, siz kardeşsiniz” derse, emir demiri keser. Ama şu bilinen bir gerçek ki, Mustafa Özcan’ın iplerini elinde tutan Almanya dış istihbarat örgütü BND’nin yuları da yine CIA ve Pentagon’da. Sonuçta Almanya ABD’nin bir muhtarlığı olduğundan, her yol Langley’e çıkıyor.

En önemlisi de örgütte artık paralar suyunu çekmek üzere. Çünkü himmet toplama dönemi bitti. Bu yüzden eskisi gibi Türkiye ve yurt dışındaki FETÖ’cülere bol keseden yardım yapılamıyor. Türkiye’de cezaevinde tutuklu FETÖ’cüler isyanda. Aileleri dert yanıyorlar “Para yardımı alamıyoruz” diye. Anlaşılan Mustafa Özcan örgütü parasızlıkla terbiye edip kendine tabi kılmaya çalışıyor. En sonunda gelip kendisine yanaşacaklarını adı gibi bilmekte. Eğer başka biri Fetullah’ın yerine geçerse o zaman emin olabilirsiniz ki FETÖ terör örgütü ikiye, belki de üçe, dörde bölünecek. CIA ve Pentagon bu sebeple her zamanki gibi meseleye pragmatik yanaşarak örgütü Mustafa Özcan’a teslim edebilir. Göreceğiz.

Peki, bu gerçeği Türkiye’de başka kim biliyor dersiniz devletten başka.

Tabii ki Millet İttifakı’nın bileşenleri ve onların liderleri.

Erken seçim diye zorlamalarının ve meydan meydan gezmeye karar vermelerinin nedenleri arasında “Vakit bu vakittir, ekonomik durum kesatken erken seçime götürürsek kazanırız” fikrinin yanı sıra, FETÖ’nün baskısı da var. Çünkü Tarzan zorda.

Erken seçim ve Millet İttifakı’nın seçimleri kazanma ihtimali son umutları. Bunun için Kemal Kılıçdaroğlu’ndan Ali Babacan’a kadar hepsi FETÖ’cüleri affedip devlete geri döndüreceklerini söyleyebilecek kadar gözleri dönmüş hâldeler.

TSK’da bulunduğu sırada bacak arasından, iki yanında askerlerin bulunduğu hedef tahtasına ateş eden ve o erlerin hayatını riske atan çakma Guillaume Telle Metin Gürcan’ın casusluktan tutuklandığı dikkate alınırsa insanın ister istemez “Bu da bir şey mi? Millet İttifakı bileşenleri daha mı masum?” diye sorası geliyor.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.