Gitmek mi zor kalmak mı?

A -
A +

Dorukhan, “özel görevi” kaldıramadı. Caner hücumu düşünürken savunmayı unuttu ve Sosa’nın füzesi Beşiktaş’ı dağıttı.

Trabzonspor kazanmayı hak etti...    Dalgalı deniz gibi çalkalanan Beşiktaş’ta en zor durumda olan kişi hiç şüphesiz Abdullah Avcı... Hoca hangi sistemi, hangi oyuncuyu tercih ederse etsin Beşiktaş’ın kara talihi değişmiyor.
Ljajic’in yokluğunda Dorukhan’a “oyun kurucu” rolü biçiyor, Oğuzhan’a forma veriyor, olmuyor, olmuyor, olmuyor!
Ne Burak eski golcü kimliğinde ne de Karius gerçek bir kurtarıcı... Caner iyi ortalar kesiyor ama savunması defolu... Dorukhan ters kafa ile zaferi değil dramı yazıyor. Boyd buhar olmuş... Her top Vida’dan döner mi, dönüyor... Necip ne kadar didinirse didinsin, Atiba ne kadar karşılarsa karşılasın, öne doğru oyunda etkili olamıyor Beşiktaş. Bu şekilde bir takım nasıl maç kazanır?
Kayıp tam 13 puan, buradan şampiyonluk çıkar mı sizce?
Bu durumda gitmek mi zor, kalmak mı? Gel de bunu Avcı’ya sor.
Oysa ne hayallerle geldi ne ile karşılaştı Abdullah Hoca, yazık!  Şampiyonlar Ligi’nde yüksekleri hedeflerken boşluğa düştü bir anda, başkanı yok, yönetimi diken üstünde, futbolcular deseniz, “Paramızı kim ödeyecek?” derdinde.
İş çığırından çıkmış “olağanüstü hâl” ile topla ipin ucunu toplayabilirsen.
Diyeceğim, Abdullah Hoca bunu hiç hak etmedi. Ki, “İşi çok zor” diye Beşiktaş’a gelmeden önce uyarmıştım, Avcı’yı.
Yanılmayı çok isterdim lakin tablo ortada...
Trabzonspor mu?
Zor günler yaşasa da Uğurcan’ı Abdülkadir Parmak’ı, Sosa’sı, Novak’ı, Obi Mikel’i, Kâmil Ahmet, Nwakaeme ve Sörloth’u ile ışıl ışıl...
Harika bir başkanı, güçlü yöneticileri, orkestra şefi Sosa’nın coşku ile yönettiği kolej takımı havası veren oyuncuları var. Ne mutlu... Hak ettiler kazanmayı...

MAÇIN ADAMI: Sosa

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.