Suriye’de filler tepişirken…

A -
A +
ABD ile Rusya arasındaki gerilim nereye kadar tırmanabilir? Karşılıklı sert açıklamalar “kayıkçı kavgası” formatında değil gibi. Vekâlet savaşlarıyla yeni bir soğuk savaşın tohumları ekiliyor!
 
Filler tepişirken hep çimenler ezilir… Suriye’de olup bitenler, tam da bu türden. ABD ile Rusya restleşirken olan Suriye halkına oluyor. Halep’te ayakta kalan tek tük hastaneler dahi, peş peşe defalarca Rejim ve onu destekleyen Rus uçaklarınca bombalandı. Birleşmiş Milletler yalnızca bunun savaş suçu olduğunu ifade ediyor. Başka yapabildiği bir şey yok. Amerika, Rusya’nın ateşkes konusunda taahhütlerini yerine getirmediğini iddia ederek, ateşkes anlaşmasından vazgeçtiğini açıkladı. Rusya geri durur mu, daha Washington’dan bu açıklama gelmeden, Sergey Lavrov bahse konu anlaşmayı askıya aldıklarını duyurmuştu bile! Suriye’de kelimenin tam manasıyla, at izi it izine karışmış durumda. Rusya, ABD’yi ılımlı muhalefetle terör örgütlerini ayırt etmemekle suçluyor. Oysa kendisi de en büyük terör örgütüne dönüşmüş olan Esad Yönetimini var gücüyle destekliyor! Birleşmiş Milletler insani yardım konvoyunu bile vurmaktan çekinmeyen, Baas rejiminin meşruiyetinden bahsedilebilir mi? Ama dedik ya, at izi it izine karışmış durumda. Amerika bir süre önce bu terörist rejimin askerlerini ‘yanlışlıkla’ hedef aldı ve yüzden fazla kişiyi öldürdü. Bu durumdan faydalanan DAEŞ terör örgütü, önemli bir hava üssünü ele geçirdi! Benzer bir durum, önceki gün bu defa Irak’ta meydana geldi. Yine ABD, DAEŞ’la savaşan Irak askerlerini bombaladı ve en az 20 kişi öldü… Bu ne menem iştir?
Sizce ABD, gerçekten DAEŞ’le mücadele ediyor mu? 65 ülkenin iştirak ettiği söylenen, ‘DAEŞ’le Mücadele Koalisyonuna’ Amerika öncülük ediyor. Peki, şimdiye kadar bu kanlı örgüte karşı hangi somut başarı elde edildi? Hâl böyle iken, bu koalisyonun sözcüsü (Tabii ki Amerikalı!) Albay John Dorrian, Kuzey Irak’ta Peşmerge güçlerini eğiten Türk askerinin buradaki varlığını, illegal olarak ilan etme cüretinde bulunuyor… Neymiş efendim, Irak merkezî yönetimi resmen davet etmemişmiş. Tahran ile Washington arasında savrulup duran ve belki kendi topraklarında, tam olarak kaç ülkenin asker bulundurduğunu bile bilmeyen Irak Başbakanı Haydar El İbadi de, aklınca Türkiye’ye gözdağı vermeye çalışıyor. ABD ve AB’nin öncülerinin DAEŞ’le hakiki mücadele yerine tiyatro oynamaya devam ettiğini bilmeyen yok. Bunu saklamaya da ihtiyaç duymuyorlar… Çünkü âdeta laboratuvarda üretilen, DAEŞ terör örgütünün; Irak ve Suriye’deki vahşi eylemleriyle, devlet düzeninin ayakta kalan unsurlarını da yerle bir ederek, buralarda tam bir istikrarsızlık meydana getirmesi isteniyor. Evet, işin aslı budur!.. Budur, zira İsrail’in işine en çok gelen durum da budur. İsrail’in civarında, bugün ve gelecekte tehdit edecek bir gücün kalmaması için, uzun zamandır kurgulanan bir oyundur bu! Bu köşenin müdavimleri hatırlayacaktır, Siyonist yayın organlarında Irak, Suriye ve Mısır’ın parçalanması için, ta seksenli yıllardan beri yazılıp çizilen planlar, bir bir hayata geçiriliyor… Irak, tam da istendiği gibi üçe bölündü. Suriye’yi de üç veya dörde bölme ameliyesini sürdürüyorlar. Hâlihazırda Suriye’de, yüzden fazla örgüt savaşıyor. Kimin kime, niçin vurduğu belli değil. Mısır’ı uysal çocuk yaptılar. Ölümü görünce sıtmaya razı oldu. Şimdilik!.. Bu üç devlet, İsrail için her vakit tehdit mahiyetinde idi. Özetle şu anki durum, İsrail’in en çok istediği şeydir. Batı medyasında, özellikle Musevi kalemlerin yazdıklarına bakınız; DAEŞ’i ortadan kaldırmak yerine, onun kontrol altında varlığını devam ettirmesinin asıl hedef olduğunu, açıkça belirtiyorlar…
ABD – Rus tepişmesine dönersek… Bu iki ‘süper güç’ şimdiye kadar doğrudan birbiriyle savaşmadı. Ama vekâlet savaşlarıyla hep birbirini sınadılar ve sıkıştırmaya çalıştılar. Sonunda her seferinde, siyasi nüfuz alanlarını paylaştılar. Bu Kore’de de, Vietnam’da da, Afganistan’da da hep böyle oldu. Aynı şeyi yapmaya devam edecekler. ABD, Rusya’nın son bir yılda Suriye’de peş peşe yaptığı keskin hamlelere karşı, nihayet hareketlenmeye başladı. Mesele yalnızca Suriye değil tabii… Ukrayna ve Gürcistan da var. Rusya’nın 40 milyon kişiyle yapacağı sivil savunma tatbikatı, 1960’lardaki Küba Krizi sırasında, Amerika’nın giriştiği atraksiyonları hatırlatıyor nedense…
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.