Bir felsten aşağı alışveriş yapmak

A -
A +
Fülûs, felsler demektir. Bir felse, Türkçede mangır, fariside pul denir.   Sual: Bir felsin altında alışveriş olmaz deniyor. Fels ne demektir ve nasıl hesaplanmaktadır ve ne yapmak gerekir?Cevap: Bu konuda Seâdet-i Ebediyye kitabının Bey ve Şira yani alışveriş bahsinde buyuruluyor ki: “Altından ve gümüşten başka madenlerden basılmış paralara, Fülûs denir. Eskiden, yalnız bakırdan, çeşitli ağırlıklarda fülûsler kullanılırdı. Fülûs, felsler demektir. Bir felse, Türkçede mangır, fariside pul denir. Bugünkü pul başkadır. Bir felsin ağırlığının bir santigramdan az olduğu, kitaplarda anlaşılmaktadır. Semen olarak kullanılan fülûsların itibari kıymetleri, yani rayiç değerleri, şimdi kullanılan kâğıt paralarda olduğu gibi, kendi değerlerinden kat kat fazladır ve hep değişmektedir. Evvelce yüz felsin, ortalama, bir dirhem gümüş kıymetinde olduğu, ibni Âbidînde, Bezzâziyyeden alınarak yazılıdır. Ahkam-ı islamiyyede yirmi miskal altın veya ikiyüz dirhem gümüş, fakirlik ile zenginliği ayıran mal miktarını gösterdiği için, bir miskal ağırlığındaki altın kıymetinin on dirhem ağırlığındaki gümüş kıymetine müsavi, eşit olduğu ve bir altın liranın, bir buçuk miskal ağırlığında olduğu zekât bahsinde bildirilmiştir. On dirhemin ağırlığı, yedi miskalin ağırlığı kadar olduğu için, bir miskal altının kıymeti, ahkam-ı islamiyyede yedi miskal gümüşün kıymeti kadardır. Bir felsin itibari kıymeti, şimdi bir altın liranın kıymeti olan kâğıt lira adedinin onbeşte biri kadar kuruş olmaktadır. Mesela, en ucuz altın liranın kıymeti 3.000 kâğıt lira ise, bu fülûsun itibari kıymeti 200 kuruş olur. Buna göre 2 liradan aşağı olan bir malın satılması caiz olmamaktadır. Bu kadar ucuz malın, bir fels değerinde olacak fazla miktarı için veya başka cins mallar ile birlikte tek bir sözleşme yaparak toptan satmak caiz olur.”           *** Sual: Haram olan şeyleri yemek ve içmek, insanın kalbini karartır mı?Cevap: Haram yemek, kalbi karartır, hasta eder. Zünnûn-i Mısrî hazretleri  buyuruyor ki: “Kalbin kararmasının dört alameti vardır: 1-İbadetin tadını duymaz. 2-Allah korkusu, hatırına gelmez. 3-Gördüklerinden ibret almaz. 4-Okuduklarını, öğrendiklerini anlamaz, kavrayamaz.” Bunun için hadis-i şerifte; (Beş vakit namazı kıldıktan sonra, çalışıp helal kazanmak, her Müslümana farzdır) buyuruldu.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.