“Yeniden 28 Şubat İttifakı!”

Muhalefet partileri uzun süredir devam eden ikili görüşmeler ve çok tartışılan “oturma düzeni” sorununu aştıktan sonra, nihayet yuvarlak masada bir araya gelebildiler.

Parlamenter Sistem çalışmasını ele almak üzere Cumhuriyet Halk Partisi’nin ev sahipliğinde bir araya gelen altı siyasi partinin genel başkanları ilk kez ortak bir resim verdiler.

Resmi görenlerin aklına geldiği gibi benim aklıma da gelen ilk şey oturma düzeni oldu. Yuvarlak masada karar kıldıklarını önce açıklamışlardı. Fakat oturma düzeninin nasıl olacağı belirtilmemişti. Resimle birlikte oturma düzeni merakı da ortadan kalkmış oldu.

Toplantı sonunda genel bir açıklama geldi. Toplanma amaçları olan Parlamenter Sistem’in detayları konusunda bilgi verilmedi. Bu konudaki açıklamanın 28 Şubat’ta yapılacağı duyuruldu.

Niye 28 Şubat?

Programın detaylarının açıklanacağı tarih 28 Şubat olarak duyurulunca yeni bir tartışma konusu ortaya çıkmış oldu.

Anlaşılır gibi değil; ülkeyi yönetme iddiasında olan partilerin yöneticileri uzun süre oturma düzenine karar veremedikleri için bir araya gelme sorunu yaşamışlardı. Sorunu aşıp bir araya geldiklerinde ise programın açıklanacağı tarihte sorun çıkardılar.

Allah aşkına hiç mi düşünmezsiniz?

28 Şubat bu millet için neyi hatırlatıyor?

“Postmodern Darbe” diye bir şey duymadınız mı, yaşamadınız mı? diye sormuyorum…

CHP’yi bir tarafa bırakalım. Onlar 28 Şubat’a sıcak baktılar. Rahatsızlık duymadılar. Hatta yer yer destek verdiler. Erbakan’ın başında olduğu iktidarın devrilmesi için yapılanları doğru buldular ve heyecanla izlediler.

Ya “Yuvarlak Masa”daki sağ siyasi partilerin temsilcileri, siz ne düşündünüz?

28 Şubat tarihi gündeme gelince aklınıza bir şey gelmedi mi? Bugüne kadar ağzınızı açtığınızda “Darbelere karşıyız. 28 Şubat mağduruyuz”, sonradan uygulayıcılardan olduğunuz ortaya çıksa da “Ben 28 Şubat’ın dimdik karşısında durdum” derken ne oldu da bugün “Yuvarlak Masa”nın etrafında sustunuz?

Nutkunuz mu tutuldu?

Tarihi hafızanızı mı kaybettiniz?

“Tarihsel Derinlik”te mi kayboldunuz?

“Stratejik Derinlik”i yakalayamadınız mı?

Kimlik sorunu mu yaşamaya başladınız?

İlkeler etrafında buluşuyoruz derken ilkelerinizi mi kaybettiniz?

CHP’nin ilkelerini görünce sizin ilkeler silikleşti mi?

CHP’nin tarihsel yükünü taşımak size mi düştü?

Yoksa hepsi mi?

Erdoğan karşıtlığı hepsini yok mu etti?

Sizi sizden mi aldı?

Resimde niye sol partiler yer almadı?

“Yuvarlak Masa” etrafında toplanan altı siyasi partinin içinde “Sol” parti olarak bir tek CHP var.

İnsanın aklına gelmez mi? Yemeğe katılan parti genel başkanlarına diyorum. “Biz yemeğe geldik ama CHP dışında 'Sol' parti yok. Hepimiz 'Sağ' siyasi gelenekten geliyoruz. Ülkede başka 'Sol' parti mi yok? Niye onları davet etmezler? Acaba bir oyun mu var? Onun parçası mı oluyoruz?” diye düşünmez mi insan?

Madem, Parlamenter Sistem’i geri getirme çalışmasında bir araya geldiniz. Başta HDP olmak üzere ülkede var olan diğer “Sol” partiler de aynı amacı taşıyorlar. Niye onları “Masa”ya davet etmezler de sadece sizi toplarlar?

Erdoğan karşıtlığı üzerinden size verilen “Tabure”den azıcık gözünüzü ayırsanız “Yan Masa”da kimlerin olduğunu göreceksiniz. Oturduğunuz “Yuvarlak Masa”dan daha donanımlı bir masa etrafında HDP öncülüğünde bir araya getirilen sol partileri, oluşumları, hareketleri bulacaksınız.

O zaman anlayacaksınız neye hizmet ettiğinizi veya neyin “aracı” olarak masada size yer verildiğini.

Haberiniz olsun sonra sizin “Yuvarlak Masa” ile HDP öncülüğündeki “Donanımlı Masa” birleştirilecek.

Şimdi farkında olamadığınızın belki o zaman farkına varmış olursunuz.

Neye ve kime hizmet ettiğinizi cümle âlem görmüş olur…

Belki siz de…

Bakmayın şimdi HDP tarafından gelen “Niye biz 'Masa'da yokuz?" itirazlarına. Bunlar taktiksel ve siyasi mesaj kokan hareketlerdir.