Dilinden Kelime-i tevhîdi düşürmemenin önemi

A -
A +
Kelime-i Tevhîd: "Lâ ilâhe illallah, Muhammedün resûlullah" sözüdür. Mânâsı şöyledir: "Allahü teâlâdan başka [ibâdete lâyık] ilâh yoktur. Muhammed aleyhisselâm O'nun resûlüdür (peygamberidir)." "Kelime-i tevhîd"e; "Da'vetü'l-hak", "Kelimetü'l-ihlâs", "Kelimetü't-takvâ", "Kelime-i tayyibe", "Kelimetü semereti'l-Cennet", "el-Urvetü'l-vüskâ" da denir.
Cenâb-ı Hak, Mûsâ aleyhisselâma buyurdu ki: "Yâ Mûsâ! Kıyâmet gününde meleklerin seni ziyâret etmelerini istersen, Kelime-i tevhîdi çok söyle." (Ka'bü'l-Ahbâr)
Sahîh-i Müslim'deki bir hadîs-i şerîfte:
 "... Kelime-i tayyibe bir sadakadır (Allahü teâlânın rızâsını kazanmak için bir şey vermek, iyilik etmek gibidir). Namaza gitmek için sâhibinin attığı her adım da bir sadakadır. Yolda gelip geçene ezâ veren şeyleri gidermek de sadakadır" buyurulmuştur.
Diğer bir hadîs-i şerîfte ise şöyle buyurulmuştur: "Yerleri ve gökleri, terâzînin bir kefesine, bu kelime-i tevhîdi diğer kefesine koysalar, bu kelimenin bulunduğu kefe, elbette ağır gelir." (Mektûbât-ı Rabbânî)
İmâm-ı Gazâlî'nin de belirttiği gibi, "Her Müslümâna, ilk önce kelime-i tevhîdin mânâsını bilmek ve inanmak farzdır."
"Rabbimizin gazabını, intikâmını söndürmek için kelime-i tevhîdden daha faydalı bir şey yoktur." (İmâm-ı Rabbânî)
 "Ölüm hastası, İhlâs sûresini çok okumalıdır. Yatağı karşısında kelime-i tevhîd yazılı levha asılı olmalıdır." (Seyyid Abdülhakîm Arvâsî)
***
Bir de kelime-i şehâdet vardır. Kelime-i Şehâdet: "Eşhedü en lâ ilâhe illallâh ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve resûlüh" mübârek sözüdür.
Kelime-i şehâdetin manası şöyledir:
"Görmüş gibi bilir ve inanırım ki, Allahü teâlâdan başka, varlığı lâzım olan, ibâdet ve itâat olunmaya hakkı olan, hiçbir ilâh, hiçbir kimse yoktur. Görmüş gibi bilir ve inanırım ki, Muhammed (sallallahü aleyhi ve sellem), Allahü teâlânın hem kulu, hem peygamberidir. O'nun gönderilmesiyle, O'ndan önceki peygamberlerin dinleri tamâm olmuş, hükümleri kalmamıştır. Ebedî saâdete, kurtuluşa kavuşmak için, ancak O'na uymak lâzımdır. O'nun her sözü, Allahü teâlâ tarafından kendisine bildirilmiştir. Hepsi doğrudur. Yanlışlık ihtimâli yoktur."
Hadîs-i şerîflerde buyurulmuştur ki: "... Ramazan ayında dört şeyi çok yapınız! Bunun ikisini Allahü teâlâ çok sever. Bunlar; kelime-i şehâdet söylemek ve istiğfâr etmektir. İkisini de, zâten her zaman yapmanız lâzımdır. Bunlar da, Allahü teâlâdan Cennet'i istemek ve Cehennem ateşinden O'na sığınmaktır... (Et-Tergîb vet-Terhîb)
"İhlâs ile (yalnız Allahü teâlânın rızâsını düşünerek) kelime-i şehâdet getiren Cennet'e girer." (Taberânî)
"Kelime-i şehâdeti inanarak söylemenin yüz otuz kadar faydası vardır. Bunlardan, ölürken olan beş fayda: 1) Azrâîl aleyhisselâm ona güzel sûrette gelir. 2) Yağdan kıl çeker gibi rûhunu alır. 3) Cennet kokuları gelir. 4) Müjdeci melekler gelir. 5) Merhabâ yâ mü'min! Sen Cennetliksin denir..." (Muhammed bin Kutbiddîn İznikî)
["Kelime-i Temcîd" ve "Kelime-i Tenzîh" gibi bazı terimler daha var ama, onları açıklamaya bugün yerimiz kalmadı.]
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.