Hicrî yıl ve muharrem ayı

A -
A +
Bilindiği gibi, muharrem ayı, İslâmî senenin yani hicrî-kamerî senenin birinci ayı ve Kur'ân-ı kerîmde kıymet verilen 4 harâm aydan biridir. Muharrem ayının birinci gecesi, Müslümânların hicrî-kamerî yılbaşı geceleri, 1. günü de Müslümânların yeni yıllarının, yani hicrî-kamerî senelerinin 1. günüdür.
Bundan 11 gün önce [yani 04 Kasım 2013-01 Muharrem 1435 Pazartesi günü], hem harâm ayların, hem de hac aylarının üçüncüsü ve 1434 hicrî-kamerî senesinin ise son ayı olan Zilhicce ayını geride bıraktık ve yeni senenin ilk ayı olan Muharrem-i harâm ayını idrâkle şereflendik. Böylece yeni bir hicrî-kamerî sene yani 1435 yılı başlamış oldu...
Peygamberimiz Muhammed aleyhisselâm 53 yaşındayken, Allahü teâlânın izni ile Mekke-i mükerreme'den Medîne-i münevvere'ye hicret etti. Rebîu'l-evvel ayının Perşembeye rastlayan birinci günü öğleden sonra, Ebû Bekr-i Sıddîk'ın evinden berâberce çıkarak Mekke'nin 5.5 km. güneydoğu tarafında bulunan Sevr Dağı'ndaki mağaraya geldiler. Mağarada 3 gece kalıp, Pazartesi gecesi ayrıldılar. Bir hafta yolculuk yapıp Eylül ayının 20. ve Rebîülevvel'in 8. [Pazartesi] günü, Medîne yakınındaki Kubâ köyüne ulaştılar.
Peygamber Efendimizin hicretlerinde, Medîne'nin Kubâ köyüne geldiği târih [20 Eylül 622 Pazartesi günü], Müslümânların "Hicrî-Şemsî" yılbaşı oldu. O yılın Muharrem ayının birinci günü de, "Hicrî-Kamerî" senebaşı oldu.
Resûlullah Efendimiz, Cumâ günü Medîne'ye girdiler. Muharrem ayının biri olan ilk Kamerî senebaşı, milâdî 622 yılının Temmuz ayının, 16'sına rastlayan Cuma günü idi. Kamerî takvimde bir yıl 354,367 gündür. Bu süre, Ay'ın dünyâ etrâfında 12 kere döndüğü zamandır. Güneş yılından 10,875 gün daha kısadır. Bundan dolayı, 32,5 yılda, bir yıl daha fazladır.
***
Araplar, İbrâhîm aleyhisselâmdan beri Arabî ayları kullanmışlardır. İslâmiyetten önce, Fîl Vak'asını başlangıç kabûl etmişler ve seneleri buna göre saymaya başlamışlardı. Hicretle berâber başlangıç değişmiş ve her senedeki en mühim hâdisenin ismi ile anılmaya başlamıştı (izin yılı, emir yılı, zelzele yılı, vedâ yılı... gibi).
Fakat bu şekildeki tatbîkât, bâzı târih karışıklıklarına sebeb olduğu için, Halîfe Hazret-i Ömer zamânında, hicretin on yedinci yılında alınan bir karârla, hicretin olduğu sene birinci sene olmak ve o senenin Muharrem ayı başlangıç kabûl edilmek sûretiyle, bu târih tesbît edildi. İşte hicrî-kamerî târih bu târihtir.
Hicrî sene de mîlâdî ve rûmî târihler gibi, 12 ay esâsına dayanır ve Muharrem ayı ile başlar, Zilhicce ile sona erer. Ayların adları şunlardır: Muharrem, Safer, Rebîu'l-evvel, Rebîu'l-âhir, Cemâzi'l-evvel, Cemâzi'l-âhir, Receb, Şa'bân, Ramazân, Şevvâl, Zi'l-ka'de, Zi'l-hicce.
Hicrî senede aylar, bâzan 29 gün, bâzan da 30 gün çeker. Hicrî senenin kabûlünden beri asırlardır İslâm âleminde 1 Muharrem sene başı olarak kabûl edilmiştir. [Hıristiyânlığın aslında bulunmayan, fakat sonradan kabûl edilen mîlâdî yılbaşı günü, onlara âit özel bir gündür.]
Osmânlı Devleti'nce devamlı kullanılan hicrî sene, Cumhûriyet döneminde bir kânûnla kaldırılarak, yerine Avrupalıların kullandığı mîlâdî sene kabûl edilmiştir.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.