KOMŞULARLA SIFIR İHTİLAF!

A -
A +

Yakın iklimimizdeki devletlerle münasebetlerimiz değerlendirildiğinde kardeşlerimiz, dostlarımız, müttefiklerimiz ile arada ihtilaf bulunan ve ihtilafın ağır seyrettikleri diye tasnif edilebilirler…

Dört yanımızdaki komşularımız bellidir:

Rusya, Gürcistan, Azerbaycan, Ermenistan, İran, Irak, Suriye, KKTC, Güney Kıbrıs, Mısır, Libya, Cezayir, Tunus, Fas, Yunanistan, Bulgaristan, Ukrayna, Kırım.

Bu memleketlerle karadan yahut denizden hemhududuz. Bir de sınırdaş olmadığımız hâlde yakın olduklarımız vardır. Daha ziyade Orta Doğu ve Balkan devletlerdir. Hemen hepsiyle Osmanlı müşterek geçmişine sahibiz. Romanya, Bulgaristan, Makedonya, Bosna-Hersek, Sırbistan, Karadağ, Kosova, Arnavutluk, Yunanistan Balkanlardaki mücavir alanlarımızdır. Bazılarıyla çok yakın olmak üzere çoğuyla dostuz. Bosna-Hersek’le kardeşiz. Sırbistan’la aramız kötüyken son 5 yıl içinde düzeltildi. Orta Avrupa’daki Macaristan’la Azerbaycan ve KKTC ile olduğu gibi Türk Devletleri Teşkilatı’nda beraberiz. Hem Ukrayna ve hem de Rusya ile dostluğumuz gayet iyi seviyede. Azerbaycan ile kardeşiz. Katar’la dostluğumuz kardeşlik seviyesindedir. Somali Afrika’daki kardeş topraklardır. Senegal, Sudan ve daha başka Afrika ülkeleri samimi kucaklaşmalar yaşıyoruz.

Ermenistan’la münasebetlerimiz kangren hâlini almıştı. Asırlık derttir. Son Dağlık Karabağ mağlubiyeti, Erivan yönetimini gerçekçi siyasete yöneltti. Ermenistan’ın Türkiye ve Azerbaycan ile olan ilişkileri iyileşme yoluna girmiş ve barış ümitleri yeşermiştir. Bu yılki 24 Nisan’ı merak mevzuudur. "Diaspora’’ denen yurt dışı Ermeni menfaat odakları yine soykırım kan davasına tutunacaklar mı?

Libya ile kardeşiz. 20. Asrın başında 1911’de Trablusgarp’ta yere düşmüştük. Bir asır sonra yine buradan ayağa kalkar olduk. Emperyalist devletlerin hayata geçirdikleri hükûmet darbesinden sonra Mısır yönetimiyle Ankara’nın arası bozuldu. Bu yakınlardaysa düzelme yoluna girdi. Suudi Arabistan’la da genç veliahdın heyecanı yüzünden kekre bir vaziyet hâsıl olmuştu. O da arkada kaldı. BAE, maalesef tuzağa itilerek 15 Temmuz’da FETÖ’ye destek olmuştu. Fakat geç de olsa hatalarını anladılar. Veliahd Prens el Nahyan, Ankara’ya gelerek özür kabilinden bir ziyaret yaptı ve birçok andlaşmalar imzalandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iade-i ziyaretinde BAE’nin Türkiye Cumhurbaşkanına gösterdiği yüksek alâka dünyada yankı buldu ve çok miktarda yeni andlaşma imzalandı.

Yakın tarihe kadar bölge Benjamin Netanyahu adında bir politikacının varlığına katlanıyordu. O’nun zamanında zaten mağdur olan Filistin, katmerli zulümler yaşadı. Hâl bu olunca da Türkiye İsrail alış-verişi dibe vurdu. Nihayet Başbakan Netanyahu seçimle gönderilince yeni gelen idare ilk iş olarak Ankara ile yeni bir dönem başlatma teşebbüsüne girişti. İsrail CB’si mart başında yine bir örtülü özür kabilinden Ankara’ya gelecek…

Rusya ile tarihî düşmanlığımız varken Turgut Özal döneminde başlayan dostluk, son 10 yıl içinde zirveye ulaştırıldı. Hileli uçak düşürme vak’ası bile bunu bozamadı. Mısır, İsrail, BAE ve hatta Ermenistan’la bile yaşanmakta olan ihtilaflar bitme yolunda.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, bu hafta Afrika’dadır. Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Senegal ve Gine Bissau, ziyaret programında. Kıtaya geç kalmış da olsak yeniden dönmüş bulunuyoruz. Afrika’daki toplam sefaret sayımız 2002’de yalnızca 12 idi. 2022’de 43’e çıkmıştır. Orta Afrika’ya kadarki saha, Osmanlı hayatı hüküm sürmüş topraklardır. Bu kıtanın kalkınmasına destek vererek Batı sömürgeciliğinden kurtulmasına destek olduğumuzun; Afrikalı mazlum ve mağdur milletler de elbette farkındalar…

Rusya ile tarihî düşmanlık aşıldığına, Sırbistan’la dahi iyi olduğumuza, Mısır, SA, İsrail’le normalleşme başladığına, BAE ile münasebetler fevkalade seyir kazandığına hele hele Ermenistan’la yaşanan ağır ihtilaf, yerini aklıselime bırakmaya başladığına göre kalan iki devletle olan ihtilaflar da bitirilebilir:

Bu devletler, Suriye ve Yunanistan’dır.

Her ikisiyle de karadan sınırdaşız.

Her ikisiyle 5 müşterek geçmişimiz var.

Atina ve Şam yönetimleri, dış devletler güdümünden kurtarılırsa Ankara’yla yeni dönem başlayabilir. Sn. Putin, Ukrayna meselesini atlatır atlatmaz Sn. Erdoğan, Suriye meselesini kendisiyle masaya yatırabilir. Suriye’de sür’atle hazırlanacak bir anayasa ve buna bağlı olarak yapılacak genel seçimler, Türkiye-Suriye çıkmazının önünü açar.

Ankara; 2023 Haziran’ına girmeden önce, Atina’ya da diplomatik barış taarruzu uygulanmalıdır.

Suriye ile olduğu gibi Yunanistan’la da ilânihaye hasım kalamayız.

Rusya ile kaldık mı?

Ermenistan’la kaldık mı?

Mısır ve BAE ile soğukluk devam edebildi mi?

Dostluk, iki tarafa da kazandırır.

"Komşularla sıfır ihtilaf" da böylece hakîkat olur!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.