Farenin aslanı!..

A -
A +
Eskiden uçak seferleri olmadığından, Kars ahalisinin İstanbul'a veya diğer illere gidebilmek için Erzurum'un içinden geçmesi gerekiyordu.
Ve bu yolculuğu deneyen her Karslı, Erzurumlular tarafından durdurulur, dindar olup olmadığının tespiti için bir âyet okuması istenirdi. Bu nedenle "Ula, elheminen kulfüyü oku, bahim bülirmisen!" meselesi meşhurdur bizim oralarda. 
1970 ve 80'li yıllarda pek çok Karslı hemşehrimin bu muameleye maruz kaldığını bilirim.
Rivayet odur ki bu olayın yaşandığı yıllarda bizim Kars'ta bir Erzurumlu yakalamışlar... Duyan gelmiş, Kars'ın yarısı adamın başında toplanmış.
Almışlar Erzurumlu kardeşimi, bir iskemleye oturtmuşlar. "Şimdi biz bu adama ne soracağız?" diye epey istişare ettikten sonra biri Erzurumlunun karşısına geçmiş, "Yasin-i şeriften başla" demiş.
Bunu duyan Erzurumlu canhıraş bir şekilde, "Ula gardaş biz size sadece elheminen kulfüyü okuttuk. Heç bele bir zulüm etmedik" diye isyan etmeye başlamış...
Şimdi, Ekrem İmamoğlu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nı kazandı. 25 yıl sonra gelen bu başarı CHP'liler arasında hâliyle büyük bir sevinçle karşılandı.
Ama öyle bir sevinç ki...
Biri direğe tırmanıyor, diğeri balkondan sallanıyor. Biri cami önüne geldiğinde şampanya patlatıyor... 
Ekrem İmamoğlu, "Kazandığımızda her şey çok güzel olacak. Kucaklaşacağız, öpüşeceğiz, barışacağız. Metroda herkes birbirine gülümseyecek, yer verecek" falan diyordu.
Dün baktım ki metroda bir kadın, karşısındaki çarşaflı kadına, "Kara Fatma" diye hakaret ediyor, kendisini uyaran vatandaşa, "Ben özgürüm, istediğimi söylerim ulan. Burası Türkiye Cumhuriyeti" diye cırlayıp duruyor.
Bir değil, iki değil, hepsi aynı...
Biri çektiği videoda Erdoğan'ın yedi sülalesine ağzına gelen küfrü sıralıyor. Diğeri, "Sonun geldi Tayyip, asılacaksın" mesajları atıyor.
Hele isminin başında Dr. unvanı taşıyan sözde bir kadın var yazdıklarını buraya aktarmaya edebim izin vermiyor.
AK Partililer bu tür küfür, hakaret ve tehditlere alışkın elbet. 17 yıldır bu küfürleri sayısız kişiden sayısız kere duymuşlukları var neticede...
İstanbul seçiminin kaybedilmesi sonrası onların bu yaşananlara verdikleri tepkiyi takip ediyorum. Tam da Erzurumlunun gösterdiği tepkiyi gösteriyorlar.
"17 yıl boyunca yendik de yendik, çıktılar yendik, tekrar çıktılar tekrar yendik ama biz böyle sevinmedik, böyle kudurmadık. Bu nasıl bir zulümdür" diyorlar.
Geçenlerde bir AK Partili arkadaş sosyal medyadan anlamlı bir cümle yazmış, "17 yıldır hiç kaybetmediğimiz için şaşkınım. Pardon ama biz nasıl üzülecektik? Bilmediğim için yardım rica ediyorum" demişti.
Bu seçimler gösterdi ki AK Partililer nasıl üzüleceğini, CHP'liler ise nasıl sevineceğini bilmez hâlde...
Hele CHP'li bazı arkadaşları dinliyorum var ya..
İnanılmaz!
"Göreceksiniz, Ekrem İmamoğlu EYT sorununu da çözecek, 3600 ek gösterge meselesini de halledecek. Memur, işçi, emekli, hepsi rahat edecek. Her şey çok güzel olacak" diye inanarak konuşanları biliyorum.
Vallahi şaka değil, gayet inanarak ve kendinden emin bir şekilde bunu söylüyor adamlar. 
"Yahu birader o iş öyle değil. Ekrem İmamoğlu kendi yetki alanındaki yolları asfaltlayacak. Belediyeye bağlı şirketlerde düzenlemeler yapacak. İSKİ, İSFALT, İETT, İGDAŞ falan gibi kurumları yönetecek. Varsa çer çöp toplama işlerine bakacak ve şehir için ulaşım ve barınma sorunlarıyla ilgilenecek" diyorsun ama inandıramıyorsun. 
"Bak kardeşim! Bu işlere hükûmet bakıyor, Cumhurbaşkanı bakıyor. İstanbul'a başkan seçtiniz, Cumhurbaşkanı seçmediniz" diyorsun, dinletemiyorsun. 
"Göreceksiniz, bunların hepsini Eko başkan halledecek" diye yumruk sıkıyor, masaya vuruyor, zafer işareti falan yapıyor. Kaybedeni şizofrene, kazananı manyağa bağlıyor anlayacağınız.
Fareye, “Aslan kimdir?” diye sormuşlar, tutmuş kediyi göstermiş. CHP’liler de 70 yıldır lider görmedikleri için, ufak bir başarı gösteren herkesi lider görmeye, aslan görmeye alışmış anlaşılan.
Kemal Kılıçdaroğlu ilk piyasaya çıktığında ne dediklerini hepimiz hatırlıyoruz. “Yeni Mustafa Kemal’imiz geldi” diyorlardı. Tatanka Muharrem’i nasıl göklere çıkardıklarını ama fos çıkınca nasıl unuttuklarını da yakın zamanda gördük.
Yeni liderleri, yeni aslanları Ekrem İmamoğlu. Onu da biraz kullanıp kenara iteceklerinden eminim.
Tabii AK Parti buna izin verirse!
Bunu niye söylüyorum?
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlarının yetkilerini sınırlamak için çıkardığı genelgeyi çok ama çok yanlış bulduğumu söyleyeyim.
Bu karar, Ekrem İmamoğlu'nu hiç de hak etmediği hâlde biraz daha büyütmekten başka bir işe yaramaz. Yarın bir gün milletin önüne çıkıp, "Bakın ben size hizmet etmek istiyorum ama beni çalıştırmıyorlar" demesi için bir fırsattır bu karar. 
Altını çizerek söylüyorum.
Ekrem İmamoğlu'nun bir yanda Canan Kaftancıoğlu, diğer yanda HDP ve beri yanda CHP'nin aç kurtlarının bulunduğu bir ortamda İstanbul'da hizmet etme ve başarılı olma şansı yok. Çıkarılmak istenen karar bu başarısızlığa kılıf uydurması için harika bir gerekçe olur.
Başka da işe yaramaz!
Gerçi karar mahkemeden döndü ama duyduğumuz kadarıyla Çevre ve Şehircilik Bakanlığı konuyu İstinaf Mahkemesine götürmeye hazırlanıyormuş.
Bu büyük hata olur, uyarmadı demeyin!
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.