Taksicinin lastikleri...

A -
A +
 “Üç çocuğumla üç gündür aç bekliyorum. Allah rızası için bize yardım edin” diye ağladı anne…
 
Okuduğum bir hatırayı, yazanın emeklerine sağlık diyerek buradan sizlerle paylaşıyorum. Kerkük sokaklarında sefalet kol geziyordu. Kim kime yardım edecek destek olacaktı. İşsizlik yaygındı. Çevrede herkes perişandı. Bir yanı yıkılmaya yüz tutmuş evceğizin camından yola doğru ümitsizce bakarken bir taksinin kapının önünde durduğunu ve içinden bir yolcunun indiğini gördü. Demek ki taksi şoföründe az çok para olacaktı. Çünkü müşteri getirmiş ve indirmişti. Bütün cesaret ve ümidini toplayarak evden çıkıp yola koştu. Yaklaşıp direksiyon başında arabasını hareket ettirmek üzere olan şoföre seslendi.
-Sakın beni dilenci falan zannetmeyin. Üç çocuğumla üç gündür aç bekliyorum. Allah rızası için bize yardım edin. Ben açlıktan ölmeye razıyım fakat çocuklarımın ağlamalarına tahammül edemiyorum.
Beklenmedik bir anda gelen bu ‘Allah rızası için’ yardım talebi zaten kıt-kanaat geçinen şoförü şaşırtmıştı. Bir an düşünmeye başladı. Cebinde bir miktar parası vardı var olmasına ancak bu parayı aylardır biriktiriyordu. Çünkü taksinin dört lastiği de eskimiş kabak olmuştu. Onları değiştirmek için çırpınıyordu. Akşamları eve geldiğinde hanımı da ikaz etmekten geri kalmıyordu
“Ne zaman değiştireceksin bu lastikleri? Biraz geç kalsan aklıma kötü şeyler geliyor. Acaba bir kaza mı yaptı, kabak lastiklerle diye korku içinde bekliyorum...”
O an hanımının bu söylenmeleri sonra kendi nefsi ve şeytan birlik olup taksi şoförüne vesvese vermeye başladılar:
“Sen zaten zor geçinen kimsesin. Yardım edecek durumda da değilsin. Mecbur da değilsin. Bas gaza git yoluna…”
Fakat şoförün imanı ve vicdanı aynı anda ona şöyle sesleniyordu:
“Para dediğin şey böyle gün için lazım olmazsa ne zaman lazım olur ki? Açlığın ne olduğunu bilmez misin? Çocuklar açlıktan ağlıyormuş duymadın mı? Hem inancımıza göre belli olmaz Allah’ın rızasının nerede olduğu. Biriktirdiğin paranın bir kısmını olsun bu muhtaç hanıma vermelisin. Tam yeridir, çocukları aç durumda. Onu bir anne olarak çocuklarının karşısında böyle çaresiz ve zor durumda bırakma… Haydi biraz cesaret et… Elin gitsin cüzdana… Allah bir kolayını verir haydi!...
Bu saniyeler arasında süren mücadelede taksi şoförü, birbirinden etkin duygularla mücadele ederken alnına ter birikmişti… Ne yapsaydı, verse mi bırakıp gitse miydi? DEVAMI YARIN
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.