Annem üzülmesin diye...

Adam o kadar yalvardı ki dayanamadım. "Peki getirin göreyim bir makineyi” dedim...

 

Bunca yılık eşya tamircisiyim. Böylesi garip vakaya rastlamadım. Demek çiğ süt emmiş olan insanoğlu, bazen iyiliğin arkasına bürünüp ufacık menfaati için sahtekârlık da yapabiliyormuş...

Yıllar önce bir gün dükkânıma gelen bir şahıs bana dedi ki:

“Ustam yaşlı bir anneciğim var. Annemin çok eskiden kalan emektar bir çamaşır makinesi var. Öyle garip makine ki, ne parçası bulunuyor ne de doğru dürüst bir iş görüyor. Gelgelelim, bu makine annemin çeyiziymiş. Anneciğim, bu makineden hiç mi hiç vazgeçmiyor. Şimdi ise bu makinenin bir parçası kırıldı. Diyor ki: “Oğlum bu makineyi yaptırın başka bir şey istemiyorum.”

Ustacığım, gözünü seveyim, bize bir iyilik yap da sana bu makineyi getirelim. Şöyle bir şeyler uydur kaydır, çalışır hâle getiriver ne olursun. Masrafı neyse veririm. Eski makine olduğu için servisler ilgilenmiyor. Para yönünden endişe etme… Benim burada istediğim şey anneciğimin gönlünün olması...

Adam o kadar yalvardı ki dayanamadım. Peki getirin göreyim bir makineyi ama size tamir ederim filan diye kesin bir şey diyemem… Ama yapmaya çalışırım.

Adam, evinin adresini ve telefon numarasını verdi. Makineyi alıp getirmek üzere kendisiyle randevulaştık. Bu arada ben de söz konusu makineyi nasıl tamir edeceğim onu kafamda kuruyordum.

Çünkü ancak ona benzer bir makine elime denk gelirse onun parçasıyla tamir edebilirdim. Yoksa işim zordu... İki gün sonra enteresan bir şekilde tam müşteriyle konuştuğumuz tipte bir makine ile bir müşteri girdi içeri.

Adam, selâm verdikten sonra dedi ki:

-Ustam bu makine eski olmakla birlikte hâlen çalışıyor. Buradan taşınıyorum. Elimde kalmasın. Şunu sana satsam ne verirsin?

Bu makineyi almazdım ama hatırıma hemen iki gün önce konuştuğum müşteri geldi. Onun söz ettiği makine bu makinenin benzeriydi. İçimden “bu makinenin parçalarını söker ona takarım. Hatta çalışır hâlde olduğuna göre bu makineyi müşterime alır gibi alır, parasını ona verdirirdim. Böylece o müşterinin de işi görülmüş olurdu...

Bu düşüncemi önceki müşterimi arayıp telefonda kendisine bildirdim. Memnuniyetle kabul etti. Ben de o kabul ettiği için müşterinin makinesini geçmiş gün 900 liraya pazarlık ederek almayı kabul ettim. Başıma gelecekleri nereden bileyim, bilsem hiç kabul eder miydim? DEVAMI YARIN