"Kiminiz kimseniz var mı?.."

Bu arada yeni baştan “ona bakalım, buna bakalım” derken zaman kaybolacak...

 

Bir haftalığına çocuklarımın yanına Manisa’ya gitmiştim. Orada iken de hanımla telefonla görüşüyordum. Biraz soğuk algınlığı olduğundan söz ediyor, ben de “aman dikkat et” diyordum. Çünkü çocukluğunda da bir iki defa zatürre geçirmiş olduğundan her seferinde “zatürre olursa” diye endişeleniyorduk.

Ama bu sefer ucuz atlatamayacaktık… İstanbul’a geldim ki hanım evde ölüyor… Aman Allah’ım yerde baygın yatıyor… Ateşi çıkmış, titriyor… Şuurunu kaybetmiş durumda… Beni aldı bir panik… Ambulans mı çağırsam, hemen arabaya bindirip kendim mi götürsem derken eski alışkanlıklarımızdan olsa gerek koluna girip âdeta sürüklercesine arabaya bindirdiğim gibi en yakınımızda olan Beylikdüzü Devlet Hastanesine acilden girdim…

Allah’ım sen bize yardım et… Kime nasıl anlatsak, nereye nasıl müracaat etsek, demeye kalmadan baktım ki bizim hanım çoktan acilden içeri alınmış muayeneye başlanmış bile… Çabuk acil röntgen, acil tahlil, acil test diye koşuşturuyorlar…

Sonradan ismini öğrendiğim Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doktor Ümit Bey, işlemleri biraz yoluna koymuş olmalı ki yanıma geldi:

-Abiciğim, yengemizin durumu çok ağır… Zatürre… Ciğerler neredeyse dumandan gözükmüyor… Sizi Yedikule’ye sevk etmemiz lazım…

-Siz nasıl isterseniz Efendim, dedim…

Şöyle bana inceler gibi baktı… Dedi ki:

-Tamam da buradan sevk ettiğimde, hem oraya giderken hem orada yatarken sizinle ilgilenecek bir kimseniz var mı?

-Doğrusunu isterseniz Allah’tan başka kimsemiz yok…

Şöyle biraz düşündü… Gözlerini benden ayırmadan, kendi öz kardeşim gibi bakarak dedi ki:

-Sana bir şey diyeyim mi?

-Buyurun Doktor Bey?

-Şimdi oraya gitseniz bile ilk birkaç gün burada benim uygulayacağım tedaviyi uygulayacaklar. Ama bu arada yeni baştan “ona bakalım, buna bakalım” derken zaman kaybolacak. Ablamın durumu çok ağır… Diyorum ki izin verirsen o ilk birkaç günlük tedaviyi hemen acil olarak burada başlayayım. Tedavi cevap verirse zaten hiç gerek kalmadan hastamızı burada iyileştirir taburcu ederiz. Eğer cevap vermeyecek durumda olursa acil tedavisini yapmış olarak Yedikule’ye daha rahat sevk ederiz.

-Allah razı olsun Doktor Bey, siz nasıl isterseniz, dedim…

Bu arada hanımı yoğun bakıma alarak tedaviye başlamışlar bile… Ama odadaki hemşireler, hasta bakıcılar, doktorlar nasıl ilgileniyorlar. Hiç kimsem yok, kimseyi tanımıyorum… DEVAMI YARIN