UNUTKANLIK, yediden yetmişe herkesin gündelik problemi olmaya başladı. Randevularımızı, tanıştığımız kişilerin isimlerini, bazen çantamızı, anahtarımızı, hatta hangi günde olduğumuzu bile unutmaya başladık. En komiği de elimizdeki kalemi, başımıza oturtuğumuz gözlüğümüzü arar hale geldik. Abarttığımızı düşünebilirsiniz ancak hal, gerçekten böyle. Allah'tan bir süre sonra hatırlayıveriyoruz da içimiz rahatlıyor. Bu tür basit unutkanlıklar, çoğu kez kısa süreli ve geçicidir. Yoğun çalışma hayatı, stres, uykusuzluk ve yorgunluk gibi etkenler, bu tür küçük unutkanlıkları artırabilir. Yaş ilerledikçe, vücudumuz gibi, zihnimiz de doğal olarak biraz daha zayıflayabilir. Ancak bu durum, hiçbir zaman günlük hayatımızı etkileyecek boyutlara varmaz. Herkesin "dilimin ucunda ama bir türlü söyleyemiyorum" dediği anlar vardır. Bir akşam önce yediğiniz yemeği, telefonda konuştuğunuz kimseyi, daha önce gittiğiniz adresin tarifini unuttuğunuz olmuyor mu? İlginç olan kimsenin bunların üzerinde durmaması. "Normaldir, herkes unutabilir" avuntusu bize bu problemi çabucak unutturur. Zihin performansı Acaba bazı insanlar niye daha az, diğerleri daha çok hatırlar? Hafızanın, zihinsel performansla ilgisi var mı? Tıbbın sürekli araştırdığı konuların başında geliyor zihnin performansı. Hafıza, zihinsel performansın içinde bir kısmı teşkil ediyor. Konsantrasyon, dikkat, algılama hızı, duygusal durum, enerjik olma, kafa karışıklığının derecesi ve hatta başın ağrıyıp ağrımaması önemli göstergeler olarak karşımıza çıkıyor. Peki bu göstergelere baktığımızda zihinsel performansınızı nasıl değerlendirirsiniz? Çoğumuzun, özellikle büyük şehirde yaşayan ve yoğun biçimde zihinsel işler yapmak durumunda olan kişilerin performansına bakacak olursak, problemsiz olana rastlamak pek mümkün değil gibi. Unutkanlık gençler için de önemli bir problem olmaya başladı. Uzmanlara göre gençler, kendileri için birinci derecede önem taşıyan bilgilerden ziyade pek de önemli olmayan ancak yine de yerine göre bilinmesinde fayda olan konuları unuttuklarını dile getiriyorlar. Özellikle sınavların sebep olduğu gelecek kaygısı ve hayat mücadelesi, gençlerde unutkanlığa yol açıyor. Başkent Üniversitesi Adana Hastanesi doktorlarından Psikiyatr İbrahim Bilgen, yoğun iş temposu, stres, fiziksel ve ruhsal yorgunluk gibi problemlerin unutkanlık belirtilerinin başladığı yaşı düşürdüğünü ifade ediyor. Bilgen, stresli hayatın kişinin zihin fonksiyonlarını yavaşlattığını, bu sebeple kişilerin çevrelerinde yaşanan olayları geç algılandığı veya unuttuğunu belirterek, "Yaptığımız gözlemler, unutkanlığın 65 yaş sınırından 20'ye kadar düştüğünü ortaya koyuyor." diyor. Teknoloji de tetikliyor Gençlerin büyük çoğunluğunun depresyonda olduğunu vurgulayan Bilgen, bunalımda olan kişilerin çevreye karşı duyarsızlaştığını ve bu doğrultuda ilgi azlığı ve konsantrasyon bozukluğu yaşadığını söyledi. İbrahim Bilgen'e göre unutkanlığın ciddiye alınması ve bir hastalık olarak görülmesi gerekiyor; çünkü, unutkanlık, yaşlılıkta doğal kabul edilebilir. Ancak bunun genç yaşlarda yaşanması, kişi için ciddi bir problemdir. Ayrıca küçük unutkanlıkları gözardı edenler, halk arasında 'bunama' diye bilinen alzheimer hastalığına da davetiye çıkarıyorlar. Psikiyatr İbrahim Bilgen, teknolojinin hayatı kolaylaştırdığı kadar tembelliğe de sürüklediğini savunarak, şunları söylüyor: "Artık numaraları aklımızda değil de cep telefonlarımızda tutuyoruz. Bilgilerimiz bilgisayarımızda kayıtlı, ya da önemli günlerimizi çağrı cihazlarına not alıyoruz. Herkes öyle bir noktaya gelmiş ki telefon numarasını kaydettiği kişinin kim olduğunu veya çağrı cihazına yazdığı notu neden yazdığını unutuyor. Bu sebeple teknoloji bile unutkanlığımıza çare değil." Daha iyi hatırlamak için ne yapılmalı? Zihin performansınızdan yakınıyorsanız, daha güçlü bir hafıza için düzenli ve dengeli yaşayın. Yeterli ve dengeli beslenin, iyi uyuyun, sigara kullanmayın. Sık sık temiz havada, parklarda, ormanda yürüyüş yapın. Sosyal ilişkilerinizi koruyun, genişletin, çoğaltın. Düzenli bir kan basıncına sahip olmaya özen gösterin. ...Ve şunları yapın: > Zihninizi zorlayın. > Dikkat gösterin. > Her şeyi hatırlamaya çalışmayın. > Mineral ve vitamin desteği alın. > Liste yapın. > Planlayın - Not alın. > Özetleyin - Alışkanlık edinin. > Stresinizi sınırlayın. > İşinizle eğlencenizi dengeleyin. > Kullandığınız ilaçlara dikkat edin. Bazı ilaçlar hafıza kayıplarına sebep olabiliyor. > Tüm tedbirlere rağmen zihin performansınız düzeltilemiyorsa bir doktora başvurun. Hafızayı güçlendirmek için 10 altın alıştırma Uzmanlar, unutkanlığı gidermek için 10 değişik alıştırmanın, çeşitli zamanlarda ve çeşitli ortamlarda uygulanabileceğini, düzenli yapıldığında da çok güzel sonuçlar alınabileceğini belirtiyor. İşte unutkanlığa karşı 10 alıştırma; Ters el: Sağ elinizi kullanıyorsanız, biraz da sol elinizi çalıştırmaya başlayın. Saçlarınızı sol elinizle tarayın veya çayınızı kaşıkla alışık olduğunuz yönün tersine karıştırın. Kalemi ters elinizle tutun. Biraz üreticiliğinizi kullanın ve daha neleri tersten yapabileceğinizi bulun. Çocuk oyunu: İşe veya alışverişe giderken, tıpkı bir çocuk gibi merak içinde bütün duyularınızı harekete geçirin. Bakın, dokunun, dinleyin, koklayın. Yürüdüğünüz zeminin özelliklerini hissedin. Caddede duyduğunuz sesleri ayrıştırın. Evinizde gözlerinizi kapatarak bir yerlere ulaşmaya çalışın. Kısacası, duyularınızı alışık olmadığınız tarzda kullanın. Bu şekilde çok ender yaptığınız bağlantıları canlandırır, beyninizin kapasitesini artırırsınız. Harf alıştırması: Elinize bir gazete ve bir fosforlu kalem alın. Sırasıyla paragrafları okuyun ve çift yazılmış harflerin üzerini çizin. Örneğin, çift 't' ve 'm'lerin üzerini işaretleyin. Bir sonraki aşamada, kelime içinde birden fazla geçen harflerin üzerini çizin. Alıştırmayı yaparken, kelimelerin üzerinde fazla düşünmeyin ve hemen işaretleyin. Polisiye sorular: 'Dün akşam şu saatte ne yaptım, neredeydim, iki saat önce ne yaptım?' gibi, genellikle polisiye romanlarında veya filmlerinde sorulan soruları kendinize yöneltin. Ve tabii cevaplamayı da unutmayın. Bu alıştırma sonucunda yaptıklarınıza karşı dikkatinizi geliştirebilirsiniz. Yürüyüş egzersizi: Asker yürüyüşü gibi olduğunuz yerde hareket edin. Sol bacağınızı her kaldırdığınızda, önce sağ elinizle, sonra sol elinizle dizinize dokunun. Bu esnada o kadar esnek hareket edin ki, bacağınızı indirirken, kolunuz başınızın üzerine gelecek kadar yükselmeli. Bunu yaparken sadece kan dolaşımınız hızlanmaz, aynı zamanda koordinasyon yeteneğiniz de artar. Ressam fırçaları: Elinizde bir fırça olduğunu hayal edin. Bununla havaya en sevdiğiniz renkte yatay bir sekiz çizin. Bu hareketi gevşek ve dengeli yapın. Kendinizi 'Leonardo da Vinci' veya sevdiğiniz bir başka ressamın yerine koyun. Bu çizim hareketleri, yorgun zihninizi hemen canlandırır. Aynı zamanda beyni bloke eden stresi etkili biçimde yok eder. Ajan gibi: Çevrenizde bulunan arabaların plakalarına bakın ve plakadaki harflerden kelimeler, hatta cümleler türetmeye çalışın. Böylece, sadece sıkışık trafiğin eğlenerek çabuk geçmesini sağlamaz, aynı zamanda kelime hazinenizi geliştirir ve beyninizi canlandırırsınız. Resim alıştırması: Elinize kalem kağıt alın ve kağıdın üzerine bir tane mum, bir kuğu, üç kollu bir kaktüs, üç yapraklı bir yonca, beş parmaklı bir el, hortumunu yukarı kaldırmış bir fil, sola dalgalanan bir bayrak, saatli bir yumurta, sapının üzerinde duran bir pipo, davul yanında duran bir adam, iki deniz feneri ve bir saat çizin. Her resim bir sayıyı sembolize ediyor. Ardından sembolleri sayılara göre ezberleyin. Otobiyografi yöntemi: Düşünün ki hayat hikayenizi tekrar yazmanız gerekiyor. Burada, işe gittiğiniz ilkokuldan başlayabilirsiniz. Bunun için en yakın arkadaşınızın kim, tipinin nasıl olduğunu hatırlamanız gerekiyor. Tabii sınıfınızın düzenini, görüntüsünü de. Konsantre olun: Özellikle stresli anlarınızda veya kaygıya kapıldığınızda olumlu kelimelerden destek almaya bakın. Bunlarla olumsuz düşüncelerinizi yok eder, hedeflerinize daha kolay ulaşmanızı sağlarsınız. Eğer önemli bir görüşmeden önce, hafızanızın sizi yarı yolda bırakacağından korkuyorsanız, her gün gözlerinizi kapatarak kendi kendinize tekrarlayacağınız bir cümle belirleyin.