Meslek değil hayat seçimi

A -
A +

Geçen hafta köşemizde hızla değişen dünyamızda geleceğin mesleklerinin neler olabileceği konusunda, tecih aşamasındaki genç arkadaşlarımızı aydınlatmayı amaçlamıştık. Bu hafta da köşemizi, insan hayatının en kritik dönüm noktalarından birisi olan meslek seçimi ve dikkat edilecek hususlar konusuna ayırdık. Meslek seçimi çok önemli ve hassas bir konu; çünkü bir bakıma meslek seçmek insanın hayat biçiminin de seçilmesi anlamına geliyor. Bireyin gelecekteki hayat tarzının belirlenmesinde dönüm noktası olan mesleki tercihini yaparken doğru ve isabetli karar vermesi gerekmektedir. Çalışmanın tüm hayatımızdaki yerini göz önüne aldığımızda çalışma hayatımızın kalitesinin ve çalışma adına yaptığımız faaliyetlerin bireysel mutluluğumuza doğrudan etkisi vardır. Dolayısıyla çalışma hayatında ve özel hayatımızda mutlu olmanın, iyi bir kariyer elde etmenin ilk adımı da kişiliğimize uygun meslek seçiminden geçer. Başarısız olma riski Mevcut durumu incelediğimizde kendine uygun meslek seçmiş olan bireylerin toplumda işlerini severek yaptığını, mesleğinde ilerlediğini böylece hem coşkulu hem de verimli olarak hayatlarını sürdürmekte olduğunu görmekteyiz. Buna karşılık seçtikleri meslek, yetenek ve ilgilerine uymayan kimselerin çalışmaya karşı isteksiz, işe devamsız, verimi düşük, yeniliklere direnen ve her zaman mesleklerini değiştirme gayreti içinde olduklarını görmekteyiz. Bu da hem çalışan, hem de işveren tarafından çalışma hayatında istenmeyen bir durumdur. Öyleyse gerçekçi ve doğru seçim yapmak zorundasınız. Mesleğin getirdiği bilgi birikimi, mesleğin şartları ve mesleğin sosyal çevresi kişinin oluşturacağı alışkanlıklarının ve hayat biçiminin altyapısını oluşturacaktır. Seçilecek mesleğin oluşturulmak istenen hayat tarzı ile çakışmaması gerekmektedir. Aksi halde hayat tarzını oluşturmakta bocalayacağı gibi, mesleğinde ve hayatında başarılı olamama riski ortaya çıkmaktadır. Teknolojiyle değişen alanlar Sanayinin gelişmesi, toplumsal dokunun değişmesi ve teknolojik yeniliklerin artması yeni yeni meslek gruplarını doğurmuştur. Böylece insanların hayatına girecek yeni yeni ilgi alanları ve kendini gerçekleştirme biçimleri ortaya çıkmıştır. Her ortaya çıkan yeni meslek grupları, yeni mesleki kültürleri ve alışkanlıkları ortaya çıkarmıştır. Birçok mesleğin önemini kaybedip, popüler olan alanların yer değiştirmesi, bazı meslek gruplarının teknolojik gelişmeye paralel olarak çekim alanı olması değerlerde de bir değişiklik meydana getirmiştir. Bireylerin ve toplumun mesleklere bakışı değişirken, mesleklere olan ihtiyaç düzeylerinde de bir değişim olmuştur. Dolayısı ile insanların meslekleri değerlendirme, önemseme ve seçme kriterlerinde de değişiklikler olmuştur. Bir kimsenin kendisine uygun mesleği seçebilmesi için önce kişisel özellikler ve mesleklerin özellikleri konusunda ayrıntılı bilgi sahibi olması gereklidir. "Ben neler yapabilirim ve ben edineceğim meslekten neler bekliyorum?", "İlgilendiğim meslekler ne gibi özellikler gerektirmektedir ve ne gibi imkanlar sağlamaktadır?" sorularına verilecek cevaplara açıklık kazanacaktır. Yeteneğinize göre... "Ben neler yapabilirim" sorusuna cevap verebilmesi için kişinin yeteneklerini tanıması gereklidir. İnsanların çok çeşitli işleri değişik düzeylerde yapabildikleri bir eğitim programından yararlanmada bireyler arasında farklar olduğu bilinen bir gerçektir. Yetenek bir eğitim programından bireyin ne derece başarılı olacağının ipuçlarını veren bilgi ve beceriler bütünü olup, kalıtımla getirilen öğrenme gücünün çevre desteği ve deneyimle geliştirilmiş kısmını ifade eder. Seçtiği mesleğin gerektirdiği azami yetenek düzeyine sahip olmayan bireyin o meslekte başarılı olması oldukça zordur. Örneğin, el becerisi çok zayıf olan birisinin diş hekimi veya cerrah olmak istemesi veya konuşma konusunda problemleri olan birisinin sunucu olmak istemesi onun başarısız bir mesleki hayat geçirmesine sebep olacaktır. Sahip olduğu yeteneklerinin kapasitesinin altında bir yetenek düzeyi gerektiren mesleğe yönelen bireyin meslekte doyum sağlaması da mümkün olmayacaktır. Mesela, bilgisayar becerisi çok yüksek olan birisinin bir gişe memuru olması onu mesleki olarak tatmin edemez. Bundan dolayı kendi ilgilerimizi tanımamız gerektiği gibi yeteneklerimizin sınırlarını da ölçmemiz gerekir. Kendinizi tanımlayın Yeteneklerimizi tanımlarken önce sayısal-sözel olarak tanımlanmalıyız. Daha sonra da mesela sayısal ama hangi alanlar bana daha uygun diye genelden özele doğru gidilmelidir. Yeteneklerimizi tanımak istiyorsak, çevreden sık sık geri bildirimler almalıyız. Çevremizdeki insanlar bizleri daha objektif algılarlar. Öğretmenlerinizden, sözüne güvendiğiniz yakınlarınızdan ve arkadaşlarınızdan kendinizle ilgili görüşler alın. Bu kendinizi daha iyi tanımlamak için çok işe yarayacaktır. Yetenek ve ilgilerin tanımlanmasının ardından bireyin meslekteki beklentilerini tanımlaması gerekir. Bireyin meslekte nelere önem verdiğini, mesleki faaliyetin sonunda elde etmek istediği imkanların neler olduğu, önemli bir konudur. Kazanç düzeyi, liderlik, yeteneğini kullanma, iş birliği, ün sahibi olma, sosyal statü, düzenli hayat ve değişiklik gibi konuların hangisinin onun için önemli olduğunu kişi tanımlamalıdır. >>> Yetenekleri tanıyalım ** Soyut düşünebilme: Sayı veya şekillerle ifade edilen soyut kavramları öğrenebilme ve bunları kullanarak akıl yürütme gücü olarak tanımlanabilir. Bu yetenek üniversite giriş sınavlarında sözel ve sayısal yetenek olarak ölçülür. Bu yeteneğe sahip kişilerin fizik, biyoloji ve sosyoloji gibi mesleklerde başarılı oldukları görülür. ** Başkalarını anlayabilme: İletişim sırasında karşıdaki insanın ne düşündüğünü, neler hissettiğini anlayabilme gücü "eş duyum" (empati) olarak da adlandırılmaktadır. Psikolojik yardım hizmetlerinde çalışan psikologların, psikolojik danışmanların, öğretmenlerin, hekim ve hemşirelerin, yöneticilerin, bu yeteneğe sahip olmaları mesleklerinde başarılı olmalarını sağlayabilir. ** Şekil iletişimini görebilme: Şekilleri ayrıntıları ile algılayabilme, şekiller arasındaki benzerlikleri ve farkları görebilme gücü, teknik alanlarda ve plastik sanatlar alanında başarı için gereklidir. ** Uzay ilişkilerini görebilme: Cisimleri üç boyutlu görebilme, bir şeklin düzlem üzerinde veya bir cismin uzayda hareketini göz önünde canlandırabilme (mesela, bir evin planına bakarak yapılmış hali) gücünü ifade eder. Tahmin edileceği gibi bu yetenek mimarlıkta, plastik sanatlarda, marangozluk ve terzilikte vb. mesleklerde başarı için gereklidir. ** Mekanik yetenek: Bir makinenin işleyişindeki ilkeyi kavrayabilme, makinenin parçaları arasındaki ilişkiyi görebilme, makine desenleri çizebilme veya makineyi geliştirici fikirler üretebilme gücünü ifade eder. Makine tamiri ve yapımı alanında çalışanlarda bu yeteneğin çok güçlü olması gerekir. ** Elleri ve parmakları ustalıkla kullanabilme: Kuyumculuk, cerrahlık gibi küçük objelerle uğraşmayı gerektiren mesleklerde çalışanların, bu yeteneklerin gelişmiş olması meslek başarısı için çok önemlidir. ** Düz bir çizgi çizebilme: Bir hedefi uzaktan vurabilme mimarlıkta, sanatta, kaynakçılıkta, marangozlukta ve cerrahi alanında başarı sağlanması için gerekli bir yetenektir. ** Güçlü kaslara sahip olma ve bunları koordineli kullanabilme: Bu yetenek, tahmin edileceği gibi sporla uğraşan kimselerde çok gelişmiştir. Spor meslekleri yanında ritmik dans, bale gibi sanat dalları bu yeteneği gerektiren alanlardır. ** Renk algısı: Renkleri ve aralarındaki ince farkları algılayabilme gücünü ifade eder. İç mimarlık, dekorasyon gibi sanat dallarında, gıda üretimi gibi mesleklerde çalışanların renk körü olmamaları, renkleri iyi algılamaları gerekmektedir. ** Alışılmış olanın dışına çıkabilme: Yeni ve değişik fikirler, yöntemler, ortaya koyabilme gücü olan yapıcılık, her türlü çalışma alanında kendini gösterebilir. Bilim ve sanat çalışmalarında, teknik alanlarda kişi, yapıcı gücünü daha fazla ortaya fırsatı bulabilir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.