Geçen yıl finalde bıraktığı yerden lige devam eden Beşiktaş Cola Turka ile bu sene önemli hamle yapmaya hazırlanan G.Saray Cafe Crown arasında son derece önemli bir kapışmaydı. Baştan sona kıyasıya bir mücadelenin sonunda, bir süredir istediği sonuçları alamayan Beşiktaş etkili bir oyunla farklı galibiyete ulaştı. Siyah-beyazlıların pota altında oyuna ağırlığını koyacak bir pivotu olmamasına rağmen bir sürü yeni oyuncusu var. Bunların hemen hepsi süratli oyuncular ve pota altı ile dışarıyı birlikte iyi oynayabiliyorlar. Bu sayede savunmada adam değiştirerek, ikili sıkıştırmalarla rakibin üzerine giderek tempoyu istedikleri gibi yükseltme imkanına sahip oluyorlar. Oyunun kırılma noktası da buradaydı. Fatih Solak gibi oyunun sonucuna etki edebilecek kapasitede pivotu bulunan Galatasaray, bu oyuncunun daha ilk dakikalarda süratli tempoda yıpranması ve erken faul alması üzerine onu dışarı alarak kısaldı. Böylece Galatasaray kullanabileceği bir kozdan kendi eliyle feragat ederken, Beşiktaş hamle üstünlüğünü eline geçirdi. Bu durumun alternatifi siyah - beyazlıları daha iyi etüt edip Beşiktaş'ı zorlayacak uygulamaları bulmak olabilirdi. Galatasaray oyunun büyük bölümünü pivotsuz oynayınca mücadele Beşiktaş'ın istediği ve avantajlı olduğu platforma çekilmiş oldu. Galatasaray maçı yine de hiç bırakmadı ve sahada zaman zaman oluşan karışıklık ortamında mücadeleye devam etti. Ancak Beşiktaş ikili sıkıştırmaları onları hücum düzenlerinden koparınca işleri çoklukla bireysel çabalara kaldı. Siyah - beyazlıların ilk yarıda düşük isabetle oynamaları performanslarını sınırladıysa da ikinci yarıda Ellis, Elliot ve Barış ile dış şutlarda etkili olunca oyuna da hakim oldular. Fark da giderek açıldı ve Beşiktaş savunmada dahi atak oynadığı karşılaşmada iki değerli puanı kaptı. Ancak son dakikalarda açılan fark kimseyi yanıltmasın, Galatasaray da bu yıl hangi seviyede basketbol oynayacağını açıkça gösterdi.