Darüşşafaka İzmir'de şen

A -
A +

Play-Off günleri giderek yaklaşırken takımlarımız kozlarını paylaşmaya devam ediyorlar. Üst sıralarda Efes ile Ülker'in yerleri giderek sağlamlaşırken, Darüşşafaka da çevresindeki takımların arasından sıyrılarak üçüncülüğünü pekiştiriyor. Düşmenin olmamasından dolayı stres yaşanmayan alt sıralarda ise takımlarımız nadir rastladıkları bu rahatlığın keyfini çıkararak oynuyorlar. Efes sakat sakat oynayan Marcus Brown'un performansıyla F.Bahçe'yi devirdi ve bir engeli daha geçti. Hava toplarında üstünlük sağlamasına rağmen Efes'in iki misli top kaybederek bu avantajını harcayan sarı-lacivertli ekip kendilerine galibiyeti getirecek atakları yapamadı. Zaza'nın uzun menzilli füzeleri sürpriz oldu (6/10 üçlük). Eskiden kimsenin Beşiktaş'a kafa tutamadığı Süleyman Seba Salonu'nda bu sefer Ülker rüzgarları esiyordu. Siyah-beyazlılar öncelikle pota altında olmak üzere sahada varlık gösteremeyince Ülker kolay bir galibiyet aldı. Avrupa Ligi'ndeki istenmeyen sonuçlardan sonra lige yönelecek Ülker'in kadrosunu Austin ile takviye edecek olmasının nasıl bir sonuç vereceği merakla bekleniyor. Darüşşafaka İzmir'de çok başarılıydı. Etkili hücum ederek maçı hep önde götürdükleri heyecan temposu yüksek karşılaşmada Karşıyakalı taraftarlar enerjileriyle maça renk katsalar da maçın durmasına hatta hakemlerin soyunma odasına dönmelerine neden oldular. Ortalık yatıştıktan sonra devam edilen karşılaşmada İzmir ekibinin büyük bir mücadele vermesine rağmen oyun disiplininden oldukça kopmasından faydalanan konuk ekip farkın kapanmasına izin vermedi ve önemli bir galibiyet elde etti. Ligin sessiz ama başarılı takımı Oyak Renault kazanması gereken bütün maçları kazanıyor; Ankara'da galibiyet serisine devam ettiler. Yabancı oyuncusu olmayan ve pota altında Thompson'u durduracak silahı bulunmayan Büyük Kolej'in etkili olması zaten beklenemezdi; galibiyet beklenildiği gibi fazla zor olmadı. Diğer iki Ankara takımının mücadelesi ise beklenenden zevkli ve çekişmeli geçti. Radoseviç'in 32 sayısı dahi Telekom'u iyi mücadele eden Kolejliler'den kurtaramadı ve tek sayıyla da olsa maçı kaybettiler. Kazanmaya gelmiş Kolejliler gerçekten iyi mücadele ettiler ve hava topları vb. kritik kategorilerde rakiplerine üstünlük sağladılar. Murat Yolcu'nun hücum performansı etkileyiciydi. Sezon boyunca farklı görüntüler veren ve arka arkaya maç kazanabileceğini ve yine aynı şekilde arka arkaya kaybedebileceğini gösteren G.Saray, İTÜ'yü yendi. Forma girdikten ve kilolarını dengeledikten sonra çok işe yarayacak Herren'in oynamamasına rağmen maçı iyi kontrol ettiler; İTÜ'nün savunma açıkları vermesi de işlerini kolaylaştırdı. Levent ve Orhun'un başrollerde etkin bir skor üretimi sağladığı İTÜ takımı pota altındaki sıkıntılarını örtmek için daha iyi savunma yapmalı.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.