Çin milli takımı Efes Pilsen Turnuvası'nın iddialı takımlarındandı. Bu yılın NBA draftinin zirvesini kimseye kaptırmayan Yao Ming özellikle savunmada pota altını iyi kapatıyor, hücumda topu doğru yerde aldığında etkili oluyordu. Yardıma gelindiğinde ise doğru ve çabuk bir pasla savunmayı cezalandırıveriyordu. Çinliler'in hareketli dış oyuncuları topla iyi oynadılar, ancak - maçın başında - dış şutlarda etkili olamadılar. Dünya Şampiyonası öncesindeki büyük bir hazırlık aşaması bizim için; bu fırsatı iyi değerlendirmenin bilincinde iyi ve sert savunma yaparak oyunda ilk andan üstünlük sağladık. Ming ile Asım mücadele ederken topu tehlikeli yerde aldığında Mirsad'ın ikili sıkıştırması etkili olunca Çinli dev kenara alındı. Çinliler bir süre sonra toparlanıp bizim dış atışlara daha iyi savunma yapmaya başladılar, ancak dış şutları yine isabetsizdi. Yapılan değişiklikler sonucunda her giren oyuncumuzun görevini iyi yapması, doğru yerlerde yapılan baskı denemelerinin getirdiği dinamizm ile arayı giderek açtık. (41-17). Ancak tempomuzu sürdüremedik. Savunma direncimiz düşerken hücumdaki kollektif çabamız bireysel ataklara dönüştü ve sahadaki etkinliğimiz azalmaya başladı. Doğru basketbol oynayan ve iyi yönetilen Çin'in ikinci yarıda arayı kapatması beklenebilirdi, nitekim üçüncü periyodda öyle de oldu ve 49-52 öne geçtiler. Asıl hesaplamaya oyunun son 10 dakikası sahne oldu, başabaş skor heyecanı arttırmıştı. Ağır kondisyon çalışmalarından henüz çıkmış olmamız sebebiyle maç ritmimiz tam olarak yerinde değildi, ancak duygusal ritmimiz ve mücadele konsantrasyonumuz mükemmeldi; İbrahim'in 3'lükleriyle neye uğradığını şaşıran Çinliler karşısında net bir skorla maçı kazandık ve turnuvaya iyi bir giriş yaptık. Sacramento Kings'in maskotu Slamson'un performansı ve NEBL dansçı kızlarının hakikaten kaliteli gösterileri sahada oynanan oyuna renk kattı. Turnuvanın ilerleyen günlerinde basketbolseverlerimizin artan desteğiyle Abdi İpekçi'deki tek-tük boş koltukların da tamamen dolacağını düşünüyoruz.