Partizan rövanşı aldı

Belgrad'daki ilk maçı kazanmış olmanın getirdiği psikolojik üstünlükle oyuna başlayan Fenerbahçe Ülker hücuma hızlı geldiği ilk dakikalarda geri koşmakta zorlanan Sırplar karşısında kolay sayılar buldu. Sakatlıklar yüzünden eksik kadroda ilk beşte görev alan Rasim ilk 10 sayının beşini atarak iyi bir başlangıç yaptı ve takımının yakaladığı üstünlüğe katkı yaptı. Partizan'ın avantajı pota altındaki iki etkili oyuncuları Pekovic ve Vranes idi. Bu iki ismin kontrolündeki boyalı alanda sıkıntı çeken sarı-lacivertliler hücum hamlelerini tamamen potadan uzak mevzilere çektiler. Neredeyse hiç yakın atış kullanmadığımız ilk yarıda yük dış atışlara kaldı ve hücum ahengimiz bir süre sonra bozuldu. Belki de en önemlisi hava toplarında etkisiz kalmamızdı. İlk çeyrekte sadece 5 tane iki sayılık atışa karşın 12 tane üçlük kullanan Fenerbahçe Solomon'un etkili oyunuyla üstünlük sağlamayı başardıysa da arkasından kabus gibi bir ikinci periyot yaşadı. 27-18'lik ilk periyodun bitiminden hemen sonra topları kapıp fast breakleri atan taraf Partizan olunca sahada roller birdenbire değişti: 29-34. 5 dakika boyunca sayı atamayan sarı-lacivertliler skor üstünlüklerini kaybedip geriye düştüler. Bunun da ötesinde maçı kazanma yolunda oldukları düşüncesiyle savunmayı da gevşetince psikolojik üstünlüklerini de kaybettiler. Burası belki daha da önemliydi, çünkü kalan sürede güvenini kazanmış, maçı da kazanabileceğine inanan ve şutları sokmaya başlayan bir Partizan vardı karşılarında artık. Üçüncü periyotta Fenerbahçe'de gözle görülür bir değişiklik vardı. Hücumda uzak atışlardan vazgeçip pota altından sayı bulmaya yöneldiler. Bu sayede uzun bir aradan sonra 54-53 öne geçtiler. Ömer Aşık'ın hissedilir katkı yaptığı üçüncü periyot kıyasıya bir çekişmeye sahne oldu. Fenerbahçe elinden geleni yapmasına rağmen istediği üstünlüğü tekrar yakalayamadı. Serbest atışlardaki başarısının da yardımıyla son 10 dakikaya iki sayıyla da olsa önde giren taraf Partizan oldu. Tribünlerdeki oldukça kalabalık taraftarlar Fenerbahçe'nin bıçak kemiğe dayanınca gerekeni yapacağını düşünürken bu mümkün olmadı. Son periyodun başında yeni bir duraklama dönemi yaşandı ve bir anda yeniden geriye düştük: 67-79. Ömer ve Oğuz birlikte oynarken yavaş kaldık, topla dalışları engellemekte zorluk çektik; Rasim ile kısalınca pota altında etkisiz kaldık ve savunmadaki eşleşme sorunları bir türlü aşılamadı. Sakatlıkları süren oyuncuların yokluğu Fenerbahçe rotasyonunu maç boyunca olumsuz etkiledi. Savunma baskımız yetersiz kalınca Partizan'ın genç ve yetenekli oyuncuları 91 sayı ürettiler; bütün çabalara rağmen arayı kapatmak mümkün olmadı. Temsilcimiz için fazla bir şey değişmedi; alınan mağlubiyete rağmen iddiası kalmayan Roanne'ın Roma'yı, Roma'da yenmesiyle Fenerbahçe Ülker grubu 4. sırada bitirdi.