Lider Efes Pilsen ile ikinci Ülker'in kaderi bir noktada kesişiyor; ikisi de ligin ikinci yarısı boyunca peşin favori oldukları birçok maçta sürpriz kovalayan dirençli rakiplerle mücadele etmek zorunda kalıyorlar. Efes galip gelerek yoluna devam etmek amacıyla çıktığı karşılaşmada karşısında ülkelerine gönderdiği iki yabancısından yoksun, ama dirençli, iyi mücadele eden ve olası bir sürprizi kovalamaya kararlı bir Beşiktaş buldu. İlk dakikalarda zorlanmasına rağmen Alper'in ve Kaya'nın iyi oyunuyla galibiyete ulaştı. Ülker'in işi biraz daha zordu. Bu maçı hedef haline getirdiği belli olan Darüşşafaka çok iyi mücadele ederek maçın büyük bölümünü önde götürmeyi başardı. Ancak 3. periyodda Harun'un durdurulamayan hücum etkinliği (Harun 4/5 üçlük; Ülker takım olarak 16/32) hesapları değiştirdi. Maçı kontrolüne alan Ülker'in son dakikalarda gevşemesi, taktik faul uygulamalarında başarılı olan yeşil-siyahlılara yeni bir şans sağladıysa da, galibiyete ulaşacak kapasiteye sahip olmadıklarından hedefledikleri sürprizi gerçekleştiremediler. G.Saray-F.Bahçe derbisi saha içinde adına yakışır bir mücadeleye sahne olduysa da tribünler ve maç organizasyonu açısından aynı şeyleri söyleyemiyoruz. G.Saray yönetiminin gerekli önlemleri almaması yüzünden bazı bireysel seyirci taşkınlıkları kontrol altına alınamadı ve yönetmelikler gereği salon ikinci yarı oynanırken boşaltıldı. Basketbolun seyirciye yönelik görsel bir etkinlik olduğuna inanıyoruz ve maç organizasyonu konularına daha fazla dikkat edilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Saha içinde farklı iki devre oynandı. İlk yarıda son derece kötü savunma yapan ve hücumda etkili olamayan sarı-kırmızılıların bu 'ikramından' faydalanan F.Bahçe oyuna ağırlığını koydu. İkinci yarıda ise yine takım olarak iyi oynamamasına rağmen iyi mücadele eden G.Saray, uzun süre önde götürdüğü maçı kazanacak kolektif dirence sahip olmayan rakibini zor da olsa yendi. F.Bahçe'de Dickel ve Davenport, G.Saray'da Muratcan ve Arda iyi oynadılar, ancak - belki de derbi baskısı gereğince - iki tarafın da sahada sergilediği basketbol düzeyi oyuncularının kapasitesinin altında kaldı. Gary Sankes'in 5 sayıda kalması, pota altında sıkıntıları olan Telekom'un ekmeğine yağ sürdü ve ilk yarının flaş takımı Tekel'i farklı yeniverdiler. Yeni transfer Thomas'ın pota altında epey katkı yapması dikkatleri çekti. Telekom onunla çıkışa geçebilir. Oyak Renault-TED Kolejliler karşılaşması son derece ilginçti, çünkü atılan toplam 148 sayı, iki takımda yer alan 24 oyuncudan sadece 8 tanesi tarafından, Kolejlilerin bütün sayıları sadece üç yabancıları tarafından üretildi. Ankara ekibinin acilen önlem alması gerekiyor. Pınar Karşıyaka ise iki taraftan toplam 20 oyuncunun skor ürettiği maçta İTÜ'ye karşı sayı rekoru kırdı: 127-92. Son derece hareketli geçen karşılaşma İzmir ekibinin ilk yarıda farkı iyice açmasıyla çözülür gibi olduysa da, İTÜ'nün ikinci yarıda mücadeleyi bırakmaması ve arayı kapatmasıyla zevkli bir mücadeleye sahne oldu. Karşıyaka da yabancı oyuncularının dışındaki isimlerden istikrarlı katkı sağlamanın yollarını aramalı. Dipten kurtulma mücadelesi veren üç yabancılı Göztepe, kapasitesinin üzerinde bir çizgi tutturmuş olan 'yüzde yüz yerli' Büyük Kolej'e boyun eğdi.