Uzatmada tıkandık

A -
A +

Avrupa Ligi'nde haftanın belki de en önemli maçında Fenerbahçe Ülker'in, Eldo Napoli'yi konuk ettiği karşılaşma, iki takımın da beşer galibiyetle başabaş gittiği grupta ilk 16'ya kalma mücadelesiydi. Napoli'de zor geçen ilk maçı Mirsad'ın 21 hava topu ve Kambala'nın 29 sayısıyla Fenerbahçe kazanmıştı. Son üç maçını arkaya arkaya kazanan sarı-lacivertlilerin çıkışta olmaları ve Abdi İpekçi'deki güçlü seyirci desteği avantajdı. Tribünlerden taşan güçlü enerjiyle birlikte bütün Abdi İpekçi kazanma hesapları yapıyordu. Daha ilk ataktan itibaren Kambala bıraktığı yerden devam etti, Semih'in de iyi oynadığı bir ortamda pota altında arka arka attığı sayılarla Napoli pota altını adeta pasifize etti. Tribünlerin müthiş desteğine Basden'in ekstra katkısı da eklenince, eski BJK'li Ellis ile eski Ülker'li Trepagnier'i tanıdık isimler olarak geri getiren Napoli'ye karşı farkı 14 sayıya kadar çıkardılar. Her şeyin iyi işlediği bu dönemde sarı-lacivertliler bazen yaptıkları gibi dışarıdan üçlük bombardımanı yerine savunma başta olmak üzere oyunun emek kategorilerinde etkili oldular. Sergiledikleri dirençle Napoli'yi sürklase etmeleri maçın sonucuna yönelik olarak ümit vericiydi, ancak beklenmedik değildi. Yetenek zengini Fenerbahçe Ülker'in kazanmak için gerekeni yapmasıyla, yani mücadele etmesiyle kapasitesini sahaya yansıtmasının sonucuydu sadece. Beklenmedik olan bu üstünlükleri değil, ilk maçlarda aldıkları gereksiz mağlubiyetlerdi. İşlerin iyi gittiği dönemde istediği fırsatı yakalayamayan Mrsiç'in sabırla beklemesi de olumluydu, nitekim bu özverili disiplini ikinci yarıdaki zor dönemlerde takımını oyunda tutan üçlükler olarak ona geri döndü. Bütün bu sevindirici gelişmeler devre arasında rehavete neden oldu mu bilinmez, ancak maçın ikinci yarısı farklı bir gelişim gösterdi. İlk yarıda şahlanan ve 47 sayı üreten Fenerbahçe, son iki periyodda 13'er sayı üretebildi. Napoli'nin teknik yönetiminin devre arasında ürettikleri çözümlere saygı göstermek gerekiyor, çünkü Kambala'ya ilk çeyrekteki 14 sayısından sonra maçın geri kalan bütün bölümlerinde hiç sayı attırmadılar. İlk yarının diğer skoreri Basden de ikinci yarıda hiç atamadı. Solomon yine yerli yersiz sinirlenerek kendi kendisini oyundan düşürdü. Savunmasını toparlayan ve belki de tribünlerden gelen baskıya biraz alışan Napoli de skor sıkıntısı çeken Fenerbahçe Ülker'in duraklamasından faydalandı. Ellis takımını geri getiren skor üretiminin başını çekerken, Napoli'nin diğer yetenekli oyuncuları da değişen ölçülerde ona katılınca Fenerbahçe'yi yakalayıp öne geçtiler. Mrsiç'in üçlüğüyle skorun 53- 53 eşitlendiği andan itibaren hakikaten müthiş bir mücadele yaşandı. İki taraf da maçın normal süresi boyunca bir daha birbirlerine net bir üstünlük sağlayamadılar. Bitime 19 saniye kala oyun yine 73-73 berabere iken topa sahip olan İtalyan ekibi galibiyet şansını kullanamayınca maç uzatmaya gitti. Yorgunlukla birlikte Clark, Solomon ve Kambala'nın 5'er faulle kenarda olmaları Fenerbahçe'nin uzatma dakikalarındaki potansiyelini törpüledi ve Napoli galibiyete uzandı. İtalyan ekibi oyundan düştükleri bir ilk yarının ardından psikolojik direncini kaybetmeyerek hakikaten zor şartlarda çok değerli bir galibiyet alırken Fenerbahçe Ülker önemli bir fırsatı kullanamadı ve çok azalan 'İlk 16' şansını CSKA Moskova'yı yenmeye endeksledi. Çıkış yolu kolay değil, ancak şansları matematiksel olarak sürüyor ve bunu başarabildikleri taktirde play-off'larda önemli işler yapabileceklerini düşünüyoruz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.