Çok profesyonel bir kurumsal çalışma temposuna sahip olan Efes Pilsen için en önemli maçlardan biriydi. Temkinli bir basketbol anlayışıyla Avrupa'nın en az top kaybeden takımı (ort. 11,1) olan Efes, yine aynı nedenle kadrosunda yer alan yetenekli ve süratli isimleri bir ölçüde dizginleyen kontrollü oyunuyla nispeten sınırlı bir skor üretimine ulaşabiliyor, ancak savunmasıyla da güveniyor. İspanya'daki ilk maçta kıl payı ellerinden kaçan galibiyeti (68-65) bu sefer Abdi İpekçi'de mutlaka yakalamayı hedeflemişlerdi. Tau Ceramica geleneğini oluşturan uzun ve ağır idmanlar (hiç izin günü yapmıyorlar neredeyse) diğer oyuncularla birlikte milli takımımızın iki yıldızı Kaya ile Serkan'ı da oldukça zorluyor, ancak daha iyi olmaya da yöneltiyor. Kadroda hemen hiç İspanyol oyuncunun olmaması da anlaşılan sorun olmuyor. Euroleague'deki ilk maçlarını kaybettikten sonra hiç yenilmeyen İspanyol ekibi grup birincisi olarak şimdiden ilk 16'ya kalmayı garantiledi. Euroleague'in asist kralı Ceramica (ort.16,2) Efes gibi temkinli olmayı hedeflemiyor. Takım oyununa dayalı yüksek tempoyu maç başına 83,7 sayı ile hücum patlamasına (Euroleague üçüncülüğü) dönüştürebiliyor. Maçın başlamasıyla birlikte geriye düşen Efes, bütün mücadelesini rakibini yakalamaya çalışmaya harcadı. Özellikle hızlı gelişen Ceramica ataklarını durdurmakta zorlandıkları gibi hücum organizasyonunu bir türlü iyi işletemediler. Takım organizasyonuna katkısı oldukça sınırlı kalan oyun kurucu Jenkins'in yerine neden Cüneyt'e şans verilmediğini merak ettik uzunca bir süre. 16. dakikada Cüneyt oyuna girdiğinde ise ne yazık ki düşüncemizde haklı çıkmadık; sadece üç sayı (24-27) geride olan Efes bir anda 14 sayı geriye düştü. İlk yarıyı iyi özetleyen bir saptama "Efes Pilsen'in bizi alıştırdığı savunmacı Efes olmadığı" idi. Üçüncü periyodun başlamasıyla başka bir takımın oyundan kopabileceği bir noktada savunmasını sertleştiren Efes oyuna yeniden ortak oluverdi (43-47) ancak Kaya'nın arka arkaya sayıları eski takımının arayı kapatmasına imkan vermedi. Hakem düdükleri açısından şanslı bir günündeki Efes Tau'yu hiç yakalayamadı, ama sonuna kadar inatla kovaladı. Kaçan birkaç yakın atış basket olabilseydi belki kazanmaya yönelik bir pozisyon da yakalayabilirdik. Kaya ile Serkan'ın iyi oyunları tesellimiz oldu, kaybettik ama yabancıya gitmedi gibi oldu sanki. Tau Ceramica böylece arka arkaya 10. galibiyetini alarak yoluna devam etti. Efes ise kalan zorlu maçlar arasından kendisini ilk 16'ya çıkaracak puanları kapmaya çalışacak.