Yeni dönemin başlangıcı

12 Dev Adam'ın Tanjevic yönetimdeki ilk sınavı, olimpiyatlara hazırlanan Yeni Zelanda karşısındaydı. Hedef maçlarımızın (Avrupa Şampiyonası elemeleri, Eylül 2004) 5 hafta kadar öncesinde olmamız maç ritminde olmamıza engeldi aslında. Dünya dördüncüsü ünvanlı Yeni Zelanda ise Olimpiyatların başlamasına iki hafta kala maç oynamaya çok daha hazırdı. Bireysel olarak fazla parlamamalarına rağmen dünyanın o bölgesinde oynanan sert basketboldan takım halinde örnekler verdiler. Sert savunmaları ve ikili sıkıştırmaları karşısında özellikle ilk birkaç pasta sıkıntı çeksek de, topu iyi çevirdiğimiz zaman boş atışlar bulduk. Oyunda en etkili olduğumuz anlar tempoyu yükselttiğimiz ve fast break sayıları bulduğumuz anlardı. Hazırlık maçı olduğu için çok oyuncu değiştirmenin rahatlığını yaşarken, yorulanın çıkmasıyla mücadele düzeyimizi hep yüksek tuttuk. Bütün oyuncularımız motive oldular ve maça sıcak kaldılar. İlk bakışta göze çarpan önemli bir nokta oyuncularımızın özverisi ve paylaşımıydı. İbrahim'in sayılarının bazılarının Hidayet patentli asistlerden gelmesi, iki oyuncunun da bu uyumdan zevk aldıklarının açıkça belli olması ve hem dayanışmayı, hem de oyundan alınan zevki bütün takımın paylaşması ileriye yönelik çok olumlu işaretlerdi. Oyuna giren ve çıkan herkes, verilen talimat doğrultusunda görevini yaptı. Yeni Zelanda'nın bütün maçı geride götürmesine rağmen oyunu hiç bırakmaması ve hep maçı kazanabilecek mesafede kalması sahadaki basketbolun zevkini arttıran bir unsur oldu. İki takımın da artık birbirini daha iyi tanıması sayesinde bugün oynanacak ikinci maçın daha da güzel olacağını düşünüyoruz. Biletlerin tükenmekte olduğu ABD maçları öncesinde milli takımımızı izlemek için iyi bir fırsat olan bu maçı kaçırmayalım.