Ne zaman devleşiriz?

A -
A +

Ne zaman şampiyon çıkarırız?
 
En çok muhatap olduğum soru; ''Ne zaman yeni bir Avrupa şampiyonu çıkarırız? Çok paramız olduğu zaman mı?''
 
Sorun para değil kafa yapısı...
Yoksa popülarite uğruna ürettiği değere göre ülkemizde futbola akıtılan paranın haddi hesabı yok.

 

İşte Süper Lig'in TV naklen yayın geliri; 242 milyar lira.
 
Sıkı durun! Bizim futbolun hak edişi Avrupa'nın 587 milyon avroluk gelirinin ancak 7'de biri. Söyleyin; 19 milyar lira nere, 242 milyar lira nere?
Bu tabloya bakıp sevinelim mi, üzülelim mi?
Devler kıtasındaki cüce?
 
Bize biçilen değeri biraz daha açalım... Şampiyonlar Ligi, UEFA Avrupa Ligi ve Konferans Ligi'nde yarıştığımız 1.9 milyar avroluk geliri olan Premier Lig'in ancak 23'de birine denk.
 
Çapımız ve büyüklüğümüz bu kadar!
 
Bitmedi, 1080 milyon avroluk Bundesliga Ligi'nın 12'de birine, 990 milyon avroluk La Liga'nın 11'de birine, 840 milyon avroluk Seria A'nın 10'da birine denk bizim ligin karşılığı.

 

Ne zaman devleşiriz?
 
Marka değeri gözeten kim?
 
''Değer'' demişken... Marka bilinirliği, futbolcu havuzu, futbol kalitesi, pazar payı, oyunu geliştirip güçlendirecek fikir ve düşünce anlamında ne üretiyoruz ki ne istiyoruz?
 
Söyleyin... Kulüpler bazında Galatasaray'ın UEFA Şampiyonluğu dışında 24 yılda yeni bir başarı var mı, maalesef yok!
 
Gerçek ortada; değer ve yerimiz; Avrupa'nın 10 büyük ligi arasında ancak 9. sıra. 
 
Şimdi, ''Futbolun marka değeri!'' diye ortalığı ayağa kaldıranlara soruyorum, ''Bizim ülke futbolumuzun yeri, değer ve hakkı bu mu olmalı?''

 

Kesinlikle hayır! Anlı şanlı yöneticilerimiz kusura bakmasınlar.
Ülkemizde futbol adına öyle bir ''Vizyon'' sığlığı yaşanıyor ki, kimse bindiği dalı kestiğinin farkında değil.

 

Maalesef herkes günü kurtarmak uğruna kaos ve krizden başka bir şey üretmediği gibi kıymetsiz söylem ve eylemleriyle futbola inanılmaz zarar veriyor.
 
Halbuki uzlaşı, kurumsal hafıza ve profesyonel anlayış kıymetli. İnsan ve finans anlamda birbirimizin varlığından güç almak kıymetli.

 

Ne zaman devleşiriz?

 

Peki bizde işleyiş nasıl?

 

TFF ve taban birlikleriyle uyum ve iş birliği sıfır.

 

Medya ile ilişkiler sıfır.

 

Sosyal medya ağı ise bir fecaat.

 

Hâl bu olunca kör değirmene ne kadar kaynak aktarılırsa aktarılsın bir çırpıda posaya çıkarılıyor.  Pasta unu yok ortada. Yazık!

 

Gerçekçi hedeflerden uzak

 

Haliyle Avrupa'nın büyük liglerindekine benzer gerçekçi hedefler belirlenemiyor. Üretim, kalite ve faydaya dayalı projeler yapılamıyor ya da yapmak istenmiyor.
Sonuç, sıfıra sıfır elde var sıfır!

 

Kanun da çözüm olmadı

 

Belki 7405 sayılı Nisan 2022'de yürürlüğe giren Spor Yasası; özendirici olur, diye umutlanmıştım ama ne gezer?
 
Yeniden yapılanma adına spor kulüpleri, spor anonim şirketleri, spor federasyonlarının kuruluşu, organları, üst kuruluş oluşturmaları, gelir - gider, bütçe - harcama esasları, görev, yetki, sorumluluk, denetim gibi her türlü şekil ile şartlara ilişkin usul ve esasları düzenleyen kanun da o özlemini duyduğumuz yönetim anlayış ve sistemi bir türlü tesis edilebilmiş değil.
 
Özetle mesele kanun yapmak değil kanunu uygulamak. Lakin nerede; dinamik, şeffaf, profesyonel ve bizi, Avrupa ile yarıştıracak fonksiyonel yönetim sistemi?

 

Sorunun ve şikayetin değil çözümün merkezi olaması gerekenler maalesef marka değerinin ne olduğu ve nasıl güçlendirileceğinden bihaberler.

 

Acı gerçek bu! 

 

Söyleyin sabah akşam TFF ile yatıp, MHK ve hakemlerle uyanan, ligimizi güvensiz, adaletsiz ve kaos içinde gösteren bu yapı ve futbola kim daha fazla öder?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Mehmet vural 6 Mart 2024 16:07

Yüreğinize kaleminize sağlık bu kadar güzel özetlenebilir muhteşem bir yazı olmuş umarım birtakım merciler görür gerekli adımlar atılır maalesef o kadar değerimiz var ki ne yazık ki hak ettiği yerde değil