Trabzonspor, atanı, tutanı, teknik adamı ve centilmen taraftarıyla G.Saray’a gözdağı veriyor.
Bravo Fatih Tekke’ye… Güçlü takım mühendisliği, gençlik ve tecrübeyi muazzam harmanlayan oyuncu planlaması, 3-2-5 gibi hücum futbolunu öne çıkarmayı amaçlayan riskli ama etkili sistem denemesiyle Galatasaray’ı başarıdan başarıya koşturan Okan Buruk gibi Trabzonspor’a ışık veren bir gelecek vadediyor Fatih Hoca. Helal olsun.
Özetle atanı, tutanı, teknik adamı, centilmen taraftarı, Brezilya gibi zevkle izlenen futbolu ile her manada “Kazanan takım” karakteriyle dev maç öncesi G.Saray’a gözdağı verircesine yıldızlaşıyor Trabzonspor.
Öyle ki; oyuna ve tabelaya bakınca “Skor niye daha farklı değil?” diye sormadan edemiyor insan.
Folcarelli’nin asistinde Augusto golü attığında, “Bu kadar basit gol yenir mi?” diye sormadan edemedim. Nitekim hücuma çıkarken inanılmaz top kaybı yaşayan Eyüpspor kanatlarda verdiği boşluk sebebiyle Oulai’nin harika golünü de yedi. Ama maçın adamı Yalçın ve Calegari’nin füzeleri karşısında kalesinde devleşen Onana’ydı. Tebrikler.
Ekmek parası… Onuachu ile ikili mücadeleye giren Claro’nun o dramatik sakatlığı, stattaki herkesi ağlattı. Bordo mavili tribünler, Eyüpsporlu oyuncuyu ayakta alkışladı.
İşte futbolu futbol yapan duygu zenginliği bu.
Hasan Sarıçiçek'in önceki yazıları...