Belki de Trabzonspor, uzun bir aradan sonra ilk kez böylesine bir derbi maçına favori olarak çıkıyordu... Oynadığı futbolun yanı sıra kadrosu tam, morali tastamamdı bordo-mavililerin... Rakibine oranla "eksiğini" bırak "fazlası" vardı Karadeniz ekibinin... Eksik, keyifsiz, aslarının yokluğundan ötürü "renksiz" Beşiktaş, Trabzonspor için bulunmaz bir fırsattı... Üstüne üstelik bordo-mavililer, namağlup Beşiktaş'ı yenerek unvan kazanacaktı... Ama hiçbir maç oynanmadan kazanılmıyor... Rakip kim olursa olsun, nasıl olursa olsun her maç ciddiyet istiyor... İbresi Trabzonspor'dan yana olarak başlayan maç, Beşiktaş'ın şansıyla kapandı. Beşiktaş'ın aldığı bir puan ne Lucescu'nun ustalığı, ne de Beşiktaş'ın hakkıydı. Sadece bir şanstı... Teknik direktör Samet Aybaba'nın böylesine bir Beşiktaş karşısına sistemini değiştirerek iki forvetle çıkması ne kadar doğruysa, Tayfun gibi bir acemiyi böylesine bir maçta onbire alması o kadar yanlıştı... Lucescu, takımını belli ki, bir puana göre kurmuş. Hiç risk almadılar, Trabzonspor'un hataları için fırsat kolladılar... Bütün gol planlarını bunun üzerine kurdular... Ve nitekim o fırsatları da yakaladılar... Trabzonspor savunması ne yaptı ne etti, sonunda Beşiktaş'a gol pozisyonu verdi. Trabzonspor'da panik ve konsantrasyon eksikliği had safhadaydı. Samet Aybaba, günlerce futbolcularını "sakin olun" diye uyardıysa da kimse onu dinlemedi. Her geçen dakika gole kavuşamayan Trabzonspor kamçılanıyordu... Orta sahada Hüseyin, forvette Fatih, günün en başarılı isimleriydi... Bugüne kadar Trabzonspor'un başına ne geldiyse acemilikten geldi. Tecrübe eksikliği bir kez daha kendini gösterdi. Mehmet Yılmaz'ın oyundan alınarak Erman Özgür'ün oyuna dahil edilmesi Trabzonspor'u hareketlendirdi... Türkiye'de Erman Özgür gibi futbolcu sayısı az... Onun gibi forvet elemanlarına pozisyon hazırlayan, ara pasları çıkartan bir Erman'ın bırakın yedek oturtulması, onca dakika kenarda tutulması çok yanlıştı. Kuddusi Müftüoğlu'na diyeceklerimiz var... Taraftarın attıklarını tasvip etmemiz mümkün değil. Ancak Müftüoğlu'nun daha maçın 6.dakikasında maraton tribününden sahaya atılan yabancı cismi koşarak alıp havaya kaldırması ve anons yaptırması, sadece bizi değil, inanıyorum ki MHK Başkanı Bülent Yavuz'u da kızdırmıştır. Devre arası seminerinde bu konuda hakemleri uyaran, F.Bahçe-Elazığ maçında aynı hataya düşen İsmet Arzuman'ın dikkatini çeken Bülent Yavuz'un söyledikleri bir kulağından girip diğer kulağından çıkmış. İnanıyorum ki, Yavuz, Arzuman'a söylediklerini Müftüoğlu'na da tekrarlayacaktır. Yavuz'un dediği gibi 6.dakikada bir yabancı cismi havada kapmak taraftarı tahrik etmiştir.