Gözler Derviş'in programında

A -
A +

Piyasalar kriz sonrasında yaşanan uzun tatilin ardından bugün kapılarını açıyor. Şimdi herkes yeniden hazırlanacağı belirtilen "Ulusal Program"la yatıp kalkıyor. Dünya Bankası Başkan Yardımcısı Kemal Derviş'in yıldırım hızıyla ABD'den getirilip bir gecede bütün ekonomiden sorumlu devlet bakanı yapılmasına şu anda ciddi bir itiraz yok. Tam tersi olumlu bir hava hakim. Daha doğrusu bütün beklentiler yazılıp çizilenlere göre şekilleniyor. Aslında kazın ayağı öyle mi? Bakın sayın Derviş'in ABD turunu bir de bizden dinleyin. ABD'de hızlı görüşme trafiği Derviş, büyük ümitlerle gittiği Amerika'da Cuma günü Dünya Bankası'na istifasını resmen sundu. Ardından ilişiğini kesti. Ve Meksika Merkez Bankası Başkanı ile görüştü. Bu ülkenin 5 yıl önce yaşadığı ekonomik krizden nasıl çıktığını en yetkili ağızdan dinledi. Derviş ABD'de sırasıyla Hazine Bakanı Paul O'Neill, Dünya Bankası Başkanı Wolfensohn, IMF Başkanı Köhler ve IMF Başkan Yardımcısı Stanley Fischer ile görüşme yaptı. Derviş'in ikili görüşmelerinde söyledikleri özetle şunlardı: "Bize destek verin" "Türkiye çok ciddi bir ekonomik kriz yaşıyor. Bu sıkıntıdan kurtulmak için kısa vadede ciddi bir dış kaynak şart. Ülkede bozulan mali disiplini yeniden sağlayacak ve enflasyonla mücadele için yapısal reformları kararlılıkla uygulayacak yeni bir program hazırlıyoruz. Bize destek olursanız, Türkiye yeniden Avrupa'nın sayılı ülkeleri arasına girecek ve uluslararası yatırımcıların gözdesi olacaktır" "Bankacılık reformunu yapın" ABD ve dünyanın para musluklarının babaları Derviş'in bu sözlerine karşılık şunları söyledi: "Öncelikle şunu belirtelim ki, sizin böyle kritik bir zamanda bu göreve getirilmenizden son derece mutlu olduk. Çeyrek asırlık tecrübenizle Türkiye'deki ekonomik krizin boyutlarını iyi tesbit ettiğinizi biliyoruz. Şimdi hazırlayacağınızı belirtiğiniz yeni programda siyasi bir engelle karşılaşmayacağınızı ümit ederiz. Biz size destek vermeye hazırız ancaaaak, bu desteğimizin şekli ve boyutları hakkında programı görmeden kesin bir ifade kullanmak istemiyoruz. Türkiye'de hızlı bir bankacılık reformu gerçekleştirilmesi kaçınılmaz olmuştur..." Derviş ne yapacak? Hazineden Sorumlu Devlet Bakanı, bugün işe saat 06.30'da Ankara'da ilk toplantısını düzenleyerek başlayacak. (Daha doğrusu siz bu satırları okurken başladı bile)... Derviş, ekonomi heyetiyle birlikte öncelikle ve ivedilikle 10 güne kalmadan enflasyonla mücadele programı, bankacılık reformu ve özelleştirme alanlarında atılacak adımları belirleyecek. Bu program öncekilerden farklı olarak önce halka anlatılacak ardından kamuoyundan ve hükümetten destek istenecek. İşte program Hazırlanacak olan ekonomik programın ana hatları belli oldu. İşte bunlardan en can alıcı olanları: ¥ Bankalar yasası değişiyor. Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu, bankaları kapatma veya iflasını isteme yetkisine sahip olacak. ¥ İç borç stokunun önemli bir bölümü dövize çevrilecek ve vadeleri konsolidasyon yoluyla uzatılacak. (İç borçların hangi faiz oranında dövize endeksli hale dönüştürüleceği dış desteğe göre şekillenecek. Ve bu oranlar 21 Mart'ta yapılacak olan ihaleden sonra belirlenecek. Bu uygulamanın amacının Hazine'nin kısa vadeli borçlanma zorunluğunun ve piyasalardan kaynak çekişinin asgari düzeye indirilmesi, ayrıca kamu bankalarının bankalararası piyasalardan yüklü fon talepleri nedeniyle faiz tırmanışının önlenmesi olduğu belirtiliyor) ¥ Kamu bankaları Ziraat Bankası adı altında birleştirilerek 1 yıl içinde kesin olarak satılacak. ¥ 2001 yılı sonunda enflasyon hedefi en az %40 olacak. Memur ve işçilere erken emeklilik getirilecek. ¥ Kamu bankalarının, Hazineden alacakları bu yıl içerisinde tümüyle ödenecek. ¥ Banka kapatma için yeni yasa çıkacak. ¥ Vergi kaybı yapılacak zamlarla giderilecek ¥Telekom Yasası Mart ayı sonuna kadar çıkarılacak. Ecevit ve Yılmaz neden IMF'yi eleştirdi? Başbakan Ecevit ve Yardımcısı Yılmaz, birdenbire IMF'yi sert bir dille eleştirmeye başladılar. Sanki Türkiye'nin kendisi IMF'nin kapısına giderek yardım istememişti. Sanki son 10.4 milyar dolarlık ek kaynak tahsisini IMF yapmamıştı. Evet bu yardımın tamamı kasamıza girmedi. Ancak 2.8 milyar doları öncelikle alıp kullandık. Bize göre Ecevit ve Yılmaz, ABD'nin IMF'yi orta vadede gözden çıkardığını öğrendiler. Dikkat edilirse onların yaptıkları açıklamaların ardından Cuma günü Washington kaynaklı bir haber geldi. Buna göre ABD, IMF'yi krize düşen ülkelere uyguladığı politikalar yüzünden ciddi bir şekilde eleştiriyordu. Ve zamlar yayılıyor Bayram tatili gerek hükümete, gerekse sermaye piyasalarına ilaç gibi geldi. Bugünden itibaren uygulamaya konulacak olan para programı çerçevesi ve içeriği ile ülkenin önünü ya açacak ya da bizi erken seçime sürükleyecek. Şimdi Merkez Bankası sıkı para politikası uygulayıp faizi düşürmeyerek enflasyonu azdırmayacak mı? Yoksa TL'nin bol olduğu bir ortamda Hazinenin daha rahat borçlanmasına imkan hazırlamak için faizin düşüp dövizin fırlamasına izin mi verecek? Enflasyonda düşüş eğilimine girdiğimiz bir ortamda krize yakalandık. Akaryakıt, elektrik, doğalgaz, şeker, zamları bayram öncesi yapıldı. Şimdi diğer tüketim mallarında bu zamların etkisinin göstermesi bekleniyor. Kredibilitemiz artacak mı? Bugün-yarın Mart ayı iç borçlanma programı açıklanacak. 21 Mart'ta 2.8 katrilyon civarında bir ödemesi bulunan Hazine'nin açıklayacağı vade, 2001 yılı bütçesinde hedeflenen faiz giderlerinin ne kadar sapma yapacağı yönünde bilgi verecek. Ama sonunda uluslararası piyasalarda yeniden kredibilite kazanabilmemiz, bu hazırlanacak olan programa ABD ve IMF'nin bakış açısı olacak. Yurtdışı para muslukları buradan gelecek bir "okey"i bekliyor. Aksi halde işimiz çok zor. Dolarda gevşeme sürecek Döviz fiyatları da Bayramla birlikte iyi dinlendi. Cuma günü Tahtakale'de Dolar 880-910 bin liradan, Mark da 390-420 bin liradan işlem gördü. Merkez Bankası haftabaşında depo faizlerini düşürerek piyasaları rahatlattı. Teminat karşılığı indirilen depo faizlerinin bu dturumu, Dolardaki çıkış trendinin kırılmasına yolaçtı. Ayrıca bankaların Merkez Bankası'ndan yaptıkları döviz talebinde de önemli bir azalma meydana geldi. Bugünden itibaren Doların 800-850, Mark'ın da 380-400 bin liraya oturmasını bekliyoruz. Hisseler koşacak, İMKB coşacak Borsada ise bayram öncesi takas avantajından yararlanmak isteyenlerin yaptıkları alımlar sayesinde yaşanan çıkışın devam edeceğini tahmin ediyoruz. Bugün IMKB'nin yüksek açılış yapacağını ve Kemal Derviş'in yaptığı olumlu çalışmaların getirdiği moralle artış temposunu sürdüreceğini düşünüyoruz. Bileşik endeks, 3 aylık bilanço beklentileri ile hisse bazında oldukça hareketli saatler geçirecek. 11000 barajına kadar yükseliş görülebilir. Yoğun alımlara karşı hazırlıklı olun, diyorum.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.