Avrupa ve Amerika 2008 krizinin etkilerinden bir türlü kurtulamıyor. Aksine ortadaki yara hergeçen gün büyüyor. Niye? Bir defa dünyaca ünlü ekonomistler ortadaki resmi yanlış okudu. Yaptıkları anlaşılmaz yorumlarla problemi daha da içinden çıkılmaz duruma soktular. Merkez Bankaları, ekonomiyi canlı tutmak için, piyasalara yağmur gibi para yağdırdı, faizleri sıfır düzeyine indirdi. Ama nafile. Zira ABD başta olmak üzere gelişmiş ülkeler, krize hane halkı borçlanmalarının en üst düzeyinde yakalandı. İnsanlar ellerine geçen paranın büyük bölümünü borçlarını ödemekte kullandılar. Tüketim azalınca işsizlik arttı. Gelişmiş ülkelerde stagflasyon (durgunluk içinde enflasyon) başladı. Karşılıksız basılan paralar bütçe açıklarını büyüttü. Bunu kapatmak için açılan ihalelerde yüksek faizle borçlandılar, fatura büyüdü. Euro bölgesindeki küçük ülkeler buna dayanamadı, iflas bayrağını çekti. Avrupa Merkez Bankası bu sorunlu ülkelerin tahvillerini satın alarak durumu idare etmeye başladı. Ama uluslararası kredi kuruluşları notları aşağı çekince, problem tıkandı, çözülemez hale geldi. İşte bakın bugün Yunanistan, Portekiz ve İrlanda çöp statüsündeki ülkeler. İflasın eşiğine geldiler (www.necmettinbatirel.com) Aslında hem Euro bölgesini, hem de ABD'yi kendine aşırı güven bu duruma getirdi. Ekonomilerine sarsılmaz gözüyle baktıkları için, açıldıkça açıldılar, saadet zinciri içerisinde o kadar çok enstrüman ürettiler ki, sonunda içinden çıkılmaz hale geldiler. Olay tamirden çıktı, zira temel bozuk, artık binayı yıkıp yeniden yapmaktan başka çare yok. Avrupa Birliği ayakta durmakta zorlanıyor. Çürük ülkelerin sayısı giderek artıyor. Bunlar ortak para birimi Euro'yu kullandıkları için, devalüasyon yapamıyorlar. Euro bölgesindeki sağlam ülkeler bozuk olanlara para vererek destek olmak istemiyor, zira bu durumda kendi ekonomik dengeleri altüst olacak. Ama onları dışlamak da istemiyorlar zira bankalarının büyük alacakları var, bunlar tahsil edilemezse, yangın büyüyecek. AB şu anda pansuman tedbirlerle durumu idare etmeye çalışıyor, ama fazla dayanamayacak, bir süre sonra birlikten çıkmak isteyenlere kapımız açık diyecekler. Amerika'nın durumu daha berbat. Bakın 14.3 trilyon dolar açıkları var, hâlâ borç tavanını yükseltmek istiyorlar. Bunun için gerekli olan yasayı 2 Ağustos'a kadar çıkaramazlarsa Hazine borcunu ödeyemeyecek hale gelecek, ülkenin 94 yıldan beri elinde tuttuğu 3 A olan kredi notu düşecek. Koskoca Amerika temerrüde düşerse, siz seyreyleyin o zaman dünyanın halini. Yandı gülüm keten helva...