Mutfağınızdaki doktor NANE

A -
A +

Doğanın en keskin kokularından biri. Yemeklerimizde, içeceklerimizde ya burnumuzu yakar, ya boğazımızı hafifçe tırmalar... Hepimizin iyi tanıdığı nane bitkisinin, tazeliği ve ferahlığı hatırlatan özel bir kokusu vardır. Yaşı kadar kurusu da mutfağımızın vazgeçilmezidir. Yağı ise ecza dolaplarımızın baş köşesindedir. Ezo gelin çorbasının ya da yayla çorbasının üzerindeki bir tutam kuru nane önce gözümüzü okşar, sonra da lezzete lezzet katar. UZMANLARIN TAVSİYELERİ Uzmanlar, yemeklerden sonra iyi sindirim için nane çayı tavsiye eder. Fas, Tunus, Cezayir gibi Kuzey Afrika ülkelerinin meşhur aylarını her zaman nane ile servis yapmalarında ilk sebep budur. Taze naneden elde edilen nane yağı ise güzellikten, sağlığa yine pek çok faydaları olan bir ürün. Üretimi, herkesin kendi evinde yapabileceği kadar basit. Naneler henüz çiçek açmamışken taze taze toplanıp, ince ince kıyılır ve bir kavanoza koyulduktan sonra içine katkısız zeytinyağı ilave edilir. Daha sonra kavanozun kapağı sıkıca kapatılıp, 6 hafta süreyle serin, ışıksız bir yerde bekletilir. 6 hafta sonunda kavanozdaki karışım bir tülbent yardımıyla süzülür. Elde edeceğiniz nane yağı çok keskin kokulu, keskin etkili olduğundan, AB ülkelerinde küçük çocuklarda ve astım hastalarında doktor kontrolünde kullanılması mümkündür. Nane yağı cildinizi tedavi ederken, vücudu da sakinleştirerek rahatlamanızı sağlar. Cildimizde bulunan yanıkların çabuk iyileşmesini sağladığı gibi yanık izlerinin de yok olmasına yardımcıdır. Soğuğun sebep olduğu şişkinlikleri de iyileştirir ancak bu uygulamayı yaparken karışımın içine bir miktar gliserin eklemeniz gerekecektir. NANE YAĞININ FAYDALARI Hıçkırıktan şikayetçi olanlar enselerindeki omurları sayarak sırta doğru üçüncü omurun her iki tarafına da birer damla nane yağı koyarsa kısa bir süre içinde geçtiğini farkedecektir. Kötü ağız kokularında bir damla dil üzerine damlatılır. İştahı kesmesi ve çok yemeyi önlemesi için bir dakika kadar nane yağı koklanır. Araç tutmalarını engellemek ve oluşması halinde geçirmek için alın, göğüs ve midenin üzerine birer damla nane yağı koyulmalıdır. Ayakların gün içindeki yorgunluğunu atmak için ılık su içine 2-3 damla nane yağı damlatılarak ayaklar içinde bekletilmelidir. Cilt kaşıntılarında açık yara yoksa bölge 1 damla nane yağı ile ovulmalıdır. Baş ağrısında şakaklar ve sinüslerin üzeri, alın ve boynun arkası nane yağı ile gözlere değmeden ovulmalıdır. Yüksek ateşte ayakların altını 1-2 damla nane yağı ile ovmak faydalıdır. Bu yağ zararlı böceklere karşı da kullanılabilir. Hamamböceği, fare, karınca gibi istenmeyen misafirlerin gelişini önlemek için bir pamuğa 2-3 damla nane yağı damlatılarak giriş noktalarına yerleştirilir. Taze boya kokusunu gidermek için sıcak suyun içine 15 ml. nane yağı dökülmeli ve ortamda bir süre bırakılmalıdır. BOL BOL KULLANILIYOR Yaş ya da kuru olarak her evde bir çok yemeğe eklenir. Ezo gelin çorbası, toyga çorbası ya da kesme erişteli yeşil mercimek çorbası. Her üçü de üzerinde bol kuru nane olursa tam lezzetini bulur. Süzülmüş yoğurtla ince kıyılmış taze nane mükemmel bir başlangıç tadımlıktır. Zeytinyağlı dolma içlerinde olduğu gibi hamur işlerinde bile rahatlıkla kullanabiliyoruz. Geçen gün, her zaman dere otu ile yaptığım klasik poğaçamı bu kez kuru nane ile denedim. Sonuç mükemmel oldu. Denemek isteyen okuyucularım için tarifi aşağıda veriyorum. NANE - LİMON her derde deva Bir bardak limonatanın içindeki iki dal nane yaprağı, ya da bir top dondurmanın üzerindeki ufacık nane dalı... Her şeyi değiştirmez mi? Daha estetik, daha hoş daha aromalı bir lezzet vermez mi? Damak tadımıza, burnumuza böylesine katkıları olan bu bitkinin sağlık açısından da faydaları saymakla bitmiyor. Sindirim sistemimizden başlayarak, soğuk algınlıkları, baş, diş ağrıları, sakinleştirici yanı kısacası her derde deva. Anneannemin baş ilacı "nane-limon" idi. Kimin midesi bulansa, kimin midesinde hazımsızlık, gaz şikâyeti olsa, bir cezvede nane-limon kaynatılır, ılık ılık içilirdi. Bu benimde her zaman başvurduğum ve iyi geldiğine inandığım bir "Kocakarı" ilacıdır. NANELİ POĞAÇA Malzemeler: > 2 adet yumurta > 1 kahve fincanı yoğurt > 1 kahve fincanı tereyağı > 3 kaşık sıvı yağ > 1 çay bardağı rendelenmiş beyaz peynir > 1 çay kaşığı tuz > 1 tatlı kaşığı kuru nane > 1 paket kabartma tozu > 3 su bardağı un Hazırlanışı: Bir yumurtanın sarısını poğaçaların üzerine sürmek için ayırın. Yumurtanın akını ve diğer yumurtayı bir kabın içinde çırpın. Üzerine yoğurt, eritilmiş tereyağı, sıvı yağ, rendelenmiş peynir, tuz ve naneyi ekleyip karıştırın. Karışıma un ve kabartma tozunu eleyerek ekleyin, iyice yoğurun. Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar alıp, yassılaştırın, yağlanmış fırın tepsisine dizin. Poğaçaların üzerine yumurta sarısı sürüp 180 derece fırında pişirin. Nane aromalı, lezzetli poğaçalarınızı çayla birlikte ikram edebilirsiniz... Haftaya kadar sağlıklı, lezzetli günler.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.