Sofraların bayram lezzeti

Yarın bayramın birinci günü. Büyük şehirlerde, modern hayatın etkisi ile eski coşkulu bayram kutlamalarının heyecanı yok. Bayram tatilleri artık birbirimizi görmekten çok, şehirlerden, trafikten, gürültüden uzaklaşmak, dinlenmek için fırsat olarak değerlendiriliyor. Halbuki, dini bayramlarımız, diğer günlerden farklı, insanların bir araya gelmesi, güzel temenniler alınıp verilmesi amaçlıdır. Çocukluğumda hazırlıklar günler önceden başlardı. Biz çocuklar için bayram heyecanı yeni giysiler demekti. Bayram sabahı yeni ciciler giyilir, evde bulunan büyüklerin yaş sırasıyla elleri öpülürdü. Bayram harçlığını, emekli maaşı alan anneannem veya babam verirdi. El öpmeye gittiğimiz komşular bazen işli, bazen baskılı, içinde para olan mendilleri kapıdan çıkarken elimize sıkıştırırlardı. Annemin bayram programında, önce evin temizliği sonra bayram yemekleri, mesela elde açılacak bir hamur tatlısı vardı. Bugün, bu adetler yer yer değişse de Anadolu'da devam ediyor. Bayram sofrası bütün aileyi bir araya topladığı için önemli. Her yöre kendine özel yemeklerini yapıyor. Hatırladığım, bayram yemeğimizde bir et yemeği, bir börek ve bir tatlının muhakkak soframızda bulunmasıydı. Annemin önceden hazırladığı sarığı burma tatlısı ise, görünümü, tadı ve kokusu ile bayram soframızın baş köşesine gelirdi. SARIĞIBURMANIN LEZZETİ Hamuru sabahtan yoğrulur, önce dinlendirilir. Nişastayla açılan tül inceliğindeki yufkalara bol ceviz serpilir, oklavaya dolanır, büzülür ve yağlanmış bakır tepsiye dizilir. Fırından çıkmış nar gibi kızarmış, mis gibi tereyağı kokan tepsiye kenarda bekleyen ılık şerbetin dökülmesini yutkunarak seyrederdim. Şimdi, her cins hamur tatlısını kolaylıkla bulabiliyoruz. Ama yiyemiyoruz. Yesek de aynı tadı bulamıyoruz. Ben de annemin yaptığı "sarığıburma"nın tadını çarşıdan aldığım hiçbir hamur tatlısında bulamıyorum. Sizler yarın sabahın yemeklerini belki önceden hazırladınız. Ben de sizler için, annemin meşhur kalburabastı tatlısının tarifini hazırladım. Bütün "Türkiye" okurlarına, hayırlı, sağlıklı mutlu ve lezzetli bir bayram diliyorum. Allah hepimize nice bayramları birlikte, huzur içinde yaşamayı nasip etsin. Annemden Kalburabastı Hamuru için: *?1 paket margarin (yumuşatılmış) * 3 su bardağı un * 1 veya 2 kaşık yoğurt * 2 yemek kaşığı sıvı yağ * 1 yumurta * 1 paket kabartma tozu Harcı: * Bir su bardağı çekilmiş ceviz içi Şerbeti: * 2.5 su bardağı toz şeker * 2.5 su bardağı su * 1/4 limonun suyu Hazırlanışı: Önce şerbeti hazırlanır. 2.5 su bardağı suyu ve 2.5 su bardağı şekeri tencereye alın. Kaynamaya başladıktan 10-15 dakika sonra 1/4 limon suyunu ekleyin, bir taşım daha kaynatıp soğumaya bırakın. Hamurun hazırlanması: Yumuşatılmış yumuşak margarin ile 3 su bardağı unu birbirine yedirin. Bu karışıma sırayla; 1-2 kaşık yoğurt, 2 yemek kaşığı sıvı yağ, 1 yumurta ve 1 paket kabartma tozu ekleyerek hamur yapın. Pütürsüz olacak şekilde yoğurun. Üzerini bezle örterek 10 dakika dinlendirin. Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar alın. Bu parçaları bir kevgirin üzerinde elinizle bastırarak avucunuzun ortası kadar açın. Hamurun içine 1 tatlı kaşığı ceviz koyun ve her iki ucunu birbirinin üzerine getirin. Kalburabastıları katlanan kısmı altta kalacak şekilde fırın tepsisine aralıklı olarak dizin. 180 derecede 10-15 dakika pişirin. Sonra ısıyı 200 dereceye getirip üzerinin kızarmasını bekleyin. Üzerleri kızarınca fırından çıkarın. Sıcak tatlıların üzerine soğumuş şerbeti dökün. PÜF NOKTASI... * TAVUK etinizin daha yumuşak, daha güzel kokulu ve daha lezzetli olması için pişirmeden önce tavuğu yarım limon ile iyice ovalayın ve sonra tavuğun üzerine ve içine rendelenmiş limon kabuğu koyun.