Avrupa notları

* Brüksel Adı birlik bile olsa, üyelerinin arasında gizli bir çekişmenin olduğunu gizlemek zor oluyor... 'AB' üyesinin büyük kardeşleri sayılan Almanya, İngiltere ve Fransa arasındaki rekabet bitmek bilmiyor. İngiltere'deki seçimleri nefeslerini keserek izleyen 'AB' üyesi ülkeler, rahat bir nefes aldılar. İşçi Partisi, hem de iki dönem üst üste, seçimlerden zaferle çıkmayı başardı... Başbakan Blair bu müthiş başarısının tadını sürerken, Muhafazakâr Parti lideri William Hugue de istifa etti. Aslında haberin can damarı da budur. Hani medya camiasında çok meşhur bir deyiş vardır: "Köpek bir adamı ısırırsa gayet normal, ancak bir adam köpeği ısırırsa bu haber olur!.." Bunun gibi Blair'in ikinci kez seçim kazanıp, başbakanlık koltuğunu muhafaza etmesi normal de; rakibi William Hague'nün istifa etmesi gerçek bir haberdir. Bizdeki siyasilerin "Yenile yenile, yenmesini öğrenmeye çalışmaları"ndan farklı bir durum. Yenilen ve/veya kaybeden istifayı basıp ayrılıyor. Hem politik nezaket, hem de yazıya geçmeyen bir teamül. Zaten bizimle Batılılar arasındaki fark da burada. Darısı bizimkilerin başına!.. Karpuz kabuğu Yurtiçindeki fitne ve iftira kampanyaları bitince sıra yurtdışına geldi. Yurtdışında yayın yapan gazetelerin son günlerde "Bulanık suda balık avlamaya çalışmalarını" görüyoruz. Daha önce Merkez Bankası'ndaki mevduatı gündeme getirerek yalan yanlış haberlerle hem insanlarımızı, hem de devletimizi zor durumda bırakan boyalı basın yine "Gemini azıya aldı!.." Aklı fikri fitne ve şerde olanlar; aslı astarı olmayan manşetlerle vatandaşlarımızı tedirgin ediyorlar. Kısacası "Merkebin aklına karpuz kabuğu düşürmek" için ellerinden geleni artlarına koymuyorlar. Efendim! Çeşitli banka, şirket ve teşebbüslere ortak olan, para yatıran ve kâr payı alanları gammazlıyorlar... Neymiş, bu kâr paylarının vergileri verilmiyormuş. Bir defa bu olay nerede oluyor? Biriken sermayeyle nerelere yatırım yapılıyor? Bundan ortaya çıkan katma değer hangi ülke ve topluma refah sağlıyor? Hiçbir araştırma, hiçbir soruşturma ve hiçbir görüşe başvurulmadan ortaya atılan bu iddiaların zararları nereye dayanır bilinmez. Sadece Türkiye'deki bankalara para yatıran Avrupa Türkleri'ni değil, yabancı sermayeyi de ürküten bu gammazların hedefi başka!.. Hayırlı haftalar dileği ile.