Eğitim gönüllüleri -2-

A -
A +

Dün yayımlanan yazımıza ilgi hayli fazlaydı... Açıkça belirtmek gerekirse görüşlerimize katılanların oranı, katılmayanlardan daha çok oldu. Görüşlere katılıp, katılmamak bir yana; asıl ilginç olanı, 'eğitim'in halen bir problem özelliği taşıması ve gündemimizin ilk sırasını oluşturmasıydı. 'Eğitim ve sağlık' Türkiye'mizin iki önemli problem kaynağı. Ekonmik kriz, politik istikrarsızlık ve diğer sosyal olumsuzluklar, tahammül gücümüzü aşsa da; 'eğitim ve sağlık' ölçülerinde yakınma sebebi olmuyor... Okuyucularımızın büyük bir kısmı bu kampanyanın mütevelli heyeti ve tabii ki yönetim kurulu hakkında bilgilendirilmek istiyor. Bunun yanısıra Türkiye'nin eğitim ve öğretim gerçeklerinden kopuk, kendi başına bir 'eğitim'in çıktılarını da merak ediyor. Açıkçası vatandaş şeffaf ve ayakları yere basan projeler bekliyor!.. Mâlûm daha önce yürürlüğe konulan; "kesiksiz, kesintisiz ve soluksuz eğitim"e trilyonlar harcandı. Bu harcanan kaynakların heder edildiği ortak kanaati mevcuttur. Kırk yıldan bu yana vatandaş katkıları ile yapılan ve yapılma amaçları belli olan okulların; meri mevzuata aykırı olarak el değiştirmesi insanlarımızı çok üzmüş ve halen de üzmektedir. Hele dikkatli bir okuyucumuzun 'E-Mail'i hayli manidar. Bu okuyucumuz özetle; "Aile, çevre ve belki de kişisel hatalarla örgün eğitimden istifade edemeyen insanlara eğitim öğretim imkânları sağlama isteğini takdirle karşılıyoruz... Ancak, bütün olumsuz şartlara ve imkânsızlıklara rağmen; köyden kentten başlayıp ilk ve orta öğretim başarıları ile üniversite kapılarına dayanan bunca genç var. Hele ÖSS sınavlarını da kazanarak üniversiteye hem de yürek, bilek ve beyin isteyen üniversitelere hakkıyla kayıt yaparak okuyan, bunca gencin problemleri ortada duruyor. Bu eğitim gönüllülerimiz en doğal ve insani haklardan olan eğitim ve öğretim hak ve özgürlüklerinin ihlâlini görmüyorlar mı? Görüyorlarsa aktif dünya vatandaşları yetiştirmeden önce, bu milli yaraya çare olmalıdırlar..." diyor. Gerçekten de okuyucu katkılarını aldıktan sonra, bizim zihnimizde de soru işaretleri artmaktadır. Hani Amerikalıların meşhur bir sözü vardır; "one bird in your hand..." Yani eldeki bir kuş, çalılıktaki on kuştan da daha iyidir. Şimdi bütün eğitim ve öğretim kademelerini başarı ile tamamlamış, öğretim hayatlarında tek bir ikaz, tek bir ihtar almamış yüzbinlerce genç kız üniversitelerden tartaklanarak tardediliyor. Buna çözüm arayıp, bulmak ve 'AB'ye giriş sürecinde üniversite mezunu bayan nufus sayımızı arttırmak dururken; biz çalılardaki kuşların peşine düşmüşüz!.. Düşmüşüz de ne olacağını da bilemiyoruz! Duygularımızla, gönlümüzü birleştirebilirsek belki bazı şeyler daha iyi olacak!.. (Bu konuya yarın da devam edeceğiz)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.