Eksik ezan!

A -
A +

Kurban Bayramında Safranbolu'daydım. Fotoğraf makinemi alıp çocuklarla şehrin tarihî sokaklarına daldık. Nefeslenmek için Eski Saat Kulesi'nin gölgesindeki Hamidiye Camii önünde durduk. İçeri girmek istedik. Kapısı kilitliydi ve "Camimiz 11.09.2016 tarihine kadar kapalıdır. Görevlisi izinlidir" yazıyordu. Üstelik irtibat için bir başka hoca efendinin ismi verilmişti.

Eksik ezan!
Peşimiz sıra üç kişi daha geldi. İkindi vaktine çok az bir zaman kalmıştı ve namazlarını eda etmek istiyorlardı. Çaresiz dönüp gittiler.
Heyhat! On dakika sonra aynı camiden ezan sesi yükselmesin mi? Hani kapalıydı bu? Hoca "Allahü ekber, Allahü ekber. Allahü ekber, Allahü ekber. Eşhedü en lâ ilâhe illallah" kısmını okudu ve ezan bitti. Haydaaa! Merkezî sistemden mi okunuyor diye düşündüm. Hayır öyle değildi. Belli ki ayarlanmıştı ve saati gelince kayıttan ezan okunuyordu.
Kapıdaki notun fotoğrafını çektim. Bu garip durumu müftülüğe bildirecektim. Fakat şehirden ayrılınca unuttum. Açıkçası fotoğraflara dönüp bakmadığım için aklıma da gelmedi. Taa ki Karabük Valisi Mehmet Aktaş, geçtiğimiz günlerde ilçedeki bir başka camiyi ziyaret edip aynı manzarayla karşılaşıncaya kadar! Vali Bey'in attığı fırça, boy boy haber oldu. Azarı yiyen ilçe müftülüğü, imam hakkında soruşturma başlattı. (Oysa yıllık izin yapmak isteyen imamın yerine birini bulmak müftülüğün vazifesi değil mi?)
Merak ettiğim şu: Nasıl olur da müftülüğün 10 dakika yürüme mesafesindeki bu camilerden haberi olmaz. Nasıl olur da mahalle sakinleri camilerinin kilitlenmesinden şikâyet etmez. Nasıl olur da eksik ezandan kimse rahatsızlık duymaz. Diyanet "Hakkımızda olumsuz haberler yapılıyor" diye kızıyor. Kızmaya hiç hakkınız yok!
 
Eksik ezan!
Dizilere tutunmak
 
Eylül ayı geldi mi televizyon kanallarında bangır bangır yeni yayın dönemi reklamları dönerdi. Şimdilerde ise TRT dışında neredeyse kaydadeğer tanıtım yapan kalmadı. Herkes kendi mecrasında arz-ı endam ediyor. Bu durum, değişen izleyici alışkanlıklarıyla alakalı bir şey. Erciyes Üniversitesi İleşim Fakültesi'nden Doç. Dr. Vahit İlhan ve Arş. Gör. Burak Ünlü, Türk televizyonlarının 20 yıllık seyrini araştırmış. ATVStarKanal D, Show TV ve TRT1 üzerinden değişimi ele almışlar. İlginç tespitleri var:
* 2000 yılına kadar izleyicilerin yüzde 70’inden fazlası bu beş kanalı tercih ediyordu. Bunların reyting pastasındaki payı 2008'den itibaren giderek küçüldü ve 2015 yılına yüzde 35'e kadar düştü.
* Tematik kanallar, ulusal kanallardaki yayınların çeşitliliğini etkiledi. Türkiye'de en çok izlenen ulusal kanallar (TRT dahil) 2010 yılından itibaren birer "Dizi TV"ler hâline geldi.
* ATV’nin 2012 yılındaki yayınlarının yüzde 50’sini diziler oluşturdu. 2015 yılında ise en çok dizi yayınlayan kanal TRT1 oldu.
* 2008 yılında Esra Erol ile sıçrama yapan Star TV, benzer kadın programlarının yolunu açtı. Geçen yıl Show TV’de haberden daha çok kadın programı yayınlanmaktaydı.
* Eskiden televizyon, film demekti. 1995 yılında Show TV’de neredeyse yüzde 40 olan film yayını yüzde 5’e kadar düştü.
Yani, artık spor isteyen spor kanalına, haber isteyen haber kanalına yöneliyor. Geriye kalanlar; diziler, kadın ve eğlence programlarını tercih ediyor. Bu grupta en büyük izleyici kitlesi ise "evde oturanlar". Bu yüzden reyting yarışı onlar üzerinden yürüyor.
 
Eksik ezan!
Açtırmayın eski defterleri
 
DİNGO'NUN AHIRI: İzmir, Karşıyaka Erdoğan Kibarer Ortaokulun'da bir grup öğrenci protesto için "andımız"ı okumak istiyor. Müdür kızıp "Burası Dingo'nun ahırı mı?" diye bağırıyor. Vay sen misin öğrencilere çıkışan. Malum medya bunu memleket meselesi yaptı. Müdürü yerden yere vurdular. Oysa öğrenciler haksızdı. Eskiden başörtülüleri haksız yere disipline verip okul kapısından içeri sokmayanlar, şimdi ders vermeye kalkışıyor.
NELER GÖRDÜK NELER: Mehmet Ali Yalçındağ, bir bakana attığı e-maillerin sızmasından dolayı Doğan Medya Grubu başkanlığından istifa etti. Maillerde kurum içi bilgiler yer alıyordu. Oysa Doğan Grubu neler gördü neler? Mesela Ertuğrul Özkök Hürriyet'in başındayken telefonda "oğlum" diye hitap ettiği bakana "Başbakana (Mesut Yılmaz) röportaj diye gideceğim ana avrat iyice bir kavga edeceğim, sonra iyi adam olacağım" demişti...
NEYE HİZMET EDİYOR?: Yeni Şafak bir süre önce Şemdinli'nin PKK tarafından basıldığını yazdı, asılsız çıktı. Gazete, ikinci kalkışma olacağını ve İngilizlerin aşiretlere para dağıttığını yazdı, her kesimden tepki gördü. Bu tür haberler PKK'ya ve FETÖ'ye hizmet etmiyor mu?..
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.