Fatih Selek

* Almanya'nın İstanbul Başkonsolosluğu, geçtiğimiz günlerde genel yayın yönetmenlerini davet etti. Ancak görevliler müstemleke basını muamelesi yaparak girişte Türk gazetecilerin cep telefonunu almak istedi. Bazı genel yayın yönetmenleri bu durumu protesto ederek başkonsolosluk binasını terk etti.

Yanda gördüğünüz, özellikle tasarlanmış bir kaligrafi değil. Ergenekon davası kararının bozulmasının ardından gazetelerin/köşe yazarlarının attığı başlıklar. Hem de tıpatıp aynısı.

* İspanya’da Rodner Figueroa adlı sunucu televizyon programında "Michelle Obama, Maymunlar Gezegeni filminin oyuncuları gibi görünüyor" dedi, kovuldu.

Aile Bakanı Sema Ramazanoğlu, Karaman’daki çocuk tacizi skandalı sorulunca “Buna bir kere rastlanmış olması hizmetleri ile ön plana çıkmış bir kurumumuzu (Ensar Vakfı) karalamak için gerekçe olamaz” dedi.

Tansu Çiller'in bir dönem danışmanlığını yapan Mehmet Bican'ın 28 Şubat günlerini anlattığı kitabında okumuştum.

İngiltere'de yayınlanan sol tandanslı The Independent gazetesi, hafta sonu son baskısını yaptı. Artık, sadece dijital ortamda olacaklar. Türkiye'de de Haziran 2014'te tamamen internet haberciliğine geçen Doğan Yayın Grubu’nun ‘haşarı çocuğu’ Radikal gazetesi kapısına kilit vurarak basın tarihine karıştı.

Her acı olaydan sonra bir sorumlu bulup, yargısız infaz etmek neredeyse bir Türk geleneği oldu.

9 ayda 5 büyük terör saldırısıyla sarsıldık. Bunların üçü başkentin göbeğinde yaşandı.

Medya mahallesinin en hararetli haftalarından birini yaşadık. Pazartesi İpek Yayın Grubu’na ait gazetelere kilit vuruldu. Haftanın son günü de Zaman gazetesine kayyum atandı.

Cumhuriyet'in kapak sayfasında Dündar ve Gül ile ilgili tam 301 haber yayınlandı. Bunlardan 40'ı manşet ve sürmanşetti.

Türkiye, son sekiz ayda 4 büyük terör saldırısıyla sarsıldı. Suruç, Ankara Garı, Sultanahmet ve Merasim Sokak... Bir de tabii PKK ile mücadele ederken şehit düşen güvenlik güçlerimiz var.