'Zirve'nin kör ettiği gözler

"Kazanmak!" nedir? Galip gelmek adına her yolun mubah sayılması mı?.. Hayır!.. Bin kere... On bin kere... Yüz bin kere; hayır!.. Gerçek hayatta kazanmanın yolu bu olsaydı; "dostluğa" yer kalmazdı. Kayseri Atatürk Stadı'nda bir Anadolu derbisi oynandı dün... Sahadaki iki takım da "dostluk" sözcüğünün ne anlama geldiğini en iyi bilen taraftı. İkisi de lige renk, heyecan ve coşku katan pırıl pırıl ekipler... Fakat, sanki nazar değdi o güzelliklere!.. İki takım arasındaki "zirve yarışı", bir an kör etti gözleri... Sivasspor'un kalecisi Petkoviç hiç gereği yokken hem de topa hakimken, Kayserisporlu Rodiç'e kasti bir tekme koymaz mı? Hakem Kuddusi Müftüoğlu tereddütsüz hem 'penaltı' noktasını gösterdi hem de kaleciye kırmızı kartını... Ne demişler; "Keskin sirke küpüne zarar!" Kaldı mı, Sivasspor 10 kişi... Tribünler dalgalandı... Lorant ile Kayserispor kulübesinin ağız dalaşı tuz biber ekti ortama. Neyse ki güvenlik dikkatli ve seyirciler sağ duyu sahibiydi... Gerilim anında bastırıldı. Kanaatim o ki; Kayserispor'un golcüsü Gökhan, o penaltıda dostluğu galibiyete tercih etti. Gereksiz gerilimi bastırmak adına topu bilerek ve isteyerek bulutlara vurdu... Helal olsun... O penaltıyı bulutlara vuran Gökhan maç normale dönüp, sinirler yatıştığında "Doğru asla kaybetmez" dercesine öyle güzel öyle şık bir gol attı ki; Sivaslısı da, Kayserilisi de yürekten alkışladı. Bir kere daha helal olsun. Maça Balili'nin erken golüyle 1-0 önde başlayan Sivasspor, Petkoviç'in atılmasıyla 10 kişi kalmasına rağmen Kayserispor'dan daha iyi mücadele etti, kontra ataklarda daha net pozisyonlar buldu... Taa ki; Musa'nın golüyle 2-1 öne geçtiği ana kadar bu böyle devam etti. Ama sonra fizik olarak düştü ve gerilimli başlayan bir maç, Kayserisporlu Gökhan'ın golüyle dostane bir skora bağlandı. Yaşasın dostluk!... Unutulmamalı ki, "Fair - play" kazançların en önemlisidir..