Para var huzur var!

Merkez Bankaları dünyayı yönetiyor. Avrupa Merkez Bankası para musluklarını biraz daha açabilirim, dedi piyasalar coştu. ABD Merkez Bankası kararını 28 Ekim akşamı açıklayacak. Ancak işin rengi önemli ölçüde belli oldu. FED çok yakın tarihte faiz artışına gitmeyecek. Operasyon gelecek yılın ilk çeyreğine kaldı ama hangi çeyrekte olur belli değil. Japonya zaten agresif parasal genişleme politikasını sürdürüyor. Böylece dünyanın en büyük dört merkez bankasının politikaları parasal genişlemeden yana. Eski FED Başkanı Bernanke, konut sektörü, otomobil satışları ve tüketici harcamaları son dönemde oldukça güçlü, ancak buna rağmen Yellen, Çin dahil gelişen piyasalardaki zayıflığı düşünecek, diyerek faiz artışının önüne engel koydu. ABD ekonomisi düzeldi ve kalkışa geçti, ancak bunu bir faiz artırımı izlerse dolar değerlenecek. O zaman Amerikan malları dünyaya daha pahalı gelecek. Avrupa durgun, Çin yavaşlarken ABD nereye mal satacak?

Avrupa Merkez Bankası 1.1 trilyon dolarlık parasal genişleme paketini daha da büyütmeyi, mevduat faizlerini düşürmeyi 3 Aralık'ta yapacağı toplantıda görüşecek.. Euro %3 değer kaybetti.

Çünkü Avrupa'nın işine böyle geliyor ve Avrupa merkez bankası böyle istiyor. FED de doların değerlenmesini istemiyor. İşte bu tablo 28 Ekim akşamı FED'in faiz artışını 2016'ya ötelemek zorunda kalacağını haber veriyor. Çin'in, Japonya'nın, Avrupa'nın ekonomik durumları akşamdan sabaha değişecek değil. İyileşme zamanla olacak. Dolayısıyla dünya birkaç çeyrek daha bol paraya ve düşük faize devam edilecek. Gelişmiş ülke merkez bankaları parasal genişlemeye gidecek ama para gelişmekte olan ülkelere akacak. Getiri iştahı artacak. Riskli yatırım araçları yeniden gözde hâle gelecek. Hisse senetleri ve varlık fiyatları yükselecek. Gelişmekte olan ekonomiler, daha fazla sermaye girişi olacağından nefes alacak. Bu durumda para birimleri değer kazanacak. Nitekim eylül sonundan itibaren dikkati çeken bir iyileşme var. Bütün bu gelişmeler Türkiye'ye fazlasıyla yarayacak.

Ortaya çıkan bu tablo Türkiye'nin bıçak sırtı gidişini kolaylaştıracak. 1 Kasım seçimlerinden sonra siyasi belirsizlik azalacak, toplumdaki kutuplaşma ortadan kalkacak. Dış gelişmeler lehimize döndü. Pozitif tablo kurları aşağı çekecek. BIST'teki yükseliş fon girişiyle daha da hızlanacak.

Borsada yabancı payı yüzde 63'ten yüzde 65'e çıktı. Bu da endeksi 7 Haziran öncesindeki 81 bin sınırına taşıdı. Gerginliğin arttığı 1 ay önce 313'e tırmanan Türkiye'nin risk primi  250 seviyesine inmiş durumda.. Dikkat edilecek olursa kâr satışları sınırlı kalıyor. Çita yükseliyor. Seçim sonrası ortaya çıkacak olumlu tablo endeksi önce 85, ardından 90 bine taşıyabilir. En önemli ölçü %10 seviyesindeki faizler.. Yukarı giderse BIST düşer... Aşağı dönerse BIST yükselir. İkinci senaryo ağır basıyor. Türk lirasının hafta ortasından itibaren değer kazanacağını tahmin ediyorum.

Dövizdeki yüksek seviyeleri satış fırsatı olarak kullanabilirsiniz. Dolar düşünce altını da aşağı çekiyor...