Bugünkü resim tarihe karışacak

AK Parti, seçimi kendi içinden gelen darbeyle kaybetti, CHP bu kadar büyük başarıyı hak edecek hiçbir şey yapmadı. Yani CHP seçim kazanmadı, Ringdeki maçta antrenörü havlu atınca galip ilan edildi. En önemli neden olarak ekonomik sıkıntıların dayanılmaz boyutlara ulaştığı gösteriliyor. 61 milyon seçmenden %25’i yani 15,5 milyon kişi ya sandıklara gitmedi ya geçersiz oy kullandı veya hiç tercihte bulunmadı. Bunların büyük çoğunluğu AK Partiliydi. Katılım oranı %78 ile son 20 yılın en düşük seviyesi oldu. Seçmen, ben eser, proje, hizmet değil rahat yaşam istiyorum dedi. CHP’nin sahip olduğu belediyelerin 15’inde 2019 yılına kıyasla oyları düştü. Devlet düşmanı parti ile milleti kandırmak için adı konulmamış ama aslında birlikte buz gibi bir ittifak yaparak bu sonuca ulaşan CHP boşuna seviniyor. 5 yıl boyunca vaatlerini gerçekleştirmediği için sanki ödüllendirilmiş gibi bayram ediyorlar. Bu sahte balon mutlaka patlayacak.

 

Şu anda terörden bile daha önemli enflasyon problemini AK Parti hükûmeti çözmek zorunda. Başka türlü halkın kalbine giremez. Çözemezse Türkiye kaosa sürüklenir. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bayram mesajında çok net mesaj verdi: “Tüm dünya ile birlikte millet olarak bizim de canımızı yakan hayat pahalılığını Allah’ın izniyle çözmekte kararlıyız. Uyguladığımız ekonomi programının olumlu etkilerini yılın ikinci yarısından itibaren göreceğiz. 31 Mart imtihanının suhuletle tamamlanmasıyla ortaya çıkan 4 yıllık seçimsiz dönemi bu hedefimizi gerçekleştirmek için kullanacağız. Türkiye’nin ortak vatanımız, demokrasimizin ortak değerimiz olduğunun bilinciyle inşallah hep birlikte çok çalışacağız, üreteceğiz, emek vereceğiz. Hükûmetin ilk yapacağı iş dört dörtlük, uzman kadroların oluşturduğu dev bir sosyal medya platformu kurarak vatandaşı sürekli doğru bilgi sahibi yapmak olmalı. Yalan haberlerle uğraşmak yerine doğrular anlatılmalı. 

 

Burada en büyük yük Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Merkez Bankasının sırtında. Şimşek ve ekibi yapısal reformları hızla hayata geçirerek para politikasına destek sağlamalı. İhracatı teşvik için şirketlere döviz kredi kapısını ardına kadar açmalı… Dış ticaret açığı kapanmalı. Rezervler süratle artırılmalı. Merkez Bankası faiz dengesini kontrol altına alarak fiyatları istikrar kanalında tutmalı. Orta vadeli ekonomik programda ilan edilen bütün hedeflerin tutturulması için ne gerekiyorsa yapılmalı. 2024 sonu TÜFE yüzde 36’ya inecek. 2025 yılı %14 artışla tamamlanacak. 2026 ilk yarısında tek haneli rakamları göreceğiz. Türk lirası değer kazanacak. Fiyat artışları istenen düzeye inecek, bütün problemler çözülecek. Memurlara, asgari ücrete ve emekli maaşlarına büyük zam yapılmasına gerek kalmayacak... Herkes gönlünü rahat tutsun. 2028 seçimlerine kadar derenin altından çok sular akacak. Bugünkü resim tarihe karışacak.