Halep oradaysa!
2 Nisan 2016 02:00
Türkiye ekonomisi 2015’in son çeyreğinde %5.7, yılın tamamında yüzde 4 büyüyerek Hindistan ve Endonezya'dan sonra en hızlı büyüyen üçüncü ülke oldu... G20 4'üncüsü olduk. ABD'yi ve Avrupa ülkelerini geride bıraktık. Türkiye dile kolay, tam 25 çeyrektir sürekli büyüyor. Kişi başına millî gelir 9 bin 261 dolara düştü, zira TL %25 değer kaybetti. Uluslararası kuruluşların tahminleri tutmadı. IMF yüzde 3.2, Dünya Bankası yüzde 3.5, OECD yüzde 3.2 büyüme tahmini yapmıştı.. Bu tablo karşısında felaket tellallarının kaçacak delik araması lazım değil mi? Hayır! Sıkılmadan millî gelirdeki düşüşü baz alarak Türkiye hızla 20’nci ülke olma yolunda ilerliyor diyorlar... Bre utanmaz adamlar, geçen sene sadece Türkiye değil, tüm gelişmekte olan ülkelerin para birimleri, ABD’deki faiz artacak diye yoğun fon çıkışıyla büyük değer kaybetmedi mi? Bu sene resim değişti... ABD merkez bankası faiz artırımını 4'ten 2'ye düşürdü. Onu da hazirana kadar rafa kaldırdı. Geçen sene çıkan yabancı yatırımcılar geri dönmeye başladı... Bakın geçen hafta 608 milyon dolarlık hisse senedi aldılar.. Portföylerinin toplamı 80 milyar 900 milyon dolara yükseldi.
Borsa İstanbul’daki payları %64’e ulaştı. Güçlü bir hükümetimiz var. Dünyanın gözü üzerimizde, doğrudan yatırım için sıraya girdiler. Türk Lirasında yılbaşından bu yana %18 değer kazancı var. Göreceksiniz, 2017’ye millî gelir 11 bin dolar seviyesinde başlayacak. Halep oradaysa arşın burada...
2016 yılında asgari ücret artışı ve seçim vaatlerinin etkisiyle özel tüketim kaynaklı büyüme hızının %5’i aşmasını bekliyorum. Avrupa’da toparlanmanın son çeyrekte görüldüğü gibi ihracat kanalından büyümeyi destekleyecek. Geçen yıl Türkiye’de bir milyona yakın araç satışı yapıldı. İç talep Türkiye’de üretimi destekledi ve istihdamın artması sağlandı. Genç nüfus, Türkiye’de iç talebi canlı tutmayı sürdürecek. Tarım hasadının çok iyi geçmesi rekolte ve hizmet sektörünün geliştiği Türkiye 2016 yılında hükümetin öngördüğü %4.5’luk büyüme hızını kolayca aşacak görüntü veriyor. Avrupa’daki ekonomik toparlanma ve Avrupa Merkez Bankasının uygulamaya aldığı tedbirler Türkiye sanayisi ve ihracatı için pozitif gelişmeler...
Yatırımlarda toparlanma eğilimi gözlenmiş olması da olumlu bir diğer gelişme. Petrol düşüyor, Şubat ayında dış ticaret açığı 3,17 milyar dolar oldu. Ocak-Şubat döneminde ise 7,1 milyar dolar fazla verdik. İhracat 12.4, ithalat 15.6 milyar dolara ulaştı. Şubat’ta dış ticaret açığı %32.8 azaldı. İhracatın ithalatı karşılama oranı %79.7’ye yükseldi. Geçen sene bu rakam %72.2 düzeyindeydi. Avrupa Birliği’nin ihracattaki payı %46.3’e çıktı. İthalatta ilk sırayı 2 milyar 59 milyon dolarla Çin aldı.
Mart ayında ihracat geçen yılın aynı ayına göre %2.6 arttı, 11 milyar 466 milyon dolar oldu. En çok ne hoşuma gidiyor biliyor musunuz? Uzman geçinen Prof.'ların, rakamları gördükçe küçük dillerini yutmaları!..
Borsa İstanbul’daki payları %64’e ulaştı. Güçlü bir hükümetimiz var. Dünyanın gözü üzerimizde, doğrudan yatırım için sıraya girdiler. Türk Lirasında yılbaşından bu yana %18 değer kazancı var. Göreceksiniz, 2017’ye millî gelir 11 bin dolar seviyesinde başlayacak. Halep oradaysa arşın burada...
2016 yılında asgari ücret artışı ve seçim vaatlerinin etkisiyle özel tüketim kaynaklı büyüme hızının %5’i aşmasını bekliyorum. Avrupa’da toparlanmanın son çeyrekte görüldüğü gibi ihracat kanalından büyümeyi destekleyecek. Geçen yıl Türkiye’de bir milyona yakın araç satışı yapıldı. İç talep Türkiye’de üretimi destekledi ve istihdamın artması sağlandı. Genç nüfus, Türkiye’de iç talebi canlı tutmayı sürdürecek. Tarım hasadının çok iyi geçmesi rekolte ve hizmet sektörünün geliştiği Türkiye 2016 yılında hükümetin öngördüğü %4.5’luk büyüme hızını kolayca aşacak görüntü veriyor. Avrupa’daki ekonomik toparlanma ve Avrupa Merkez Bankasının uygulamaya aldığı tedbirler Türkiye sanayisi ve ihracatı için pozitif gelişmeler...
Yatırımlarda toparlanma eğilimi gözlenmiş olması da olumlu bir diğer gelişme. Petrol düşüyor, Şubat ayında dış ticaret açığı 3,17 milyar dolar oldu. Ocak-Şubat döneminde ise 7,1 milyar dolar fazla verdik. İhracat 12.4, ithalat 15.6 milyar dolara ulaştı. Şubat’ta dış ticaret açığı %32.8 azaldı. İhracatın ithalatı karşılama oranı %79.7’ye yükseldi. Geçen sene bu rakam %72.2 düzeyindeydi. Avrupa Birliği’nin ihracattaki payı %46.3’e çıktı. İthalatta ilk sırayı 2 milyar 59 milyon dolarla Çin aldı.
Mart ayında ihracat geçen yılın aynı ayına göre %2.6 arttı, 11 milyar 466 milyon dolar oldu. En çok ne hoşuma gidiyor biliyor musunuz? Uzman geçinen Prof.'ların, rakamları gördükçe küçük dillerini yutmaları!..