Kredi musluğu açılıyor!

Bugün yaşadığımız pandemi krizinin en önemli sonucu dijitalleşme olacak. Yani tüm bilgiler bilgisayar ortamına aktarılacak. Dijitaleşemeyen kişi, kurum ve şirketler sıkıntılı bir sürece girecek, belki de yok olacak. Fabrikalarda robot teknolojisi kullanılmaya başlandı bile. Zamanla daha da yaygınlaşacak.Türkiye’de ekonomi tam olarak kilitlenmedi. Salgına rağmen gıda, sağlık, perakende ve lojistik alanların yanı sıra tekstil, demir çelik ve makine sektörlerinde kapasite azalmasına rağmen hareket devam ediyor. Son 20 yıl içinde 4 tane büyük kriz atlatan Türk ekonomisi ağır şartlara karşı büyük bağışıklık kazandı.. Millî gelirin %34’ü civarındaki kamu borcu ekonomik durgunlukla savaşmak için maliye politikasının gevşemesine izin veriyor.

Nitekim dün itibarıyla otomotiv sektörü düğmeye bastı. Mercedes Benz, Honda, Otokar, Türk Traktör, Hyundai Assan, Karsan’dan sonra sırada Man, Nissan, Ford Otosan, Toyota, Bosch Fren, Tofaş ve Renault var. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, mayıs sonuna doğru (Ramazan Bayramı 24 Mayıs’ta) iç turizmde hareket başlayabileceğini söyledi. Artık şurası bir gerçek, koronavirüsle birlikte yaşamak zorundayız... Sadece bizde değil, tüm dünyada yeni strateji buna göre belirleniyor.. 2003 yılında başlattığı sağlık reformuyla mükemmel bir adım atan Türkiye, yabancı yatırımcıların ilgi odağı hâline gelecek.. Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi isabetli kararlarıyla ülke ekonomisini canlı tutmayı başardı. Finans sistemini destekledi, reel sektörü yalnız bırakmadı, işçilerin ücretlerini ödedi, 2 milyon 300 bin yardıma muhtaç aileye 1.000 liralık yardım paralarını PTT hesaplarına yatırdı Dünya Sağlık Örgütü Türkiye’yi örnek ülke olarak gösterdi. Ülke genelinde koronavirüsle yapılan mücadelede vaka, yoğun bakım ve solunum cihazına bağlananların sayısı azalıyor. Bilim Kurulu gerçeği gördü, ama halk tedbirleri gevşetmesin diye işi sıkı tutuyor. Ramazan ayında müjdeli haberi alacağız inşallah...    

Hafta sonunda iki önemli gelişme yaşandı. Birincisi BDDK özel bankaları kredi vermeye teşvik etmek için haftalık aktif rasyolarını (oranlarını) 100 olarak ilan etti. Her ay yapılacak hesaplamada 100'ün altına düşen banka ceza ödeyecek. Bankalar aktif rasyolarını yükseltmek için ya döviz mevduat faizlerini düşürecek, ya devlet tahvili satın alacak ya da Merkez Bankası ile swap (takas) anlaşması imzalayarak yani döviz verip TL alacak, bunu kredi olarak dağıtacak.. İkinci olay Türkiye gelişmekte olan piyasalara göre en düşük reel faizi verdiği için TL değer kaybediyor. Merkez Bankası Başkanı Murat Uysal “Emtia ve petrol fiyatlarındaki düşüş ve talepteki azalma enflasyonda aşağı yönlü baskı oluşturuyor” diyerek 9,75 olan politika faizinde indirim sinyali verdi. Aynı zamanda mevcut iş birliğini güçlendirmek için dünya merkez bankalarıyla yeni swap (takas) anlaşmaları yapmak için çok amaçlı görüşme yaptıklarını söyleyerek büyük ihtiyaç duyulan döviz desteğinin sağlanacağını açıkladı. Kurlar düşüşe geçti, hisse senetleri prim yaptı..

Türk ekonomisi, koronavirüs cenderesinden güçlenerek çıkarak dünya ülkelerine fark atıp hızlı büyüme potasına girecek. Ekonominin başında son derece ehliyetli, tecrübeli ve basiretli bir kadro var...